King's tradutor Turco
10,416 parallel translation
He's our King.
- Kralımız o bizim.
It's what a king would do.
- Kral bunu yapar.
So ChiChi, do you think I could go train on King Kai's planet?
Bu arada Chichi ben de Kaio-sama'nın yanında eğitim yapmaya gidebilir miyim?
While Goku was training on King Kai's planet
Böylece Goku Kaio Gezegenine eğitim yapmaya gider.
Through them the king obtained a blood stained woman's clothing.
Kral onlardan kana bulanmış bir kadın giysisi aldı.
Your Highness! The late king wanted to keep this a secret, so I desired to take this to my grave...
Majeste, son kralımız bunu sır olarak saklamak istiyordu.
I heard you're the king's most trusted confidant.
Kralın en güvendiği sırdaşıymışsınız.
The king's gift is an heirloom!
Kralın hediyesi bir aile yadigârıdır!
How would we solicit to change king's orders?
Kralın emirlerini değiştirmesi için nasıl aracı oluruz?
I didn't realize the loyal subjects who work tirelessly for the king's virility were here.
Kralın erkekliği için canla başla çalışan sadık kullarının burada olduğunu fark etmemiştim.
When the king frequented her room, I was often by his side.
Kral onun odasını ziyaret ederken sık sık ona eşlik ettim.
She's a property of the king.
O, kralın malı.
When it comes to size, it should be just big enough to fit the king's manhood.
Boyutuna gelince, kralın erkekliğini içine alacak kadar büyük olmalı. BAŞARISIZ BAŞARILI
The king inspected everyone very carefully, but soon got bored of it, and didn't even bother anymore.
Kral herkesi dikkatle inceledi. Ama kısa zamanda sıkıldı ve artık umursamaz oldu.
May I suggest one of the king's favorite plays?
Kralın en sevdiği oyunlardan birini önerebilir miyim?
Even if you are a king, you must treat a lady fairly.
Kral bile olsanız bir hanıma adil davranmalısınız.
If you take a king's plaything, 3 generations will perish!
Bir kralın oynaşını elinden alırsan üç kuşak iflah olmayız.
The king's tastes are rather unique.
Kralın zevkleri benzersizdir.
Ln king's presence!
Kralın huzurunda! Bakan Bey.
Or can you not love someone tainted by the king?
Yoksa kralın lekelediği birine âşık olamaz mısınız?
Coveting a king's property is punishable by death!
Kralın malına göz koymanın cezası ölümdür!
Fattened up on the king's lands, and offered back to the king!
Kralın topraklarında semirdiniz, şimdi krala sunuluyorsunuz!
Peasant blood and sweat fueled the king's madness, it knew no boundary.
Köylünün kanı ve teri kralın çılgınlığını körüklüyordu. Bu çılgınlık sınır tanımıyordu.
Why're you wearing the king's robe?
Neden kralın cüppesini giyiyorsun?
It is 3 years into the era of tyranny, the two lMs were up to no good, so desperate to get on the king's good side,
Zorbalık devrinin üçüncü yılıymış. İki İm hainlik peşindeymiş, kralın gözdesi olarak kalmak istiyorlarmış.
The 11th of November, in the year of the reign of our Sovereign Lord, King James, 1620.
Hükümdarımız Kral James'in saltanatı sırası 11 Kasım 1620.
The King's holed up doing who knows what.
Kralın elinde kim bilir ne var.
When the King himself died, the city barely missed a step.
Kral kendini öldürdüğünde, şehir ileriye sıçrayamadı.
It's a Christmas feast fit for a king!
Krallara lâyık bir Noel ziyâfeti!
You treat me like a king.
Bana kralmışım gibi davranıyorsunuz.
King Aella could have sent a man on horseback.
Kral Aella at sırtında bir adam da gönderebilirdi pekâlâ.
King Aella, yours and lord Uhtred's armies - will attack in the first wave.
- Kral Aella sizin ve Lord Uhtred'in orduları ilk dalgada saldıracak.
You will be God's king, my lord.
- Tanrı'nın kralı olacaksınız Lordum.
You've been blessed and chosen by the Holy Father in Rome. You would be God's king.
Roma'daki kutsal rahip tarafından kutsanıp seçilmiş olan, Tanrı'nın kralı olacaksınız.
We are here to see the king peaceably.
Kral'ınızla görüşmeye barış yanlısı olarak geldik.
Yes. Yes, it's true. But not with the king, with Alfred.
Evet, doğru ama Kral'la değil Alfred'le görüşmelisin.
To Wessex, to Beocca, and to the king's brother Alfred.
Wessex'e, Beocca'ya ve kralın kardeşi Alfred'e gittik.
Our prays should be with the king's successor, whoever that may be.
Her kim olursa olsun dualarımızın kralın halefiyle olması gerek.
Then, perhaps, you should speak to the king directly.
O hâlde belki de doğrudan kralla konuşmalısınız.
My first act as king will be to offer the Danes a peace.
Kral olarak ilk işim Danimarkalılara barış teklif etmek olacak.
He's not my Lord and he won't be my king.
Benim Lordum değil ve kralım da olmayacak.
I am the king's son!
- Kralın oğluyum ben!
For example, my nephew Aethelwold, the king's son, he is young, but sees himself as the rightful heir.
Mesela kralın oğlu yani yeğenim Aethelwold genç ama kendini kanuni varis olarak görüyor.
You are God's king, Alfred of Wessex.
Artık Tanrı'nın kralısın Wessexli Alfred.
You should've taken up the king's offer of a wife. A lady.
Kralın hanımefendi bir eş teklifini kabul etmeliydin.
He will not like being beholden to God and to king, but if he is to become a true ealdorman, he must accept his burden... that is the test.
Tanrı'ya ve krala borçlu olmak gibi olmayacaktır ama gerçek bir sancak beyi olacaksa sorumluluğunu da kabullenmesi gerek, işte sınavı bu!
That's between myself and the king.
- Bu benimle kral arasında bir mesele.
He's a king.
- Adam kral!
- We are here on the King's business.
- Kral'ın işi için buradayız.
- Aethelwold, you're as much a warrior as you are a King.
- Aethelwold Kral olduğun kadar savaşçısın.
Then you can explain that to the King's council.
- Öyleyse bunu Kral'ın divanına açıklayabilirsin.