Joking tradutor Turco
7,161 parallel translation
Joking!
Şaka!
Come on, that was a good one, Donkey. I'm only joking.
Hadi ama, çok iyi bir şakaydı, Eşek.Sadece şaka yapıyorum.
I'm joking.
Şaka yapıyorum.
I'm not joking.
Şaka yapmıyorum.
You're joking. it's perfect.
Şaka yapıyorsun. Mükemmel.
I'm not joking, my Lady
Şaka yapmıyorum hanımefendi.
I'm joking, obviously.
Apaçık şaka yapıyorum.
I hope you're not joking.
Umarım şaka değildir bu.
I'm only joking.
Şaka yaptım.
- into the progress of the taskforce. - You're joking?
- Şaka mı yapıyorsun?
- I was joking.
şaka yapıyordum.
- You're joking.
Şaka yapıyorsun.
I, uh--I thought you were joking about that, Karma.
Karma, şaka yapıyorsun sanmıştım.
I'm sorry... I'm joking.
Affedersin, şaka yapıyordum.
Are you joking about this?
Şaka mı yapıyorsunuz?
It's not really a joking matter.
Şaka konusu olamaz.
I was joking earlier that Ed I should just fire her.
Daha geçenlerde Ed onu kovsun diye şakalaşıyordum.
Hang on. That was just me joking around.
Yok artık, şaka yapıyordum ben orada.
No, I'm just joking.
Yok, şaka yapıyorum.
I know we're joking, but all kidding aside, it really does remind me of Kandinsky's...
Dalga geçiyoruz ama isin sakasi bir yana bana hatirlattigi gerçekten Kandinsky'nin...
Sir, neither was I joking that day nor am I joking now.
Efendim, ne o gün şaka yapıyordum ne de şu an yapıyorum.
Yeah, she's not joking.
Evet, şaka yapmıyor.
You'll soon see if we're joking or not.
Şaka mı değil mi birazdan görürsün.
- You dirty poof, are you joking?
- Ne diyorsun lan, dalga mı geçiyorsun?
We're just joking
- Sadece şaka yapıyoruz.
You're joking, right?
Şaka yapıyorsun, değil mi?
I am not joking.
Ben şaka yapmıyorum.
I'm not joking.
- Şaka yapmıyorum.
- No, I'm joking, Jack.
- Hayır, şaka yapıyorum Jack.
- Are you joking?
- Şaka mı yapıyorsun?
Whoa. I'm joking, I'm joking! Yes!
Şaka yapıyorum, şaka yapıyorum!
I'm not joking ; I'm serious.
- Şaka yapmıyorum, ciddiyim.
Are you joking?
Dalga mı geçiyorsun?
I'm not even joking.
Şaka da yapmıyorum.
Maybe he was just joking, like, you know, just messing around?
Öylesine takılıyordur. Anlarsın ya, şakasına?
Mum, you joking?
Anne, dalga mı geçiyorsun?
Are you joking?
Kafa mı buluyorsun?
- Are you joking? - I'm serious.
- Şaka mı yapıyorsun sen?
Yes, it's urgent, and no, I'm not joking.
Bu acil durum! Burada şaka yapmıyorum!
- Are you joking?
- Dalga mı geçiyorsun?
Jess : We were just joking around.
Şakalaşıyorduk sadece.
We were just joking around.
Biz sadece şakalaşıyorduk.
We were just joking around.
Şakalaşıyorduk sadece.
When? You're joking.
- Şaka yapıyorsun.
She knows I'm only joking.
Şaka yaptığımı biliyor.
- Oh, I thought you were joking.
- Şaka yaptığını düşünmüştüm.
Bailey, I was just joking.
Sadece şaka yapıyordum.
Sergeant Simon was joking he was going to get some skis and, ski down, you know, get the whole...
Çavuş Simon bir kayak takımı alıp aşağı kayacağım diye espri yapıyordu,
Oh, oh we're joking.
Şaka yapıyormuşuz.
You're joking, right?
- Şaka yapıyorsun değil mi?
Honey, I'm joking.
Tamam mı?