Maske tradutor Turco
2,457 parallel translation
If Rodrigo wore a mask, how can you be sure it's him?
Bekle biraz. Madem Rodrigo maske takıyordu, onun olduğuna nasıl emin olabiliyorsun?
Is that a mask?
- Maske falan mı?
Idon't know whether you are a butlerdroid or an electric butler, but I admit you've got guts to oppose the head family.
İnsansı bir elektronik uşak olabilirsin... ama benim için sadece maske takmış bitik bir işe yaramazın tekisin.
I've never met him, But he always uses a lot of masks and helmets. Stuff about conformity - It's totally inspiring.
Onunla hiç tanışmadım ama her zaman yaptıklarıyla uyumlu çok sayıda maske ve başlık kullanır, Ne kadar ilham verici.
- We got ambulances, people in masks, it's - - that's out of our control.
Ambulanslar var, insanlar maske takmış. Olay bizim kontrolümüzde değil.
They had masks on.
Maske takıyorlardı.
The mask is from a benefit performance of "Sleep No More" I'm sponsoring tonight.
"Daha Fazla Uyuma" nın çıkarcı bir oyunundan gelen maske, ayrıca akşamın sponsoru benim.
And, listen, if you're worried about getting in trouble at work, Diana's off to Paris, and we will be wearing masks.
Ve bak eğer işte başına bela almaktan korkuyorsan Diana Paris'te ve zaten maske takacağız.
All masks eventually have to come off, and with them, so do the gloves.
Eninde sonunda her maske düşer ve onlarla birlikte, eldivenler de.
But that's the problem with wearing masks.
Ama maske takmaktaki sorun da budur.
To mask natural pheromones.
Doğal feromonlar maske.
If anyone shouldn't be wearing a mask, it's me.
Maske takmaması gereken biri varsa benim.
No one moves!
O maske de ne öyle?
Spike : Carl Miller and Esmie Vargas. Maybe the victims are gonna have insight on how they're guarded and where they're kept.
İyi de bu yüzden kafaya maske takıp, elinde silahla adam kovalanır mı?
Look, hehe clock is ticking on our victim here, okay?
Bizimle oyun oynama. Nerede? - Silah ya da maske yok.
Well, they were all wearing masks with gloves and hoods, but, um--when they were tying me up on the ground,
Hepsi maske takıyordu, eldivenleri ve kapüşonları vardı. Ama beni yere yatırıp bağlarlarken bir tanesinin bacağında dövme gibi bir şey olduğunu gördüm.
That next time you make a mask please use a ball for the mould.
Maske yapmak için bir dahaki sefere kalıp için gülle kullan.
With the masks and gloves on, it's hard to make anything out.
Maske ve eldiven takmışlar, bir şey elde etmek güç.
You're wearing a mask.
Maske takıyorsun.
Even with mice, you need a sterile field.
Maske tak, Bailey. Farelerle çalışırken dahi steril olmak gerek.
Leaves the body with the mask in the getaway vehicle.
Cesedine maske takıp, kaçtıkları minibüste bırakır.
You sound awesome! I can't help but feel incredibly drowsy in this mask.
Onun için bir şey yapamam ama bu maske uykumu getirdi.
Yeah, yeah, and there was the guy with the mask who wore a mask.
Evet, bir de maske takan maskeli adam vardı.
You may as well be reading the latest Black Mask.
Kara Maske'yi de okuyabilirdin.
The one that you just had on your face.
- Az önce yüzünde olan maske.
How many masks must I take off you to see the real you?
Gerçek yüzünü görebilmem için kaç maske daha çıkarmam gerekecek?
Why do you wear a mask?
Neden maske takıyorsun?
Why are you wearing that mask? If I don't wear this mask, I don't look like a spirit, do I?
Neden maske takıyorsun? bir gulyabani gibi görünmem öyle değil mi?
That mask...
O maske...
What's with the mask?
Maske falan ne iş?
- They had masks.
- Maske takıyorlardı.
In the French film Eyes without a Face for example, a surgeon's daughter has a disfigured face, so she wears a mask.
Örneğin Fransız filmi "Yüzü Olmayan Gözler" de bir cerrahın kızının biçimi bozuk bir yüzü vardır. Bu yüzden bir maske takar.
Well, it's a... it's a rubber mask.
Lastikten bir maske.
Yeah. Maybe you should have worn a mask.
- Evet, belki de bir maske takmalısın.
♪ Look around There's another mask behind you
Bak etrafa, arkanda var başka bir maske daha
♪ A mask, my first
Bir maske,
The mask.
Maske.
Now the mask.
Maske.
He's just some nut in a mask.
Maske takan delinin teki.
Well, you didn't steal me a mask!
Bana bir maske çalmadınız!
I-I mean, I'm gonna be wearing a mask, right?
Maske takıyor olacağım sonuçta, değil mi?
The fact that they're wearing masks here means we can't see their lips so he has even more freedom.
Maske giydikleri için dudaklarını göremediğimizden her istediğini yapar.
It was dark, he wore a mask, but I recognised him.
Karanlıktı, maske takmıştı ; ama tanıdım.
She wears make-up, like a mask.
Bir maske takar gibi makyajlıdır.
Well, I don't know exactly, cause he's usually behind me and...
Tam olarak bilmiyorum, çünkü. genellikle arkamda oluyor ve yüzünde bir maske var.
- And wear this mask?
- Gene mi maske?
Yeah, but the guy said that these were the warmest ever made.
Maske. Evet ama adam en çok bunların sıcak tuttuğunu söyledi.
I need a mask.
Bana maske lazım.
They wore masks and attacked without warning.
Hepsi maske takıyordu ve bir defa bile uyarmadan hepimize saldırdı.
Why are those people wearing masks?
Tüm o insanlar neden maske takıyor?
And then the reveal.
Derken maske düşer.