Itâ tradutor Turco
10 parallel translation
I had heard that the governor was considering a pardon. And I thought, well, itâ € it's time.
Duydum ki vali af çıkarmayı düşünüyormuş ve düşündüm ki bunun zamanı geldi.
It's not the lowest we've sunk.
Itâ € ™ s not the lowest we've sunk.
- Itâ € ™ s working already.
- Hey, işe yaradı bile.
Itâ screens...
Itâ screens...
Itâ screens Institute eternitatem!
Itâ screens Institute eternitatem!
Itâ s no, it's not just timing.
Hayır, hayır, sadece zamanlama değil.
- Itâ € ™ s like, a big blue...
- Büyük mavi bir...
It ´ s an alley in the Tenderloin.
Tenderloin'de bir ara sokak.
It ´ s just, ethically speaking, all of this... this is not who I am.
Etik olarak, bu ben bu değilim.