Maggie tradutor Turco

Then after the call, Maggie sent a text to someone named Jane Trahan.

Çağrıdan sonra da, Maggie Jane Trahan adında birisine mesaj atmış.

You don't know how I wish we could take in Maggie's boys, but we're already fostering a set of twins and their sister.

Maggie'nin çocuklarını ne kadar almak istediğimizi tahmin edemezsiniz ama bizim de baktığımız ikizler var.

Is that how y'all met Maggie, through fostering?

Maggie, ile bakıcılık aracılığıyla mı tanıştınız?

That's what Maggie was fighting.

Maggie'nin savaştığı şey buydu.

When we heard what happened to Maggie, I said we should call to make sure that someone knew about this con man St. Croix. Guy's a social worker.

Maggie'ye olanları öğrendiğimizde birilerini arayıp bu dolandırıcı St. Croix'u bildirmek istedik.

Maggie looked it up.

Maggie araştırmıştı.

10 : 00 p.m. is too late for him to have been there to kill Maggie.

Saat 22 : 00 oraya gidip Maggie'yi öldürmek için çok geç.

Was Maggie seeing anyone?

Maggie'nin çıktığı birisi var mydı?

Well... Maggie had an injury.

Valla Maggie'nin yaraları vardı.

Ever have any problems with Maggie?

Maggie ile hiç problemler yaşadın mı?

Went to Maggie's apartment building, asked about this potential boyfriend.

Maggie'nin apartmanına gidip muhtemel erkek arkadaşını bir araştırdım.

What were you saying about Maggie's apartment?

Maggie'nin apartmanı hakkında ne diyordun?

You and Maggie Barringer, you guys dated, right?

Sen ve Maggie Barringer, çıkıyordunuz, değil mi?

Maggie?

Maggie mi?

No, Maggie and I were good.

Maggie ile aramız iyiydi.

Maggie drove a Honda.

Maggie, Honda sürüyormuş.

So Maggie confronts him about what he's been up to, maybe even threatens to turn him in.

Maggie, yaptığı işle alakalı onunla yüzleşir belki şikayet edeceği için bile tehdit eder.

Maggie finds out what's going on,

Maggie ne olduğunu anlar.

Gives him plenty of time to get into town, be there when Maggie comes out of work.

Şehre gitmek için ve Maggie'yi iş çıkışı yakalamak için bolca zamanı var

Or Bull delivers the car to Danny and he runs Maggie down.

Ya da Bull, arabayı Danny'ye getirir. Sonra o Maggie'yi ezer.

Who's idea was it to run Maggie over?

Maggie'yi ezmek kimin fikriydi?

I asked you if you had any idea who would want to hurt Maggie, and you said nope.

Sana Maggie'ye kimin zarar verebileceğini sordum sen de hayır dedin.

Maggie knew he was trouble.

Maggie, belalı olduğunu biliyordu.

We found something that we think that Maggie may have asked him to sign, dated the morning of her death.

Maggie'nin ona imzalatmaya çalıştığını düşündüğümüz bir şey bulduk. Öldüğü günün sabahına ait tarih var.

- Bye, Maggie.

- Hoşçakal Maggie.

This is my daughter, Maggie.

Bu kızım Maggie.

Except for Maggie.

Maggie hariç.

Maggie...

Maggie... - Kamp ne kadar uzakta?

Maggie can get those for you. So, you're a Blutbad and you hang with a Grimm?

Şimdi sen Blutbad'sın ve bir Grimm'le takılıyorsun, öyle mi?

Maggie?

Maggie?

No, Maggie. You can't do this.

- Hayır Maggie, yapamazsın.

Maggie!

Maggie!

It's Maggie.

- Maggie de avda.

She's on the hunt.

- Ne? - Maggie mi?

- What? - Maggie?

Delirdin mi sen?

It's Hans'daughter.

Hans'ın kızı Maggie.

- It's Maggie.

- Kızı mı?

- Maggie! Maggie!

- Maggie!

- Maggie, why? - Help.

Maggie, neden yaptın?

No, Maggie. I love you.

Hayır, Maggie, seni seviyorum.

Studying for the surgical boards is no joke, Maggie.

Kurul sınavına çalışmak şakaya gelmez Maggie.

Thanks, Maggie.

Teşekkürler Maggie.

Joel, it's Maggie.

Joel, ben Maggie.

Yeah, I'm trying. Maggie, this is crazy.

Almaya çalışıyorum Maggie, bu saçmalık.

Oh, my God, Maggie.

Aman Tanrım Maggie!

- Hi, it's Maggie.

- Merhaba, ben Maggie.

Oh, I am so scared, Maggie!

Çok korkuyorum Maggie!

Do not break my baby, Maggie!

Sakın bebeğimin kemiklerini kırma Maggie!

Okay, I figured if I couldn't get away, the least I could do was help Maggie out with some money.

En azından Maggie'ye biraz para yardımı yapabilirdim.

Sure.

Tabii, Maggie ayarlar.

I swear to God!

Maggie!