English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ L ] / Ls it

Ls it tradutor Turco

3,059 parallel translation
- ls it really?
- Öyle mi?
- ls it?
Sahi mi?
- ls it?
Gerçekten?
ls it a chick'n or cheez, kitchen?
Tavukçu mu, değil mi?
- ls it Jesus?
- İsa mı?
ls it... safe, Skipper?
Bu güvenli mi, Skipper?
- ls it safe?
Güvenli mi?
- ls it true? - Um...
Doğru mu?
ls it that you just don't like me?
Benden hoşlanmıyor musun?
It's natural after a loss like this to question, "ls it real?"
"Bu gerçek mi?"
- Yes! - ls it mine?
- O benimki mi?
- ls it attached to that clamp?
- Mengeneye mi baglanmis?
ls it one of these?
Bunlardan biri mi?
They will ask again and again, "ls it worth it?"
Size tekrar ve tekrar "Buna değer mi?" diye soracaklar.
- ls it serious?
- Ağrınız ciddi mi?
ls it really you?
Gerçekten sen misin?
- Ls it loaded? - Yeah.
- Dolu mu?
I ls it true what they say about posh girls?
# Gösterişli kızlar hakkında söyledikleri doğru mu?
ls it...
Gerçekten...
Ls it too slow?
Bu çok mu yavaş?
What's for real, it sounds interesting?
Sadece birkaç asılsız söylenti.
You love me, I knew it!
Bana sırılsıklam aşıksın, değil mi?
Ok, fine! Then it's Mr. Song's class and us!
O zaman sadece Öğretmen Song Ji Ho'nun sınıfıyla benim sınıfım katılsın.
How is it?
Kızlar, nasılsınız?
ls it?
Öyle mi?
It seems you are going to have to give up those types of illusory dreams.
Görünen o ki asılsız hayallerinden vazgeçmek zorunda kalacaksın.
- How's it going, son?
- Nasılsın, evlat?
How's it going?
Sen nasılsın?
First, to Ronald Bilius Weasley I leave my Deluminator a device of my own making in the hope that, when things seem most dark it will show him the light. "
İlk olarak, Ronald Bilius Weasley'e kendi yaptığım bir alet olan lşıkemer'imi bırakıyorum ki umuyorum, şeyler çok karanlık göründüğü anda sana aydınlığı gösterecek. "
It all makes sense. The bad intel. Why our teams came up empty at those sites.
Asılsız istihbaratların nedeni birliklerimizin her bölgeden niye eli boş döndükleri, şimdi anlaşıldı.
It's the City of Lights.
lşıklar Şehri.
ls someone driving it in particular?
Onu süren belirli biri var mı?
# It's time to light the lights
lşıkları yakma zamanı
- # It's time to light the lights
- lşıkları yakma vakti
# It's time to play the music # It's time to light the lights
Müziği başlatma vakti lşıkları yakma vakti
'Cause it was like all the "Hi, how are yous"
Sanki ilçedeki herkes o tozlu yollardan geçip hep birden annemin etrafına toplanmış " Merhaba nasılsınız?
I didn't mean for it to come out like that.
Yanlış anlaşılsın istemedim.
ls that how it should be?
- Böyle mi olmalı?
What is it, George?
Nasılsın, George?
It's great to meet you. Hey, how are you?
- Çok memnun oldum, nasılsın?
How'd you do, Mr. Hammond, is it?
Nasılsınız, Bay Hammond'dı, değil mi?
How's it goin'?
Nasılsınız?
How's it goin', Landon?
Nasılsın Landon?
How's it goin'?
Nasılsın?
As it is, sir...
Nasılsınız Bay...
- But it's about your amulet!
- Ama senin tılsımın hakkında!
It makes the harpoon faster, and... - It was just luck. How are you with a knife?
bu en hızlı zıp... sedece şanstı bıçakla nasılsın?
It's a Kokeshi ls your hometown Yamagata?
Bu bir kokeshi bebeği. Sen Yamagata'lı mısın?
You're too old for it anyway.
Bunun için çok yaşılsın nasıl olsa.
How's it going?
- Nasılsın bakalım?
What shape would it have?
Lşıltının şekli olsa nasıl olurdu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]