Keep your eyes on the road tradutor Turco
124 parallel translation
Keep your eyes on the road!
Gözünü yoldan ayırma.
Keep your eyes on the road.
Gözlerini yoldan ayırma.
Keep your eyes on the road.
Sen şu gözlerini yoldan ayırma.
And keep your eyes on the road.
Ve gözünü yoldan ayırma.
No, just keep your eyes on the road and stop ogling the chicks.
Öyle değil mi? Sana sadece şunu söylüyorum : kadınları dikizlemek yerine... önüne bak.
Keep your eyes on the road.
Gözünü yoldan ayırma.
Just keep your eyes on the road.
Sen gözünü yoldan ayırma.
We're not going to get there unless you keep your eyes on the road.
Dikkatini yola vermezsen oraya ulaşamayacağız.
Keep your eyes on the road!
Gözünü yoldan ayırma!
Keep your eyes on the road.
Haydi uyanın yola bakın.
Just keep your eyes on the road.
Gözlerinizi yolda tutun.
- Keep your eyes on the road.
- Gözlerini yolda tut.
Uncle Red, keep your eyes on the road.
Red dayı, gözünü yoldan ayırma.
You keep your eyes on the road.
Sen gözünü yoldan ayırma.
Keep your eyes on the road, will ya?
Gözünü yoldan ayırma, tamam mı?
just remember to keep your eyes on the road.
Sadece gözünü yoldan ayırmamayı unutma.
Keep your eyes on the road!
Gözlerin yolda olsun!
Just keep your eyes on the road or the sky or whatever you keep your eyes on.
Sen gözünü yoldan ayırma. Ya da gökyüzünden veya her neden ayırmıyorsan.
Lloyd, could you keep your eyes on the road, please?
Lloyd, gözünü yoldan ayırmaz mısın lütfen?
Keep your eyes on the road!
Gözlerini yoldan ayırma.
You keep your eyes on the road, you flash git!
Gözünü yoldan ayırmasana.
Keep your eyes on the road, Troy.
Önüne bak, Troy.
( Star ) If you'd keep your eyes on the road instead of on me, we might be getting somewhere.
Bana bakmak yerine yola bakarsan belki bir yerlere varabiliriz.
Just keep your eyes on the road.
Gözün yolda olsun.
- Just keep your eyes on the road
- Gözünü yoldan ayırma.
Mitch Would you keep your eyes on the road
Yola bakar mısın?
I told you before, keep your eyes on the road.
Sana gözlerini yoldan ayırma dedim.
- Keep your eyes on the road.
- Gözünü yoldan ayırma.
You might want to keep your eyes on the road, playboy.
Gözlerini yoldan ayırma, playboy.
Well, you better just keep your eyes on the road!
Gözünü yolda tutsan iyi olacak!
Shut up and keep your eyes on the road.
Kes sesini ve gözlerini yoldan ayırma.
- Just keep your eyes on the road, Pete.
- Gözün yolda olsun Pete.
- David, keep your eyes on the road.
- Gözlerini yoldan ayırma!
Keep your eyes on the road.
Gözlerini yoldan ayırma. - Affedersin.
Keep your eyes on the road!
Gözlerini yoldan ayırma!
- Mom. It's important to keep your eyes on the road, right?
- Gözlerini yolda tut!
- Keep your eyes on the road.
- Gözün yolda olsun.
Not unless you keep your eyes on the road, sugar pie.
Gözünü yoldan ayırdığın sürece olmaz güzelim.
Never mind. Just keep your eyes on the road.
Tamam tamam yola bak hadi.
Keep your eyes on the road.
Gözünüz yolda olsa!
Could you keep your eyes on the road?
Gözünü yoldan ayırmasan olur mu?
Keep your eyes on the road
Gözünü yoldan ayırma.
Officer, keep your eyes on the road and walk.
Yolda yürürken gözünü yoldan ayırma.
Just keep your eyes on the road.
Sen yola bak sadece.
I've got the map. Just keep your eyes on the road.
Harita bende Sen yoldan gözlerini ayırma.
Keep your eyes on the road.
Gözlerini yoldan ayırma
Keep your eyes on the road at all times.
Her zaman gözünü yoldan ayırma. Ayırma...
Dr. Hwang, keep your eyes on the road.
Dr. Hwang, gözünü yoldan ayırma!
- Keep your eyes on the road!
- Gözünü yoldan ayırma!
Keep your hands on the wheel and your eyes on the road.
Ellerin direksiyonda, gözün de yolda olsun.
Keep your eyes on the road.
Bak!