May i make a suggestion tradutor Turco
105 parallel translation
- May I make a suggestion?
- Bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion?
Bir öneride bulunabilir miyim?
- Gentlemen, may I make a suggestion? - Yes?
- Beyler, bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion?
Bir şey söyleyebilir miyim?
- Uh, may I make a suggestion?
- Bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, Captain?
Size öneride bulunabilir miyim Yüzbaşı?
Pardon me, Colonel, may I make a suggestion?
Affedersiniz Albay, bir öneride bulunabilir miyim?
- Sir, may I make a suggestion?
- Pardon ama bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, Captain, please?
Bir öneride bulunabilir miyim Yüzbaşı?
May I make a suggestion?
Sana bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion Mr. President?
- Bir öneri sunabilir miyim Sayın Başkan?
- May I make a suggestion?
- Bir teklifte bulunabilir miyim? - Hayır!
May I make a suggestion, please?
Bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, Mr. Van Winaker?
Bir tavsiyede bulunabilir miyim Bay Van Winaker?
Dr. Chandra, may I make a suggestion?
Dr. Chandra, bir öneride bulunabilir miyim?
- So may I make a suggestion?
- Bir öneride bulunabilir miyim?
- Yeah. - May I make a suggestion?
- Bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, gentlemen?
Bir öneride bulunabilir miyim, beyler?
- May I make a suggestion?
- Bir öneri getirebilir miyim?
May I make a suggestion?
Tavsiye vereyim mi?
But may I make a suggestion?
Ama sana birşey önerebilimiyim?
- May I make a suggestion?
Çok iyidir. Kötü şeyler olabilir.
May I make a suggestion to you?
Sana bir öneride bulunabilir miyim?
Homie, may I make a suggestion?
Homie, sana bi sey onerebilir miyim?
Get the unit out, Sir? May I make a suggestion, Sir?
- Bir öneride bulunabilir miyim, efendim?
Your Honour, may I make a suggestion?
Sayın yargıç, bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, Herr Vice President?
Birşey önerebilir miyim, Başkanım?
Well, in the meantime, may I make a suggestion?
Bu arada, bir öneride bulunabilir miyim?
May I make a suggestion, agent Elliott?
Öneride bulunabilir miyim?
- May I make a suggestion?
- Tavsiyede bulunabilir miyim?
Senator, may I make a suggestion?
Senatör, bir öneride bulunabilir miyim?
Why pick Trueman? May I make a suggestion?
Önerimi dile getirebilir miyim?
If I may make a suggestion.
Öneride bulunursam.
- But if I may make a suggestion...
- Bir öneride bulunabilir miyim?
Right. But, Lieutenant, if I may make a suggestion : tear down his ego.
Eğer bir öneride bulunabilirsem, egosunu kırın.
If I may make a suggestion, Mrs. Bergdorf?
Bir öneride bulunabilir miyim?
If I may make a suggestion...
Önerimi kabul ederseniz...
May I make a further suggestion, Maxine?
İlave bir öneri yapabilir miyim Maxine?
May I make a suggestion?
Bir şey önerebilir miyim, baylar?
If I may presume to make a suggestion, it seems to me you gentlemen ought to be covering the antique and secondhand jewelry markets.
Eğer bir öneride bulunduğumu farz edersek, bence antika ve kullanılmış mücevher piyasalarını kontrol etmelisiniz.
If I may make a suggestion...
Bir öneride bulunmam gerekirse...
- If I may make a suggestion...
- Eğer bir öneride bulunmama izin verirsen...
Gare, may I make a little suggestion?
Gary, küçük bir tavsiye ister misin?
- May I make a suggestion?
İnsan için değil.
Major if I may make a suggestion... why don't you return to your quarters and rest for now?
Binbaşı bir öneride bulunmak istiyorum... neden kamarana dönmüyorsun, ve dinlenmeye çekilmiyorsun?
Lao Ma, if I may make a suggestion...
Lao Ma, eğer bir öneride bulunabilirsem.
May I make a suggestion?
Sana bir öneri yapabilir miyim?
If I may make a suggestion...
Bir öneride bulunayım :
May I make a bold suggestion?
Cüretkar bir öneride bulunabilir miyim?
IF I MAY MAKE A SUGGESTION?
Bir ricada bulunabilir miyim?
- May I make a silly suggestion?
- Aptal bir öneride bulunabilir miyim?