Landline tradutor Turco
290 parallel translation
I want you to connect me with a landline.
Telefon bağlamanızı istiyorum.
And you can report landline. Base clean.
Merkeze dönünce raporunuzu bekliyoruz.
- Okay. - Patch him through the landline.
- Sabit telefondan bağla.
- Calling on the landline.
- Telefondan arıyorlar.
That gave us the landline.
Bu bize'sabit hattı'gösteriyordu.
Good news is I've located a landline.
İyi haber ise bir'sabit hat'buldum.
Did you say you've seen a landline?
Sen bir'sabit hat'gördüğünü mü söyledin?
Look, just call me when you get to a landline.
Yola çıktığınızda beni arayın.
I'll call you back on a landline.
Seni normal hattan ararım.
Just static. I'll have to try the landline.
Ev telefonunu deneyeceğim.
And give me a landline, Code Two.
Ve bir telefon hattı bağlayın.
"The truck's there... Any moment now, sir" " l have a landline to mobile phone.
kamyonlar her an orada olabilir efendim sabit ve cep telefonum var takip ediyorum, kesinlikle
They routed to Lazarey's PBX via a defunct satellite network, through the Internet, VOIP gateway, and over a landline at a secure telephone at this address.
Lazarey'in özel hattına geçersiz bir uydudan bağlanıp internet üstünden konuşmuşlar. O konuşmayı da bu adresteki güvenli bir telefona yönlendirmişler.
I gotta get you on a landline.
- Sana verecek iyi ipuçlarım da var.
- I know. I told you to call my landline.
Sabit hattan ara demiştim.
- The landline is for FBI use only.
- Sadece FBI'ın kullandığı ana hat çalışır.
I need a laptop, a secure landline, and some privacy would be helpful.
Bana bir lap top, güvenli bir hat lazım ve biraz mahremiyet bana yardımcı olur.
I can't trace it, but the call originated from a landline downtown.
İzini süremem fakat arama bir şehir merkezi telefon santrali üzerinden yapılıyor.
My husband went downstairs to use a landline.
Kocam ankesörlü telefon için alt kata gitti.
We applied voice-recognition software... and, using our satellites, cast a net over every landline and cellphone on the globe.
- Ses tanımlama yazılımına başvurduk. Yeryüzündeki bütün telefon görüşmelerini dinleyebilmek için uydulardan faydalandık.
No calls on his landline since her murder.
Cinayetten sonra ne cep ne de ev telefonundan arayan olmamış.
Meanwhile, call was traced to a landline. 1730 Los Feliz.
Bu arada, telefon sabit bir hatta ait ; 1730 Los Feliz
Tell him to call back on a landline.
Açık alana çıkınca aramasını söyle ona.
15 calls in the last eight days to a landline in the name of Maddie Tyler.
Son 8 gün içinde Maddie Tyler'ın ev telefonunu 15 kez aramış.
I know a place with a dedicated T1 landline.
T1 telefon hattı olan bir yer biliyorum.
Well, if the kidnappers are using a landline or a cell phone, you can buy a DTMF decoder from a consumer electronics store.
Sabit hatlı veya bir cep telefonu kullanıyor olsalar bir elektronik mağazasından bir DTMF çözücü alabilirsiniz.
Unit Five. Toschi needs to call in on a landline.
Toschi'nin bakanlığa telefon etmesi gerekiyor.
I need a landline.
Telefon gerek.
I need a landline, I got an idea.
Telefon gerek, bir fikrim var.
Get to a landline and call me back on 02074960209.
Sabit bir hatta geçin ve beni 02074960209'dan arayın.
He always picks up his mobile. Try the landline.
O hep açardı, bir de sabit telefonu denesene.
Why don't you have a landline?
Neden telefon hattınız yok?
You'll need a landline.
Bunun için de telefonu kullanmalıyım.
You're just gonna have to settle for what us old-timers call a landline.
Biz eskilerin sabit telefon dedikleri şeyi kabul etmeniz gerekecek.
He's supposed to be checking on gredenko's landline.
Gredenko'nun evindeki telefon hattını kontrol etmesi gerekirdi.
They can call me on the landline if they really need me.
Gerçekten önemliyse sabit hattan arayabilirler.
I'm gonna call you back on a landline.
Seni sabit telefondan arayayım.
landline number
Ev numarası var.
When I said no phone privileges, that included the landline.
Telefon hakkın yoktu. Sabit hatlarda yok.
I'll call you back on Alexa's landline, all right?
Seni Alexa'nın ev telefonundan arayacağım, tamam mı?
Landline, landline.
Ev telefonu, ev telefonu.
I'm gonna go find a landline.
Gidip bir telefon bulacağım.
Look, let's all move together to the back door and we'll make a call on the landline.
Bak, hep beraber arka kapıya gidelim ve telefon edelim.
Can I call you back on a landline?
Sizi sabit hattan arayayım mı?
- You on a landline or a cordless? - Cordless.
Sizde sabit hat mı var yoksa kablosuz hat mı?
It's a landline, but it was forwarded to his cell.
Tamam. Bir karasal hat. Ama cebe yönlendirilmiş.
Listen, why'd you disconnect the landline?
Neden sabit telefonu kapattın?
There's a landline upstairs.
Yukarı katta bir sabit telefon var.
You have got to geta landline in here.
Buraya sabit hatlı bir telefon bağlatman gerekiyor.
My cell is down, so is the landline.
Cep telefonum çalışmıyor, bu telefon da öyle.
she's the only one that ever calls my landline.
- Selam.