Johnno tradutor Turco
66 parallel translation
- You stole them from Johnno, didn't you?
- Johnno'dan çaldığınız, değil mi?
And Johnno, well, Johnno was a Brigadoon man.
Ve Johnno, evet, Johnno bir Brigadoon adamıydı.
As sweet as Johnno?
Johnno kadar mı?
Johnno tripped up Dean Hurst and he got 300 stitches in his face and when his mum found out she did her dirty business on his dad's Astra.
Johnno, Dean Hurst'e çelme taktı ve suratına 300 dikiş atıldı ve sonra annesi farketti 67 00 : 04 : 48,900 - - 00 : 04 : 52,300 pis işlerini babasının Astra'sında yapardı. - Çık ve üstünü değiştir.
Just whack it down on the shit sheet. Put it in the out tray - - And Johnno will fax them in the morning.
Bizde olan biteni rapor haline getirip sabahları merkeze geçeceğiz, hepsi bu.
Nothing personal, Johnno.
Kişisel değil, Johnno.
Oh, Johnno... I guess I do not have to yell at you?
Oh, John... nazik olman gerekmez.
You tell Johnno to bring a case.
Dilinin altına koy.
Go and get a lawyer, Johnno.
Avukat tutmalısın Johnno.
Yeah, the fucking bridge is built, Johnno.
Köprü çoktan bitti Johnno.
You know what the end of the world is, Johnno?
Dünyanın sonunun ne olduğunu biliyor musun?
Come on over. You taking visitors, Johnno?
Misafir kabul ediyor musun Johnno?
Wrong number, Johnno.
Yanlış numara Johnno.
You still hunting with them deer slugs, Johnno?
Hala geyiklerle mi avlanıyorsun?
I'll tell you what, Johnno.
Sana bir şey söyleyeceğim Johnno.
Son of a bitch, Johnno.
Orospu çocuğu Johnno!
What are you talking about, Johnno?
- Neden bahsediyorsun John?
Sit down, Johnno.
İndir şunu Johnno.
I wasn't gonna let'em hurt you, Johnno.
- Sana zarar vermek istemiyorum Johnno.
I don't shoot dogs, Johnno. Go on!
Ben köpeklere ateş etmem.
Let's just talk about this, Johnno.
- Konuşalım biraz Johnno.
You'd be doing me a favour, John.
Bana bir iyilik yapmış olurdun Johnno.
You know what a big ol'pile of cash will do to a poor man, don't you, Johnno?
Büyük bir hazine, fakir insanları nasıl değiştirir bilirsin değil mi Johnno?
and got a good mind it was you, Johnno.
Güzel olan şeyse, senmişsin o Johnno.
I'll tell you the God's honest truth, Johnno, the drunker I get, the more reasonable the most un-fuckin - reasonable things seem to me.
Tanrının kaçınılmaz gerçeği Johnno, söyleyeyim. Fazla sarhoş oluyorum, çünkü batırdığım şeyleri yine batırıyorum gibi geliyor.
Old Ira weren't bullshitting all them years about being a rich man, neither, but that much you know, huh, Johnno?
Eski Ira, zengin bir adam olmak gibi saçmalıkları takmazdı. Yani bu kadar, değil mi Johnno?
Don't take that little pencil-dick Cornish just for bluster, Johnno. He don't sell no wolf ticket.
Palavraları yüzünden küçük penisli Cornish'i götürme Johnno.
Shouldn't ought to done that, Johnno.
Bunu yapmamalıydın Johnno.
I ain't got no friends, Johnno.
Benim hiç arkadaşım yok Johnno.
I wasn't gonna let him hurt you, Johnno.
Sana zarar vermesine izin vermem Johnno.
What did you take that money for, Johnno?
O parayı neden aldın Johnno?
What'd you take that money for, Johnno?
Söyle, o parayı neden aldın ya neden aldın?
I'm gonna blow that head clean off, Johnno.
Tek bir mermi kafanı uçurur Johnno.
I'm johnno mitcham.
Ben Johnno Mitcham.
Johnno?
Johnno?
Johnno!
Johnno!
Matt Mitcham and his sons, Mark, Luke and johnno.
Matt Mitcham ve oğulları Mark, Luke ve Johnno.
Hello, johnno?
Alo, Johnno?
Was johnno involved?
İşin içinde Johnno var mıydı?
Johnno, please, can you stay?
Johnno lütfen, kalamaz mısın?
Johnno Mitcham.
Merhaba Jude.
Okay, Johnno, just follow me.
Tamam Johnno, beni izle. Saldır.
Johnno, hi.
Johnno merhaba. Neredesin?
- Johnno, you're paranoid.
- Johnno, paranoyaksın sen.
Johnno, she's a guest.
Johnno, o bir konuk.
Hey, johnno.
Johnno.
I reckon the drug squad's going to be lost without you. Johnno?
Sensiz narkotiğin bir anlamı olmayacak be Johnno.
Johnno.
- Johnno.
What are you doing here, Johnno?
Burada ne yapıyorsun Johnno?
What did you take that money for, Johnno?
Neden aldın!
Don't see johnno.
Neymiş?