English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ J ] / Jackals

Jackals tradutor Turco

219 parallel translation
The seal of the seven jackals.
Yedi çakallı mühür.
A combat between jackals.
Alçakların savaşı.
We cared for you, and now you show your gratitude by bringing these jackals to despoil our land and people.
Size baktık, ve siz şimdi minnettarlığınızı bu çakalları getirerek gösteriyorsunuz yurdumuzu ve halkımızı mahvetmek üzere...
Soon the jackals and the vultures, will make a poor meal of what is left of me.
Birazdan çakallar ve akbabalar, benden kalanlarla kötü bir kahvaltı yapacak.
At night the jackals prowl around
Geceleri etrafta çakallar dolaşıyor.
If you utter those words again I shall cut out your tongue and throw it to the jackals and the dogs!
Eğer bu bu sözleri tekrar söylersen dilini keserim sonra da çakalların ve köpeklerin önüne atarım!
I do not dance for jackals.
Çakallar için dans etmem ben. Öyle mi?
Then other tribes will fall on us like jackals.
Ve o zaman diğer boylar, çakallar gibi üşüşecekler.
Jackals!
Alçaklar!
- To be eaten by jackals?
- Çakallar tarafından yenmeye mi?
My jackals have your hounds at bay -
Çakallarım, köpeklerini kıstırdı.
You'll cheat death the way you cheat me at hounds and jackals.
Tazı ve çakal oyunundaki gibi ölüme de hile yaparsın.
- Jackals?
- Çakallar?
Do you still hunt jackals and lions?
Hala çakal ve aslan avlıyor musun?
For a bit of gold, they would kill their own mother and father. What jackals, real jackals!
Biraz altın için, analarını, babalarını bile öldürürler.
What jackals, real jackals!
Çakallar. Onlar gerçek birer çakaldırlar.
Jackals, I tell you, jackals!
Çakaldık, diyorum size.
Those who will take our place will be jackals, hyenas.
Bizim yerimizi alacak olanlar ise çakallar ve sırtlanlar.
And all of us... leopards, lions, jackals and sheep... we'll go on thinking ourselves the salt of the earth.
Ve hepimiz leoparlar, aslanlar, çakallar ve koyunlar kendimizi toplumun en değerli insanları sanmaya devam edeceğiz.
I shall hang every man of them from the city walls and leave them for the kites and jackals!
O adamların her birini şehir surlarından aşağı asıp kurtlara, çakallara yem yapacağım!
Only the jackals who are waiting in darkness know.
Karanlıkta bekleyen çakallar duyar sadece...
Vultures! Jackals!
Leş yiyiciler sizi!
Those like Cromwell follow because they're jackals with sharp teeth... and I'm their tiger.
Cromwell gibileri arkamda, çünkü onlar yırtıcı çakallar... ben de kaplanım.
As soon as a bounty raises, the jackals arrive.
İlân asılır asılmaz, çakallar damlıyor.
The jackals and vultures do the same.
Çakal ve akbabalar da aynısını yapıyor.
There are jackals on this one.
Önümüzde çakallar var.
Like jackals.
Çakallar gibi.
They say that an old wolf becomes a figure of fun for the jackals.
- Kurt kocayınca çakalların maskarası olurmuş.
With the help of the German forces we will deal a lethal blow to them. To these jackals and fake patriots!
Alman birliklerinin yardımıyla, çakallara ve yalandan vatanseverlere ölümcül darbeyi vuracağız!
Be careful, jackals and wolfs come out in the mountains at night.
Dikkatli ol, dağlardan geceleri çakallar ve kurtlar gelir!
Let the jackals howl. I have nothing to fear.
Utanacak hiçbir şeyim yok...
I want to reduce Jerusalem to rubble and the abode of jackals, and lay waste the cities of Judah, so that no one can dwell in them.
Kudüs'ü ve çakalların inini yerle bir etmek ve Yahuda'nın kentlerini yakıp yıkmak istiyorum,... böylece kimse yerleşemez oralara.
Where the jackals eat?
Çakallar nerede yer?
Maybe make these jackals work for us.
Belki basın çakalları işe yarar.
i meant to hose down the jackals.
Bu kez şansımıza çakallar var.
you, back with the jackals!
Sen, çakalların yanına git!
they're jackals.
Onlar çakal.
okay. but only if we get the jackals.
Tamam. Ama sadece çakallar olursa.
Jackals.
Çakallar.
Well, keep your memories then and give me back everything you jackals looted.
Anıların sende kalsın Siz çakallar, çaldıklarınızı geri verin.
Be gone, jackals!
Yok olun çakallar
So, what I'm trying to tell you is we shouldn't be fighting each other like jackals but instead come together under a benevolent cheese.
Söylemeye çalıştığım şu : Çakallar gibi birbirimizle savaşmamalı... aksine koruyucu bir peynir altında birleşmeliyiz.
Back, jackals, you can't eat this.
Geri çekilin, çakallar. Yiyemezsiniz.
And then there are Jackals.
Çünkü onlar * Jackals.
Jackals is the fuckin'cream.
Onlar en iyileri.
Jackals is better.
Jackals'lar daha iyi.
- Wanna be a Jackal, Sid?
Jackals olmak ister misin, Sid?
She paid Blood $ 5,000 to take pictures of the Jackals.
Jackal'ların fotoğraflarını çekmek için Blood'a 5000 $ ödedi.
But, uh, I wanna sponsor you for the Jackals.
Ama, uh -, Jackals'lar için sana kefil olmak istiyorum.
There is no way you can join the Jackals.
Jackals'a katılmanın hiç bir yolu yok.
Coming after my gold like jackals, like hyenas.
Biliyordum. Çakallar gibi, sırtlanlar gibi altınlarımın peşindeydin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]