Ister tradutor Turco
116,024 parallel translation
- You want something?
- Birşey ister misin?
Want another drink?
Başka içki ister misin?
You interested in hearing the heartbeat?
Kalp atışını duymak ister misin?
Who wants to buy Judy King?
Judy King'i kim satın almak ister?
Who can fix the misplaced modifier in that sentence?
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu kim düzeltmek ister?
- You need some ice with that?
- Buz da ister misin?
How'bout some free drinks?
Bedava içki ister misiniz?
Want me to make a balloon animal with my wiener?
Pipimle balon hayvan yapmamı ister misin?
You want to call it?
İptal etmek ister misin?
Josh, do you want popcorn for the road?
Josh, yol için patlamış mısır ister misin?
Do you want me to explain it to you?
- Sana açıklamamı ister misin?
- Mm-hmm. Did you want to settle up for your drinks at the bar?
İçkilerinizi barda içmek ister misiniz?
No, he's right, we are pretty stuffed, though I could go for a little after-dinner drink.
Hayır, o haklı, tıka basa dolduk. Yemek sonrası bir içki alabilirim gerçi. Kim şampanya ister?
You want one?
Sen de, ister misin?
Would you like me to discuss rent?
Kirayı görüşmek için bana ister misiniz?
More pie?
Başka turta ister misin?
You want a hand?
- Yardım ister misin?
Do you want dinner? I've got Mexican.
Akşam yemeği ister misin?
You want to take a walk with me?
Benimle bir dolaşmak ister misiniz?
I bet he'd like some tea.
Bence canı çay ister.
- Can I get you something to drink?
- Bir içki ister misiniz?
- And then you said, "Want to bone." - "Want to bone?" I guess I did.
- Sonra "Yatmak ister misin?" yazmışsın. - "... ister misin? " Yazdım galiba.
Okay, do you want me to explain to you why it ended?
Neden bittiğini açıklamamı ister misin?
Mandy sent me down here to see if you want to, like, come upstairs and talk or something.
Beni Mandy aşağı gönderdi ve yukarı gelip konuşmak ister misin diye soruyor.
You wanna try without the baby thing?
Şu bebek şeyi olmadan denemek ister misin?
- Would you like me to call the police?
- Polisi aramamı ister misiniz?
Well, would you want me to fight him?
Onunla dövüşmemi ister misin?
You want some coffee?
Sen de ister misin?
Do you want to go for a walk or something?
Yürüyüşe falan çıkmak ister misin?
But do you want to know what I've really been thinking about?
Fakat gerçekten ne düşündüğümü bilmek ister misiniz?
Would you be willing to help me solve it, Michele?
Çözmeme yardım etmek ister misin Michele?
The Future of Shoes. " Uh, do you want to watch it with me?
Ayakkabıların Geleceği " Beraber izlemek ister misin?
Wanna smoke a joint and go to the movies with me?
Benimle bir ot içip sinemaya gitmek ister misin?
Hey, hey, hey, um, do you wanna go to that record store where they have a really good jazz section and then leave when we remember we don't like jazz?
Caz sevmediğimizi hatırladığımız zaman çıktığımız ve gerçekten harika bir caz bölümü olan şu müzik mağazasına gitmek ister misin?
You wanna sit in comfortable silence while I read a magazine and you read an actual book?
Ben bir dergi ve sen de gerçek bir kitap okurken sessizlik içinde oturmak ister misin?
Can I get you all anything to start?
Başlangıç için bir şey ister misiniz?
- Sweetie, do you wanna pick?
- Tatlım, sen seçmek ister misin?
Hey, man, they gave me an extra beer. - Want it?
- Fazla bira verdiler, ister misin?
Who wants to see the bachelorette party pictures?
Bekârlığa veda partisi fotoğraflarını kim görmek ister?
Who the hell wants to get blackout drunk - at a shitty strip club?
Kim boktan bir striptiz kulübünde zil zurna sarhoş olmak ister ki?
You want one?
Sen de ister misin?
Who'd like to join me for a walk?
Benimle bir yürüyüşe çıkmak ister misiniz?
Can I get you anything?
Sana bir şey getirmemi ister misin?
Puis-je vous offrir quelque chose?
Sana bir şey getirmemi ister misin?
Hey, you wanna go out?
Dışarı çıkmak ister misin?
Maybe you'd want to be me?
Ben olmak ister miydin?
If you could have that, would you want it?
Mümkün olsa ister miydin?
Hey, uh, you want to know something kind of embarrassing?
Utanç verici bir şey bilmek ister misin?
Alien, terrestrial - it's irrelevant.
- İster uzaylı ister dünyalı mühim değil.
Well... You want to know what I think?
Ne düşündüğümü bilmek ister misin?
Want some?
İster misin?