Kiehl's tradutor Turco
16 parallel translation
While you're there, get me soap, shower caps, some Kiehl's.
Hazır oradayken, bana sabun, duş bonesi, ve biraz Kiehl al.
But I meant, like, survival supplies, like rope or muskets and not Kiehl's cucumber moisturizer.
İyi de ip, tüfek gibi hayati öneme sahip şeyler getir dedim Kio'nun salatalıklı nemlendiricisi değil
I found my Kiehl's open next to one of your beat-off mags.
Geçenlerde o salak dergilerinin yanında kremimi buldum.
There's Kiehl's products in the bathroom.
Banyoda Kiehl ürünleri var.
- It's the Kiehl's.
- Kiehl's sayesinde.
Well, I'll hide the soap and the Kiehl's and we can reenact it when he gets back.
Sabunu ve Kiehl's'ı saklarım. Dönünce tekrar canlandırırsınız. - Kuzeyden bir soğuk geliyor.
It's crazy... but... we're gonna go rob Kiehl's.
Çilginca ama, Kiehl's'i soymaya gidiyoruz.
- What's Kiehl's?
- Kiehl's nedir?
Every day I lather this υp with Kiehl's in the shower.
Her gün, duş alırken bunu "Kiehl's" sin sabunuyla sabunluyorum.
He works at a Kiehl's, so, heh!
Kiehl's'de çalışıyor, yani...
I also learned she's a dancer, her lip gloss is from Kiehl's, and she's school chums with Adele.
Ayrıca onun bir dansçı olduğunu öğrendim, dudak parlatıcısı Kiehl's marka, ve Adele ile okuldan kankalar.
- All kiehl's products, which is great...
- Bütün Kiehl ürünleri harikadır.
Do you use the kiehl's products?
Kiehl'in ürünlerini kullanıyor musunuz?
'Cause I've heard that kiehl's products- you know what I'm gonna- - I'm gonna do you a favor, okay?
Çünkü duydum ki Kiehl ürünleri... Bak, sana bir iyilik yapacağım, tamam mı?
Uh, a Nintendo game, Kiehl's products.
Nintendo oyunu, cilt bakım ürünleri.
Where's the Kiehl's counter?
Kiehls nerede?