Include tradutor Turco
3,125 parallel translation
Once we reach our exciting and hopefully virus-free destination, romantic Antarctica, our activities will include building shelter, hunting for food and starting civilization anew.
Evvela ilk gayemiz inşallah virüssüz bir romantik Antartika'ya ulaşmaktır. Faaliyetlerimizin asıl gayesiyse yemek ve barınak ihtiyacı gidererek yeniden medeniyet başlatmaktır.
I'm, uh, finishing up my memoirs, and I would love to include a... Reprise chapter of sorts about you.
Anılarımı tamamen aktarıyordum ve senin hakkında olan kısımları tekrar elden geçirmeyi çok isterim.
Well, don't include me.
Beni onların içine katma.
- But wouldn't prevention include focusing on the perpetrators?
Ama koruma, suçlulara odaklanmayı da kapsamaz mı?
Wow. And if so, apparently, the, uh, lawyer-client privileges include benefits.
Öyleyse de, görünüşe göre avukat-müvekkil gizliliğinin faydalarından yararlanıyorlar.
Yeah. Which may include women.
Aynen, ki bu da kadınları kapsayabilir.
That might well include sex.
Buna seks de dahil olabilir.
Which might well include sex.
Ki buna seks de dahil olabilir.
Felony offenses of this nature can include 1 - 8 years in prison, Halima.
Bu tarz bir suçun cezası... 1 ila 8 yıl arası hapistir.
And would that include telepathy? Mm.
Peki buna telepati de dâhil mi?
Does that include the baggy of acid that was shoved in that pack?
bir torba bulunur mu?
The side effects include diarrhea, Flushing of the face, heart palpitations,
Merak etme
Mahmut, I hope you're not going to include him in the operation?
Mahmut, bu arkadaşı operasyona dahil etmeyeceksin herhâlde, değil mi?
"Symptoms include pustules, catastrophic heart failure, and bleeding eyes"?
Semptompları katastrofik kalp yetmezliği, abse ve göz kanaması.
I've never heard you describe a man and not include his net worth.
Seni hiç bir erkeği tanıtıp da gerçek değerini söylemediğini görmedim.
Celebrity birthdays today include gangster Al Capone,
Bugün doğum günü olan ünlülerden birkaçı :
That must include me, then.
Yani bu beni de kapsıyor olmalı.
The next package may include a lot more than a finger.
Bir sonraki paket bir parmaktan daha fazlasını içerebilir.
Findings on pericardial fluid analysis would include protein level higher than 6 grams per deciliter.
Perikardiyal sıvı analizindeki bulgular desilitre başına 6 gr proteini işaret etmeli.
And if Charlotte isn't mine, I can assure you that the only way you're gonna keep this from the media is to walk away from this sham of marriage with whatever I deign to give you, which won't include the Grayson name, by the way.
Eğer Charlotte benim çocuğum değilse seni temin ederim ki bu işi medyadan uzak tutmanın tek yolu bu düzmece evliliği bırakıp, sana her ne vermeyi uygun görürsem onu alıp Grayson soyadını taşımadan boşanıp gitmendir.
His past jobs include hand model and, uh, children's party ventriloquist.
Geçmişteki işleri arasında el modelliği ve çocuk partisi animatörlüğü var.
Does that include what happened in Pittsburgh?
Pittsburgh'ta olanlar da dahil mi buna?
And I'm wondering if, perhaps, that might include you.
Ve acaba siz de buna dahil misiniz diye merak ediyorum.
Well, then we better figure out some story on how Tara got turned. And one that don't include you blowing that were bitch's head off and me helping you dispose of her body.
Orospunun beynini duvara sıvamanı, benim de cesetten kurtulmana yardım edişimi içermeyecek şekilde Tara'nın nasıl dönüştüğüne dair bir hikaye uydursak iyi olur.
Um, okay, so we can all hear you, except for Daphne, so you might as well include us in this conversation.
Pekâlâ, Daphne hariç hepimiz sizi duyduk. O yüzden bari bizi de muhabbete dahil edin.
Minister, those information include all but bonding information...
Bakanım, istediğiniz bilgi bağlayıcı nitelikler içerir.
That would include you, Mr. Moretti.
Bu sizi de kapsıyor Bay Moretti.
Convenient that Brenda forgot to include these results - in her study.
Brenda çalışmasına bu sonuçları eklemeyi unutmuş sanırım.
Include communications, radar and all computer-controlled weapons.
Iletişimi, radar Dahil ve tüm bilgisayar kontrollü silah.
Since we don't have a lot of time Do we have to include her?
Zaten fazla zaman kalmadı. Onu dahil etmek zorunda mıyız?
it doesn't seem to include me.
görünen o ki, içinde ben yokum.
I did, and my surgical plan didn't include this nimrod.
Yapmıştım. Planımda bu akbaba yoktu.
A lot of things, Evan, and none of those things include wearing a belt made of staples that go into your skin.
Birçok şey, Evan, ve bunların hiç biri derine batan, zımbadan yapılmış kemer takmayı içermiyor.
They include the building blocks of protons and neutrons and atomic nuclei.
Bunlar proton, nötron ve atom çekirdeklerinin yapı taşlarını içerir.
"Crew members will include Commander Tom'Tombo'Johnson, " Astronaut Mike'Supernova'Novacelik and Payload Specialist Howard Wolowitz. "
"Mürettebatta, Kumandan Tom'Tombo'Johnson astronot Mike'Supernova'Novacelik ve uzman Howard Wolowitz yer alacaktır."
Well, they better include showing up here and keeping your job.
Onlar buradaki gösteriye dahil olsa iyi olur, böylece işini koruyabilirsin.
Look, it's incredible what she's gone through, and if she wants to include me... us... it's the least we can do to be there.
Bak, onun başından geçenler inanılmaz şeyler ve eğer benide dahil etmek istiyorsa... bizi en azından orada olabiliriz.
Yeah, you got to include tax, too,
- Ona vergileri de kat sen...
Please amend it to include anything after 2010.
2010'dan sonraki her şey dahil olmak üzere düzelt.
- One thing, your honor. We seek leave to amend our witness list to include one more witness.
Tanik listemize bir tanik daha ekleyerek tadil yapmayi talep ediyoruz.
We seek leave to amend our witness list to include one more witness
Listemize bir tanık daha ekleyerek tadil yapmayı talep ediyoruz.
Uh, does that include rape-related injury?
Buna tecavüzle ilişkili zararlar da giriyor mu?
The final death toll will likely surge to include the many unaccounted for...
Nihai ölüm sayısı hesaba katılmayan pek çok kişi de eklenince artacak gibi.
Police have yet to release the names, but sources close to the investigation indicate those arrested include ward bosses union leaders and an alderman. Running late. Tell me.
Polis isimleri henüz açıklamasada, soruşturmaya yakın kaynaklar tutuklananlar arasında parti liderleri,... sendika başkanları ve bir de meclis üyesinin bulunduğunu belirtti.
Yeah, does your lavender body scrub include a facial? Oh!
Lavantalı banyo kesen yüz için kullanılıyor mu?
I'd take it kindly if you would include Mrs Wannop in the lunch party.
Bayan Wannop'u da öğlen partisine dâhil edersen, memnuniyetle kabul ederim.
Your current flavor choices include beer or ketchup.
Tat seçeneklerin içinde bira ve ketçap var.
That include you sucking down vampire blood like it's mother's milk?
- O anlaşma, anne sütü gibi vampir kanı emmeni de kapsıyor mu?
And I would really like that open marriage to include Ray's new wife. What?
Ve bu geniş evliliğe Ray'in yeni karısını da katmaktan memnuniyet duyarım.
'Tonight's fabulous prizes include a personal stereo,'an electronic typewriter, and a luxury caravan holiday for four!
Bu benim şarkım.' 'Bu akşamın muhteşem ödülleri kişisel teyp...'... elektronik daktilo ve dört günlük lüks karavan tatili.'
Look, I can include the Anne stuff in my piece.
Bak, yazacağım şeye Anne kısmını koyabilirim.