Imagination tradutor Turco
4,766 parallel translation
Where there's war The profits of we arms manufacturer ls greatly beyond your imagination
Savaşın olduğu yerde biz silah üreticileri hayal edebileceğinin ötesinde kazanırız.
It's your imagination.
Bu senin hayal gücün.
For your imagination, your fidelity and your excellent foot massages.
Hayal gücüne ve bağlılığına. Ve müthiş ayak masajına.
Well, my folks wrote it off- - my memory of him with an overactive imagination.
Ailem halletti bunu. Onunla ilgili anılarım hayal gücümü artırıyordu.
I must admit, your incredibly vivid imagination is quite entertaining.
İtiraf etmeliyim ki, inanılmaz inandırıcı hayal gücün oldukça eğlendirici.
Well, still, it says something about her lack of imagination.
Gene de hayal gücünden yoksun imajı veriyor insana.
None of you have an imagination?
Hiç birinizde hayal gücü yok mu ha?
Oh. There's that imagination.
Hayal gücü diye buna derim ben.
But I'm not going to, and that's because, well, I... I want you to use your imagination.
Ama göstermeyeceğim, ve bunun sebebi şey, sizin hayal gücünüzü kullanmanızı istiyorum.
♪ in world of pure imagination ♪ If this isn't your thing, I also have some Sabbath and some Beastie Boys.
Kafan sarmadıysa, Sabbath ve Beastie Boys da var.
Spain was rich beyond imagination.
İspanya'nın zenginliği hayallerin çok ötesindeydi.
You have always had a wonderfully vivid imagination.
Her zaman harika bir hayal gücün vardı.
It was just a figment of my imagination.
Sadece benim hayalimde uydurduğum bir şeydi.
Even your tree shows imagination and resourcefulness filled with the very icons of their lives.
Noel ağacınız bile hayatlarının günlük, önemli parçalarıyla dolu bir hayal gücü ve beceriklilik gösteriyor.
- Doris, use your imagination. He's 30 years older than when you last saw him.
En son 30 yıl önce gördün.
Human chess players deal with this extraordinary complexity by seeing patterns, using their imagination and their intuition.
Satranç oyuncuları bu olağanüstü karmaşıklıktaki yapıyı görerek, hayal güçlerini ve sezgilerini kullanarak başa çıkıyorlar.
This isn't Kouga's imagination, he's projecting his mind.
Bu Kouga'nın hayal dünyası değil zihnini koruyor.
Humans give shape to their imagination.
İnsanlar hayal güçlerine şekil verirler.
Everything in this Promised Ground is made from the imagination of humans.
Vâdedilmiş topraklardaki her şey insanların hayal gücüyle yaratıldı.
Some perversions are best left to the imagination.
Bazı sapıklıkları hayal gücüne bırakmak... -... en iyisi.
And soon, it would set the imagination of Europe aflame.
Ve yakın zamanda Avrupa hayalinin fitilini ateşleyecekti.
But it was gold and glittering Mali that had caught the European imagination.
Fakat Avrupa rüyasına ulaşan altın ve şaşaalı Mali oldu.
They'll, uh, have a half an hour on the open water with a boat that's mostly a flat-top, so let imagination reign.
Açık sularda çoğunlukla üstü açık bir gemide yarım saatleri olacak. Yani bırakalım da hayal güçleri çalışsın.
You know, I always knew I was creative, but what's really surprised me, though, is the awesome power of my imagination.
Ben hep yaratıcı olduğumu bilirdim ama beni gerçekten şaşırtan hayal gücümün güçlülüğü.
Is that my imagination?
Bu benim hayal gücüm mü?
I have an extremely vivid imagination.
Son derece inandırıcı bir hayal gücüm vardır.
.. and that have filled the mind and imagination of Professor Serena Viti throughout her career studying the birth of stars.
Ve Profesör Serena Viti kariyerini yıldız doğumlarına adayarak zihnini yıldız doğumları ve hayalleri ile doldurdu.
On this Christmas Eve. What you will be seeing is beyond your imagination.
Bugün Noel arifesinde ne bekliyorsanız daha da fazlasına tanık olacaksınız.
It's a game of the imagination, Leonard.
Hayal gücüne dayalı bir oyun oynuyoruz Leonard.
It's Steven having fun and it's Steven's imagination just seeing how far you can push an idea.
Steven kendi kendine eğleniyor ve Steven'ın hayal gücü bir fikri ne kadar ileri götürebileceğini test ediyor.
It's a positive leap of the poetic imagination.
Şiirsel hayal gücü açısından olumlu bir atılım.
And during the scene we played "Pure Imagination" from Charlie and the Chocolate Factory which was an Andrew Garfield request.
Sahne sırasında "Pure Imagination" ı çaldık. Charlie and the Chocolate Factory'den. Andrew Garfield'in ricasıydı.
Maybe it's a figment of Connors'imagination.
Belki Connors'un hayal gücünün bir ürünü.
Use your imagination.
Hayal gücünü kullan.
Aren't the French supposed to be about leaving a little something to the imagination?
Fransızın, aklında küçük bir şey bırakmış olma ihtimali yok değil mi?
Actually, I greatly admire your imagination.
- Aslında, zekana gerçekten hayranım.
In his own imagination, he was a son of God.
Kendi hayal dünyasında, o tanrının oğluymuş.
Is all this made entirely from your own imagination?
Tüm bunlar tamamen senin hayal gücünle mi ortaya çıktı?
From your perfect irresistible imagination.
Her şey senin mükemmel, karşı konulamaz hayal gücünden çıkma.
It's perfect. From your perfect irresistible imagination.
Her şey senin mükemmel, karşı konulamaz hayal gücünden çıkma.
♪ My imagination
# My imagination #
No fucking imagination.
Hiç hayal gücü yok.
But you'll have to use your imagination.
Hayal gücünü kullanmalısın.
"Imagination is our last sanctuary." That's one of his lines.
"Hayal gücü son sığınağımızdır." Bu onun satırlarından biri.
Today, the unfolding story of a popular and controversial group of magicians, who have been fast capturing the public's imagination, took a dark turn when a police action that began in Chinatown developed into a dramatic, high-speed chase across the 59th Street Bridge, which caused a fatal collision that took the life of Jack Wilder, one of the so-called Four Horsemen.
Bugün, halkın imgelemini hızlı biçimde yakalayan popüler ve tartışmalı sihirbaz grubunun gözler önüne serilen hikayesi Çin Mahallesinde başlayan bir polis baskınının 59.Cadde Köprüsü boyunca dramatik, süratli bir kovalamacaya dönüşmesi sonucu Dört Atlı denilen grubun üyelerinden Jack Wilder'ın hayatına mal olan bir çarpışmayla karanlık bir dönemece girdi.
Okay, well, then maybe you can just use your imagination.
Pekala, o zaman hayal gücünü kullanabilirsin.
The power of the meteor is supposed to be beyond imagination.
Meteorun gücü hayal gücünün erişemeyeceği büyüklükte!
Your son's got quite the imagination. You know that?
Oğlunun muazzam bir hayal gücü var, bunu biliyor muydun?
Nothing's left to the imagination with you, huh, kid?
Hayal gücün bitmiş senin çocuğum.
I'll give you a 1.5 for degree of difficulty and a perfect 10 for imagination.
Benden sana, zorluk seviyesi üzerinden 1.5 ve mükemmel hayal gücünden de 10 puan.
The world of the imagination and the real world blends so that they cannot distinguish the difference.
Gerçek dünya ile hayal dünyası karışır ve gerçeği hayalden ayırt edemezler.