It's always good to see you tradutor Turco
28 parallel translation
IT'S GOOD TO SEE YOU, AS ALWAYS.
Her zamanki gibi seni görmek güzel.
It's always good to see you.
Seni görmek her zaman çok güzel.
- It's always good to see you.
- Kaptan, sizi görmek çok güzel.
See, the thing is, in the real world, it's not always good enough to do just what's asked of you.
İşin aslı gerçek dünyada senden isteneni yapman hep yetmeyebilir.
It's always good to see you too, Trey.
Seni görmek de öyle, Trey.
It's always good to see you.
Seni görmek her zaman güzel.
Well, it's always good to see you, Julie.
Peki, seni görmek herzaman için güzeldir Julie.
It's always good to see you, molly. Thank you, doctor.
Tesekkürler doktor.
It's always good to see you.
Seni görmek güzel.
Well, it's always good to see you.
Seni görmek her zamanki gibi çok hoş.
Yes, you come by the office anytime, it's always good to see you.
Evet, istediğiniz zaman ofise uğrayabilirsiniz. Sizi görmek her zaman güzel.
It's always good to see you.
- Evet, seni görmek de öyle.
Nutella thinks it's always good to see you too, Champ.
Nutella'ya göre, seni görmek de hep güzel oluyor, Şampiyon.
Your ability to trust others and always see the good in people is what makes you so special, but it's also what keeps getting you into trouble.
Başkalarına inanma kabiliyetin ve her zaman insanların içindeki iyiyi görmen seni özel yapan şey olabilir ama bu ayrıca seni başını belaya sokuyor.
I know, but it's always so good to see you.
- Biliyorum ama seni görmek harika
Still, it's always good to see you.
Yine de, seni görmek daima güzel.
It's always good to see you, Raylan. Hey!
Seni yeniden görmek güzeldi, Raylan.
Lenny, it's always good to see you,
Lenny seni görmek çok güzel.
It's good to see you always ready to negociate.
Her zaman müzakereye hazır olduğunu görmek güzel.
It's good to see you always smiling at these tournaments, comrade Oh
Yoldaş Oh, seni böyle sürekli gülümserken görmek ne hoş.
It's always really good to see you, Frank.
Seni görmek çok güzeldi Frank.
And it's always good to see you, especially in such a triumphant state.
Seni de görmek her zaman güzel, özellikle böylesine başarılı bir durumda.
It's always good to see you, Harvey.
Seni görmek her zaman güzel Harvey.
It's very nice to see you, as always... good to see you.
Her zamanki gibi sizi de görmek güzel.
It's always good to see you, Vadim.
Seni görmek her zaman güzel, Vadim.
It's that you always want to see the good in people.
Her zaman insanlardaki iyiliği görmek istemen.
It's always good to see you, Jade.
Seni görmek her zaman güzel olmuştur Jade.