Ith tradutor Turco
62 parallel translation
♪ W ith every Christmas card ♪
"yazdığım her bir"
♪ W ith a fond good-bye ♪
"Şefkatli bir vedayla"
♪ In your Easter bonnet ♪ ♪ W ith all the frills upon it ♪
Paskalya şapkanın altında üstünde bütün süsleriyle
♪ W ith a fond good-bye ♪
Sevecen bir vedayla
Or "Deft, where ith thy sting?"
Ya da "Marifet, acıIarın nerede?"
I wont let my qdagter ot so late ith an oold persono
Kızımın tanımadığım kimselerle geç vakte kalmasına izin veremem.
But also speaks only the ends of words. Mr. ohn ith. mr. ith, good evening.
Yalnız Essex'te yaşamıyor ayrıca sadece sözcüklerin sonuyla konuşuyor, Bay Ohn lth.
Mr. ith, don't you find it very difficult To make yourself understood? Yes, it is extremely difficult.
Anlaşılmanızı sağlamakta çok zorluk çekmiyor musunuz?
Mr. ohn ith. ... ood... ing. Mr. j... sm ooo...
Tanıştırayım, Bay Ohn lth, Bay J Sm.
It certainly makes me feel a lot better knowing that you're ith them.
O, kesinlikle, senin kim olduğunu daha iyi anlamam için bunu yapıyor.
What am I gonna do w. Ith you, señora?
Ben sizinle ne yapacağım hanımefendi?
What were you do. Ing w. Ith the colonel?
Albayla ne işin olabilir ki?
Ith a revolut. Ionary?
Devrimci olduğunu nereden bilebilirdim.
Want to come w. Ith me?
Benimle gelmek ister misin?
Ith the car?
O nerede?
What has th. Is got to do w. Ith you anyway?
Üstelik bu savaşın seninle ne ilgisi var?
I guess we'll be staying on awhile in Ith...
- Sanırım bir süreliğine Ith... Ithaca...
His fingers and cuffs were still ruddy ith gore, and as he watched... in horror... the speckles of blood seemed to multiply before his eyes... like maggots on a fetid corpse.
Elleri ve parmakları hala kanla kıpkırmızıydı. Korku dolu gözlerle, kan damlalarının çürümüş bir cesetteki kurtçuklar gibi çoğalmasını izliyordu.
We understand that Charles Manson is inside the car ith several hostages all of whom are children.
Anladığımız kadarıyla arabada Charles Manson ve rehin aldığı bir kaç çocuk var.
- "Hi, my name ith Alith Robinthon."
- "Merhaba, Adım Alif Robinfon"
- No, I'm ith you fellers, not above you.
- Üzerinizde değilim, eşit durumdayız.
Dearest Mary. I hope someone ith a kind voice is reading this to you.
Sevgili Mary umarım yürekten sesi olan biri sana bu mektubu okuyordur.
The scarcity of paper. together ith other difficulties I've had to labor under. has prevented me from riting before this.
Kağıt azlığı ve diğer zorluklar beni yazmaktan alıkoydular.
the game are all unreasonable w ith the existence methods
Bu şekilde yaşıyorsun. Sen bir b * k değilsin.
Dad. "/"'m here. "- /"'ca you in an hour ith detai. "
Benim. - Bir saate kadar tekrar ararım.
Wha u ith thoe ant?
O pantolon ne ayak?
- "See the tair ith the kid?"
- Çocukların oradaki merdivenleri gördün mü?
"Here'a room ith ome ocker". "And the ocker that ay" Cara Gutiérrez ".
Dolapların olduğu bir oda var, Dolapların birinde "Carla" yazıyor
"O do" / "kno you on't hurt her?" Nouh ith your fay voice.
"Ona zarar vermeyeceğinizi nerden bileyim?" Yeter.Kes şu nonoş sesini.
Nice playing ith ouy, ma'am!
Seninle oynamak hoştu, bayan!
ith all due respect, Cliche Descending Republican, the economy isn't going to matter the day after tomorrow.
Klişe sözlerinize tamamen saygı duyarak, Cumhuriyetçi kokan bayım, Ekonomi yarından sonraki gün bir şey ifade etmeyecek.
Now my tongue ith thuck to my sthaff.
Göğdünüs mü? Lilim opama yapitti.
I didn't say "stop wastin'my time", Geraldo did. What ith going on here?
Ben değil, Geraldo "Zamanımı harcama" dedi.
Hallo? - Who ith thith?
Alo?
Zen ith.
Doruk.
These old guys used to lay don ith these huge, humongous boards.
Onlar inanılmaz büyüklükte sörf tahtaları kullanırlardı.
And e k eep it moving because if the Boneyards as not enough our surfers ill be facing off ith Tank "The Shredder" Evans.
Ve devam ediyoruz çünkü eğer Mezarlık size yetmediyse sörfçülerimiz Tank "Ezici" Evans ile karşılaşacaklar.
You never ant to get in there and help them out and sho them ho to surf and spend some time ith the kids?
Sudayken onlara yardımcı olup, nasıl sörf yapıldığını gösterip, onlarla vakit geçirmek istemez misin hiç?
Big Z took his final ride this morning during a competition ith up-and-coming surfer Tank Evans.
Büyük Z bu sabah son sörfüne çıktı yeni yetenek Tank Evans ile yaptığı bir yarışmadan geri dönmeyerek.
This is a dream come true, to be here ith Z, doing this.
Z ile burada olup bunu yapmayı hayal bile edemezdim.
I didn't ant to alk back on that beach ith all my fans there.
Hayranlarımın olduğu o sahilde yürümek istemedim artık.
Evans toying ith him, not paying attention.
Evans ona sataşıyor, dalgaya dikkat etmiyor.
And it's Maverick ith this ne-school move.
Ve bu yeni hareketi keşfeden Maverick.
Chick en Joe ith a no-paddle drop-in!
Tavuk Joe kulaç atmadan dalganın tepesinde.
You know, I'd really love to chat ith you, pal.
Seninle sohbet etmeyi isterdim. Edeceğiz de.
The ith?
Ayın 7'sinde mi?
ith Barao out of the picture, we don't have to worry anymore.
Barao'yu ortadan kaldırırsak, endişe etmemize gerek kalmaz.
I thuppose you think thith ith funny.
Bunun komik olduğunu düşünüyorsun sanırım.
You tw Yes, thank you. ith me.
Sende... benimle gel...
Thith ith Geraldo. -'Allo'Eraldo.
Ben Geraldo.
In the upcoming negotiation ith regards to the issue of democracy, will the Parties find common ground or reach any consensus?
.. demokrasi uygulanması isteniyor. Partiler ortak noktalar arıyor mu peki?