Just do what he says tradutor Turco
114 parallel translation
- Just do what he says!
- Sen sadece denileni yap!
- Just do what he says.
- Sadece ne derse onu yap.
Scott, just do what he says.
Şimdi kız arkadaşımı bırak.
- Just do what he says, son.
- Ne diyorsa onu yap, evlat.
Just do what he says.
Ne diyorsa onu yapın.
- Not one ant sleeps... until we get every scrap of food... on this island! Just do what he says.
- Bu adadaki tüm... yiyecekler bizim oluncaya kadar... hiçbir karınca uyumayacak!
- Just do what he says, Charlie!
- Söylediğini yap Charlie!
Just do what he says. - Where's the bathroom?
Senin bunların elinde iyi olduğunu görmek ne güzel.
Just do what he says and no one will get hurt.
Kimse zarar görmeyecekmiş.
Just do what he says.
Sadece ne diyorsa yap!
Doug, just do what he says.
- Doug, ne diyorsa yap. Çok ağır, Carrie.
Shh. It's fine sweetheart, just do what he says.
Birşey yok hayatım, ne derse yap.
Just do what he says.
Ne diyorsa yapın.
Just do what he says and he'll let you go.
Ne diyorsa onu yap ve seni bırakacak.
Melody, just do what he says.
Melody, sadece dediğini yap.
Just do what he says.
Dediğini yap.
Let's just do what he says.
Söylediği şeyi yapalım.
They just do what he says and he goes around making rules up.
Ne diyorsa onu yapıyorlar ve o da kural koymaktan başka bir şey yapmıyor.
Just do what he says, Carver.
Ne derse yap Carver.
Just do what he says.
Sadece dediğini yap.
- Just do what he says, dude.
- Ne diyorsa onu yap, ahbap.
Okay, so just do what he says, and you'll be fine.
Her dediğini yaparsan hiçbir şey olmaz.
- Please just do what he says.
- Diyor sadece ne Lütfen.
Just do what he says.
Sadece onlar ne diyorlarsa onu yap.
Please, just do what he says, please.
Lütfen ne diyorsa yap. Lütfen.
Just do what he says.
Söylediğini yap.
Just do what he says.
Ne diyorsa sadece onu yap.
Just do what he says.
Ne söylerse yap.
First, let's just do what he says.
İlk olarak, ne diyorsa onu yapalım.
- Just do what he says.
- Sen ne derse yap.
- Just do what he says, Chuck.
- Ne diyorsa yap, Chuck.
It's best up to question. And just do what he says.
Eğer bana sorarsan, hiç sorgulamadan dediğini yap.
Just do what he says, Johnny.
- Sadece dediğini yap, Johnny.
Just do what he says.
Ne diyorsa onu yap.
Just do what he says, okay?
Ne diyorsa yap, tamam mı?
Just do what he says, and remember everything you see.
Ne derse onu yap. Gördüğün her şeyi hatırla.
Just do what he says, ok?
Ne derse yap tamam mı?
Just do what he says.
Dediğini yap işte!
Where's my immunity deal? Just do what he says, Dana.
- Dokunulmazlık anlaşmam nerede?
Just do what he says, Dana.
- Ne derlerse yap, Dana.
Just relax, Randall, and do what he says, okay?
Sakin ol, Randall ve dediğini yap.
Just when we needed him to be hard, to hunt down men like Boucher and men who betrayed us, what does he do? He says he's the injured party. He won't press charges.
Küstah olduğumu söylediniz,... yalancı, ara bozucu dediniz.
Just do what the fuck he says, dude.
Ne söylerse onu yap, ahbap.
Just do what he says, Carl.
Gözünü ona dik. Yalnızca dediklerini yap Carl.
now just remember, he's the king, do extly what he says, and you'll be fine.
Unutma, o bir ustadır. Tam olarak dediklerini yaparsan iyi olursun.
And he clearly wants to make an example out of you both. If you just do what the guy says, he's gonna be forced to grant you a divorce.
Ve sizi kontrol etmek için haftalık evlilik terapisine gitmenizi emrediyorum.
Just do what he says.
Dediklerini yap.
Keith, it's best to do what he says, because when he gets like this... it's just really crucial that he feels like you're listening.
Keith, dediğini yapsan iyi olur çünkü bu durumdayken, dinlediğini hissetmesi hayati önem taşıyor.
It's only gonna get worse. - I'm just gonna do what he says.
Dediğini yapacağım.
What? And just tell him we'll do everything he says.
Ona her şeyi ayarladığımızı söyle.
When sydney contacts him, He'll do what she says just long enough for us To track her, find her and bring her in.
Sydney aradığında, bizim onu yakalamamıza yetecek süre için Devon isteneni yapacak.