English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / It's just us now

It's just us now tradutor Turco

260 parallel translation
Now, it's the time for us to make up our minds to choose the line, just like Hyeongbang did.
Artık Hyung Bang gibi bir taraf seçmemizin zamanı geldi.
I know, it's just very emotional for both of us right now.
Biliyorum bu ikimiz içinde çok duygusal.
Now, you told us that those people murdered your father, but it's unlikely that they'd just kill him because he discovered their existence.
Bize o insanların babanı öldürdüğünü söyledin ama sırf onların varlığını keşfetti diye onu öldürmüş olmaları olası değil.
It looks to me like Dude and me we is gonna raise us about a bale an acre because the way I feel now, Ada, it's just like I used to feel every spring.
Bana öyle geliyor ki, Dude'la ben her dönümden iki balya kaldırırız çünkü şu anda kendimi, eskiden her bahar hissettiğim gibi hissediyorum.
It's just two of us now, and it'll just be two of us when we catch up with them.
Sadece ikimiz varız, onlara yetiştiğimizde de sadece ikimiz olacağız.
Just because it's Sunday, you don't expect us to listen to the pious bilge... - you gave us just now.
Sadece Pazar günü olduğu için senin dindar saçmalıklarını dinlememizi beklemiyorsun.
From now on it's just going to be the three of us you and me and the lord.
Oh, çok mutluyum. Bundan böyle sadece üçümüz olacağız. - Sen, ben ve lort.
I said to myself "Man, he's askin'for it." I said "Now, Ralph, all you gotta do when we get out... is just sneak up behind him and just... tap him." "And then just claim that somebody jumped us from the bushes."
Dedim ki kendi kendime, "Oğlum Ralph, bu aranıyor arabadan çıktığımızda, tek yapman gereken arkadan sessizce yanaşıp, kafasına vurman ve sonra da çalılıkların arasından fırlayan birinin saldırdığını bildirmen."
Right now, it's just the two of us.
Şimdi yalnızca sen ve ben varız.
Now it's just us I can admit it : Her charm was somewhat too brutal for my liking.
Artık itiraf edebilirim.Onun tutkuları benim gibi biri için fazla acımasızcaydı.
Now it's just the six of us here.
Sadece 6 asker kaldık!
He just called, gloating about it. But worse than that he says that we broke faith by trying to trap him, so now he's really gonna punish us.
Az önce aradı... sinsice zevk alıyordu ama daha kötüsü bizim ona tuzak kurmamızı anladığı için bizi gerçekten cezalandırmak istiyor.
just make sure you leave us out of it. now, wait a minute.
Hikayeni elde edeceksin ancak bizi bu işin dışında bırakacaksın.
It's much better for both of us in the long run if we just split up right now and never see each other again.
Eğer şimdi bırakırsak ve birbirimizi bir daha görmezsek uzun vadede ikimiz için çok daha iyi olur.
I'm convinced now it's right, not just for you, but for us, too.
Şimdiyse, bunun doğru olduğuna ikna oldum, sadece sizin için değil, bizim için de.
It's just the three of us now.
Artık sadece üçümüz varız.
It's just us now.
Sadece biz kaldık şimdi.
Well, honey, it's just the two of us here now.
Tatlım şimdi de sadece ikimiz varız.
It's just us now, you piece of shit.
Artık sadece ikimiz kaldık, seni pislik.
Now, what Plato was saying... is that if we just stop... and go with the flow... and follow our destiny... it'll lead us back to each other
Eflatun der ki kendimizi yaşamın akışına bırakıp kaderimizi izlersek tekrar birbirimizi buluruz.
"So this means we get the car back... " just as broken as when we brought it in... " except now you want us to pay you $ 430...
Demek ki aynen getirdiğimizdeki kadar bozuk halde, arabayı geri alıyoruz anlamına geliyor bu nesi olduğunu anlamamanız için geçen süreye karşılık şimdi bizden $ 430 ödememizi istemeniz dışında. "
I just wanted to make her feel a little easier about it. Now, since she's going to treat us, I'd better figure out where to go.
iyi değil mi? acaba nereye gitsek?
Now if it was just us, hey you pays your money, you takes your chances, but it's not just us.
Sadece biz olsaydık bedelini öder, şansımızı denerdik ama söz konusu olan sadece biz değiliz.
It's just the two of us now, Frederick.
Artık sadece ikimiz kaldık, Frederick.
Well, no, it's just too soon for us to be celebrating right now.
Kutlama yapmak için daha erken.
So it's just us now.
Öyleyse sadece biz varız.
Well, it's just the two of us now.
Şimdi sadece ikimiz kaldık.
I'm just so glad it's just the two of us now.
Ama artık sadece ikimiz varız diye mutluyum.
Now it's just the three of us.
Şimdi üçümüz kaldık.
This monitor had showed us all these tremendous pictures. Now it was just showing the image of Saturn that Voyager 1 had as it receded from it.
Bu, herkesin etrafında toplanıp, muazzam resimlere baktığı monitördü ve o sırada sadece Voyager 1'in çektiği Satürn fotoğrafını gösteriyordu.
Let's be calm here a second. Dr. Plecki, if you have anything to say to us, just say it now.
Dr. Plecki, söylemeniz gereken bir şey varsa, şimdi söyleyin.
It's just the two of us now, don't lie to me.
Bundan böyle sadece ikimiz varız, bana yalan söyleme.
But cheer up, it's just the two of us now!
Ama neşelen, birbirimize kaldık işte.
Because the thought of it ending like this the way things are right now it's just.... lt's not how I want to remember us.
Çünkü her şeyin, şu anda olduğu gibi sona ereceğini bilmek bu sadece... Bu bizi hatırlamak istediğim şekil değil.
Just because we're on the same side, just because I know the truth now, it doesn't change a thing between us.
Aynı tarafta çalışıyoruz diye artık hakkındaki gerçeği biliyorum diye aramızdaki ilişki değişecek demek değil.
Tracy and I decided that it's just not the right thing for us right now.
Tracy ve ben karar verdik Şu anda bu bizim için doğru an değil.
Now it's still just us.
Şimdi ise sadece biz varız.
It's just the two of us now, Jean-Luc.
Sadece ikimiz kaldık Jean-Luc.
Now to us, beef might be a big deal but to a cow, it's just another day.
Mesela bizim için biftek önemli. Ama bir inek için bir anlamı yok.
Raj, it's really not important but suppose... just now when we were crossing the road... you could only save one of us from being run over by that truck... whom would you have saved, Pooja or me?
Farz et, yoldan gelen arabadan sadece birimizin hayatını kurtarabileceğini farz et. Raj, bu oldukça önemli. Hangimizi kurtarırdın...
I just think it's best if we keep this between us for now.
Bu şimdilik aramızda kalsa daha iyi olur bence.
For now, it's just us. I'm still the same person, so let's go screw our brains out.
Ama şu anda birlikteyiz ve ben hâlâ aynı kişiyim.
Now it's just us, we can do whatever you want to do.
Şu anda sadece sen ve ben varız. Ne istersek yapabiliriz.
It's just the two of us now, Silverhielm.
En sonunda baş başa kalabildik, Silverhielm.
It's just us now.
Artık sadece biz varız.
It's affecting all of us now, not just you.
Lt, şimdi değil sadece hepimizi etkiliyor.
It's nice now. That it's just us.
Sadece ikimizin olması güzel.
It's gonna end up with the whole town taking this too far, and us having to talk about what we learned to change everyone's minds, and I say we just stop it right now and go play cards or something.
Bu her zamanki gibi, tüm kasabanın çılgına döndüğü, büyük bir hengameye dönüşen, sonra da bizim ne öğrendiğimizi anlattığımız günlerden birine doğru gidiyor. Ben diyorum ki şimdiden çekilelim, gidip kağıt falan oynayalım.
It's not too late for us to turn around now, and I'll just take my chances with the realtors.
Artık dönmek için çok geç. Emlakçılarla şansımı deneyeceğim.
They just keep on telling us, "Any minute now," like it's a mantra.
Bize "bir dakika" demeye devam ediyorlar.
- I'm glad it's just us now.
- Şimdilik sadece biz olduğumuz için memnunum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]