Lard tradutor Turco
2,102 parallel translation
They're a little tricky.
Biraz aldatıcılardır.
Sharpshooters in the Civil War.
İç savaşta keskin nişancılardı.
No, they, um... acute angles are less than 180... less than 90 degrees, I mean.
Dar açılar 180 dereceden az olan açılardır... Yani, 90 dereceden az demeye çalışıyorum. Aa, bunlar benzer.
Maybe an I.E.D.
Büyük ihtimalle el yapımı patlayıcılardı...
They should not be used.
Bunları kullanmamalılardı.
What kind of jewelry was it?
Nasıl takılardı bunlar? Pahalı şeyler mi?
The Dadu are the highest-ranked warriors of the Chinese people, something you know nothing about.
Da Doo'lar çok üst rütbeli Çinli savaşçılardır. Senin bundan hiç haberin yok.
They were Agoras!
Onlar'Agora'lardı!
I'd take that as a dare, I was you. Yeah.
Sen olsam, bunu hodri meydan olarak algılardım.
It's the Jedi who keep my brothers enslaved.
Benim kardeşlerimi esir alanlar, Jedi'lardır.
They still have to make sure That the island can't be found again.
Adanın tekrar bulunamamasını sağlamalılardı.
It could have paid for all this damage.
Evin tadilat masraflarını karşılardı.
Probably hunters.
Büyük ihtimalle avcılardır.
The key to a good lie is in the odd, specific details.
İyi bir yalanın sırrı rastsal, spesifik ayrıntılardır.
They should have been here by now.
Şimdiye dek gelmiş olmalılardı.
They were too nutty, and your dad likes them gooey
Fıstıklılardı. Senin baban ise sulu seviyormuş.
Basically they were collaborators of mine that happened to be producers.
Aslında onlar sadece iş arkadaşlarımdı ama aynı zamanda yapımcılardı.
- It was the rebels who demanded mr. Cromwell's head.
Bay Cromwell'in kellesini isteyenler, isyancılardı.
Well, if your idea of a good time is sitting on rusty lawn chairs in the driveway eating lard in the shape of chicken, then yeah!
Eğlence anlayışın, garaj yolundaki, eski bir katlanır sandalyede oturup, kızarmış tavuk yemekse, o zaman evet!
A motorbike is used for people who deliver pizzas in Amsterdam.
Motosiklet kullanan insanlar, Amsterdam'daki pizzacılardır.
Yeah, I mean, they're social creatures.
Yani, sosyal canlılardır.
Good warnings, I hope.
Umarım iyi uyarılardır.
And honestly the way things are going on this planet right now, I would welcomed a visitation every once in a life, a little help.
Dürüst olmak gerekirse, bu gezegende bir şeyler olurken bir kereliğine küçük bir yardım ziyaretini memnuniyetle karşılardım.
She gave her pupils the desire to see new things, curiosity about what was going on outside the place they were born in.
Öğrencilerine yeni şeyler görme, doğdukları bu yerin dışında neler olduğunu merak etme isteği aşılardı.
And that was true, if by forever they meant April 9, 2001.
Eğer her zamandan kasıtları 9 nisan 2001'e kadar ise, haklılardı.
They're usually sweethearts.
Genelde çok tatlılardır.
See, I knew it was gravy, but seriously, is somebody boiling lard?
Ama cidden biri domuz yağı mı kaynatıyor?
Hey, it was the'60s.
Sene 60'lardı.
Women are very insecure creatures.
Kadınlar çok emniyetsiz canlılardır.
Let's face it, gay nightclub in Africa, should have been called AIDS.
Dürüst olalım. Afrika'da gay club. Adını AIDS koymalılardı.
They should've dumped this car.
Arabayı atmış olmalılardı.
Well, I'm sure my Glee kids are gonna be excited too.
Vücudun su tutmasını önler. Eminin Glee'deki çocuklar da çok heyecanlılardır.
Today it just looks like you put lard in it.
Bugün domuz yağı sürmüş gibi görünüyorsun.
They would've had open fires, which only produce temperatures of about 250 degrees.
Onlar yalnız 250 derece civarında sıcaklık üreten açık ateş yakmış olmalılardı.
The Bushmen are expert hunters.
Buşmanlar, uzman avcılardır.
My first instinct is beavers, but I'm not willing to rule out those pesky keeper elves.
İlk tahminim sakallılardır, ama belalı elfleri göz ardı etmek istemem.
crawling around these ferns are caterpillars.
bu eğrelti otu çevresinde sürünenler tırtılardır.
They ought to be in bed, really.
Aslında yatakta olmalılardı.
They had to know the police were gonna get involved, exposing their con to a lot of dangerous scrutiny.
Polisin işin içine gireceğini ve dolaplarını bir sürü tehlikeli soruşturmaya maruz bırakacağını biliyor olmalılardı.
- I'd take it as a compliment to your unique skills.
Bunu sıra dışı yeteneklerine takdir gibi algılardım.
Can I get the Lard Na vegetarian, please?
Bezelye soslu tavuklu noodle * alabilir miyim?
Pretty cute.
Çok tatlılardı.
amur leopards are solitary creatures.
Amur leoparları yalnızlığı seven canlılardır.
I mean, this guy's greasy as lard.
Baksana adam domuz gibi.
That's gonna be the language of the universe.
buraya bunun için gelmedim, bize anlatmalılardı.
The Nymphs are these female divinities who are associated with natural elements, and they inhabit them, so they are in springs, in mountains, they're in trees.
Bu Periler doğal elementlerle ilişkili dişi tanrılardır ve bu elementlerin içinde yaşarlar, dolayısıyla onlar su kaynaklarında, dağlarda, ağaçlardadırlar.
they should have done a background check.
Geçmişim hakkında araştırma yapmalılardı.
but the best songs are the ones that bring you back to the moment you first heard them and once again break your heart.
Ama en güzel şarkılar, sizi onları ilk dinlediğiniz ana döndüren ve bir kez daha canınızı yakan şarkılardır.
In the story of Beowulf, the Geats were not a mythical tribe. They were real warriors from the southern tip of Sweden well-known to the writers of the myth.
Beowulf hikâyesinde, Geat'lar efsanevi bir kabile değil, efsanenin yazarları tarafından iyi bilinen, İsveç'in güney kısmında gerçekten yaşamış savaşçılardır.
Many of the heroes from that period in Greek history and mythology were celebrated because they were great warriors, they were very strong, good with the bow...
Bu zamanın birçok kahramanı Yunan tarihinde ve mitolojisinde göklere çıkarılıyorlardı çünkü onlar büyük savaşçılardı, güçlülerdi ve iyi ok atıyorlardı.
But I guess paying God-knows-what for a pair of torn jeans is...
Bu mücevherlerden herhangi biri kliniğimin bir yıllık masrafını karşılardı.