Jt tradutor Turco
639 parallel translation
- His name's JT.
- Onun adı JT.
- JT.
- JT.
Lookee here, JT.
Buraya bak, JT.
Go see Dwayne at JT Optical.
JT Opikteki Dwayne'e git.
How's your wife and kids?
Karın ve çocuğun nasıllar JT? Boşandım.
Never figured you for a lincoln lover, JT,
Lincoln aşığı olduğunu bilmiyordum.
I gotta see how J.T. gets out of this, because Colleen was gonna kill him.
JT'nin nasıl kurtulacağını görmeliyim. Colleen onu öldürmek üzereydi.
JT, will you show Mr. Martin to his deposit box?
JT, Bay Martin'e kiralık kasasını göterir misin?
There's more to this than just a marriage gone bad, JT.
Burada kötü giden bir evlilikten daha fazlası var JT.
Well, that's good, JT, because now I have something to ask of you.
Şey, bu iyi JT, çünkü senden isteyeceğim bir şey var.
JT?
JT?
You know what really pisses you off, JT?
Gerçekten kafanı bozan ne biliyor musun JT?
Staying alive? JT...
Hayatta kalmak mı?
She's such a smart kid, JT,'m sure she's fine.
O çok akıllı bir çocuk, eminim iyidir.
Damn it, JT.
Lanet olsun JT.
I'll be safe and then I'll come home. - JT...
Ben de güvende olacacağım ve daha sonra eve geleceğim.
- Kiss Jess good night, will you?
- JT- - - Jess'i öp, iyi geceler, olur mu?
Thanks, my name's JT.
Teşekkürler, benim adım JT.
Hi, JT.
Selam JT.
I'm JT by the way.
Bu arada ben JT.
I shall slip unnoticed through the darkness... like a dark, unnoticeable, slippy thing.
Karanlığın içinden göze çarpmadan sıyrılıp bir gölge gibi, fark edilmeden, vııjt diye gideceğim.
sebastian : Dr. House, I would apprecjate jt jf you left the room whjle...
Dr. House, eğer odadan çıkarsanız, müteşekkir olurum.
So jt be patient, all right?
Biraz sabırlı ol, tamam mı?
Taylor was jt telling me that, um...
Taylor da bana şey diyordu...
That... what was his name? JT?
Neydi adı, JT mi?
oh, we got a sensational writer- - jt dolan.
Harika bir senaristimiz var... JT Nolan.
JT, I want to introduce you to Carmine Lupertazzi my co-executive producer on the project.
JT, seni projedeki ortak yapımcım Carmine Lupertazzi ile tanıştırayım. Tanıştığımıza sevindim.
But, JT, I gotta warn you,
Fakat seni uyarmalıyım JT.
JT, you're on.
JT, söz sende.
Guy who wrote it, I met him at a meeting. JT Dolan, big user.
Tasarlayan adamla bir toplantıda tanıştım JT Dolan, büyük oyuncu.
You just go get JT and Brady and see him tomorrow.
JT ve Brady'yi yanına al ve yarın onunla konuş.
- And did you hear about JT and Cameron?
Bu arada Justin ve Cameron'ı duydun mu? Hayır, ne olmuş?
- Thanks, JT.
Teşekkürler...
- How's it going, JT?
- Nasıl gidiyor, J.T.?
I still eat here, JT.
Ben hala burada yiyorum, J.T.
- Sheriff Hague. - It's JT, sheriff.
Ben J.T., Şerif.
JT, how's the barbecue business?
J.T., barbekü işi nasıl gidiyor?
The sheriff must've taken the others to JT's.
Şerif diğerlerini J.T.'nin yerine götürmüş olmalı. Atla.
JT always comes out and greets.
J.T. Her zaman dışarı çıkıp karşılar. Gidelim.
Goddamn, JT.
Lanet olsun, J.T.
- Old JT knows how to live.
Yaşlı J.T. Nasıl yaşayacağını biliyor.
- What are you doing, JT?
Ne yapıyorsun, J.T.?
Don't do nothing stupid, JT.
Aptalca bir şey yapma, J.T. Her şeyi bana bırak.
JT, you all right?
J.T., iyi misin?
- Your brother's a good man, JT.
Kardeşin çok iyi bir adam, J.T.
JT!
JT-
You're JT's student.
Sen JT'nin öğrencisisin değil mi?
Not "Butcher." Go on, JT.
Devam et JT.
JT!
J.T.?
- Damn good sausage link, JT.
Senin sosunun üstüne yok, J.T.
JT!
J.T.!