Kissable tradutor Turco
32 parallel translation
In a rumble seat the world is so cosy if the boy is kissable.
Arka koltukta oturmak rahat, delikanlı kendini öptürüyorsa.
At least your wrists will be smooth and kissable.
Neyse bileklerin yumuşak ve rahat öpülür olacak.
I have recut the Kissable spot.
Kissable'in reklamini tekrar çektim.
When the lady is kissable
Leydi öpülesi olunca
This shade will look very kissable and soft.
Bu gölge, öpülesi... ve yumuşak görünüyor.
Jesse, am I kissable?
Jesse, ben sevimli miyim?
Neil Goldman isn't kissable.
Neil Goldman öpülemez.
THEY'RE QUITE KISSABLE, YES?
Çok öpülesi dudaklar dimi? - Hayır!
- Totally kissable.
- Tamamen öpülesi.
Speaking of which, now there is a highly kissable boy.
Bu arada, al sana öpülesi bir çocuk.
I'm talking un-kissable ugly.
Öpülemeyecek kadar çirkin diyorum.
Highly kissable.
Son derece öpülesi.
That kissable backside.
O öpülesi popo.
He's got great lips, very kissable.
harika udakları var. Tam öpülesi.
I mean, I just wanted my lips to be more kissable for my co-stars.
Sadece dudaklarımın başrol oyuncularım tarafından daha öpülesi olmasını istemiştim.
And you're totally kissable.
O tam öpülebilecek biri
And you are totally kissable.
Ve sen kesinlike öpülecek birisin.
So you really think I'm totally kissable?
Gerçekten ben öpülecek biri miyim?
- Good. Because I'm totally kissable.
- İyi çünkü ben tam öpülecek bir erkeğim.
I'm downright kissable. Shh.
Öpülesi bir yüz.
You're guilty of having incredibly kissable lips.
Sen inanılmaz dudaklara sahip olmaktan suçlusun.
Chiseled features, kissable lips...
- Keskin hatları, öpülebilir dudakları. - Max!
You told me that I had very kissable lips, and you asked me to come into your office, and you asked me to shut the door.
Çok öpülesi dudaklarımın olduğunu söyledin ofisine çağırdın kapıyı kapamamı söyledin.
I can't believe I'm gonna say this, but I am totally jealous of your non-kissable boyfriend.
Bunu söyleyeceğime inanamıyorum ama senin öpülmez erkek arkadaşını tamamen kıskanıyorum.
Soft skin, red lips So kissable
* Yumuşak ten, kırmızı dudaklar, çok öpülesi *
They're like kissable cupcakes.
Öpebileceğin türden kekler gibi.
If it can give a dead person kissable lips, imagine what it cado for you.
ÖIü birine bile öpüşmelik dudaklar... kazandırabildiyse sana neler yapar hayal et.
She's very kissable.
Epey öpülesi biri.
"And it wasn't long before I was lost in your green eyes," "your soft, kissable lips, your young..." "muscular body."
Ve çok geçmeden o yeşil gözlerinde yumuşak, öpülesi dudaklarında, genç kaslı vücudunda kayboldum.
Oh, sorry, he's just so pinchable and so, mmm, kissable and so, ooh, squeezable.
Özür dilerim, çok çimdiklenmelik, çok öpmelik ve çok sıkmalık bir suratı var.
The no-kiss list is meant for all truly, Madly kissable boys, like Robert Pattison.
Öpülmesi Yasaklar listesi tamamen delicesine öpülesi erkekler için yapıldı.
Those are kissable lips!
Bunlar öpülebilir dudaklar. "