Kojak tradutor Turco
122 parallel translation
We'll tell you that, uh, Kojak always gets the killer and that nobody ever gets cancer in Archie Bunker's house.
Bizde Kojak her zaman katili yakalar ve Archie Bunker'ın evinde hiç kimse kanser olmaz.
You cockamamie Kojak!
Seni ipe sapa gelmez aynasız!
I just passed another Kojak with a Kodak.
Kodak'la bir Kojak daha geçtim.
- He'll be like Kojak.
- Kojak gibi olacak.
You're not Kojak.
Sen de Kojak değilsin.
- You know, bang, bang, like Kojak?
Bam, bam. Kojak gibi.
- Kojak?
- Kojak?
Kojak!
- Sayonara. Kojak.
I like Titian, Rembrandt, Botticelli, Kojak...
Hoşlandıklarım Titian, Rembrandt, Botticelli, Kojak...
I must have seen that Kojak 82 times.
Kojak'ı herhalde 82 kere görmüşümdür.
- Tell young Kojak what he did.
- Genç Kojak'a ne yaptığını anlat.
Kojak.
Kojak.
- Don't call me that.
- Bana öyle deme... - Kojak. ( Bir TV dizisindeki kel polis )
Kojak, are you Sitting bull?
Kojak oturan boğa mısın sen?
Well, yeah, but then you got to be Kojak for Halloween.
Tamam işte Cadılar Bayramı için Kojak olmuştun ya o sene.
Remember Kojak and the lollipops?
Kojak ve lolipopları hatırlıyor musun?
Kojak is a fictional character.
Kojak hayali bir karakter.
See the guy over there, the Kojak lookalike?
Şuradaki Kojak benzeri adamı görüyor musun?
Even Kojak was ready to forgive.
Kojak bile affetmeye hazirdi.
Kojak. Say hello to Stu Redman.
Kojak, Stu Redman'a merhaba de.
I'm not leaving Kojak.
Kojak'ı burada bırakmam.
And that furry one over there. Tha s Kojak.
Şuradaki tüylü şey ise Kojak.
All right. Kojak.
Pekala Kojak.
Come on. Kojak. Le s go.
Hadi Kojak, gidelim.
Come on. Kojak.
Hadi Kojak.
What do you think. Kojak?
Sen ne düşünüyorsun Kojak?
Kojak!
Kojak!
Good dog. Kojak.
Aferin Kojak.
Phil, somewhere in the world, every second of the day an episode of Kojak is being rerun.
Phil, dünyada bir yerlerde, günün herhangi bir anında Koyak'ın bir bölümü oynatılıyor.
- Kojak has no off-season.
- Koyak'ın sezon sonu yok.
It really doesn't matter, Mike, Kojak- - whatever your name is.
Hiç farketmez, Mike, Kojak, adın her neyse...
- Kojak!
- Kojak!
You too, Kojak.
Sen de Kojak!
- Did Kojak have a partner? - Yeah.
- Kojak'ın ortağı var mıydı?
Whatever you say, kojak.
Sen öyle diyorsan, Kojak.
Take a hike, Kojak!
Uza lan buradan, dazlak.
What are you looking at, Kojak? ! Fucking asshole!
Sen ne bakıyorsun be?
That evil Kojak hates loose ends.
O Kojak bitmemiş davalardan nefret ediyor.
Hey, Kojak!
Bana bak Kojak...
Come on Kojak.
Haydi gel Kojak.
She was on Kojak. She doinked Ryan O'Neal once at a party.
she was onkojak.sh e doinked ryan o'neal once at a party.
You got yourself a Kojak with a Kodak at 185.
185'in orada çok radar var.
Would somebody get kojak a sucker?
- Biri Koca Kitt'i tebrik etsin.
Call me when Kojak starts.
Kojak başlayınca çağırın.
David, what I want to know...
- David, bilmek istediğim... - Ona Kojak diyoruz.
- Kojak we call him.
Yüzüne karşı değil.
The last time I was home he turned around from his "Kojak" rerun... and told me I looked like a hooker in that tube top.
Eve en son gittiğimde etrafımda dönüp fahişeye benzediğimi söylemişti.
The last time I was home he turned around from his "Kojak" rerun... and told me I looked like a hooker in that tube top.
Geçen eve gidişimde "Kojak" dizisinin tekrar bölümü bırakıp etrafımda döndü... ve bana açık bluzumla bir fahişe gibi göründüğümü söyledi.
- you used to call malcolm "kojak".
- Malcolm'a "Kojak" diyordun. ( * )
Sally, Kojak, that's nothing compared to what's gonna happen if we don't lock this crate.
Sally, boş ver. Bu, bu sandığı kilitlemezsek olacaklarla kıyaslanamaz.
- Who you got back there, Kojak?
- Kimi yakaladın, Kojak?