Maya tradutor Turco
6,980 parallel translation
Maybe if I got to know him it might be different.
Belki tanımaya başlarsam her şey farklı olur.
They're starting to.
- Ağrımaya başlıyor.
Yeah, carry on for us, would you, love?
Sen taşımaya devam et tatlım, olur mu?
Maya has something to say first anyway.
Maya'nın söyleyeceği bir şey var önce.
Thank you, Maya.
Teşekkürler Maya.
Maya.
- Maya.
It's Maya, right?
Maya'ydı, değil mi?
Getting to know her?
Onu tanımaya başlamak.
We're just scratching the surface, baby.
Daha sadece yüzeyi kazımaya başladık.
My dad died in a pub cellar... trying to move barrels that the drayman had left in the wrong place.
Babam yük arabacısının yanlış yere bıraktığı varilleri taşımaya çalışırken bir bar mahzeninde öldü.
- We're getting to know each other, and I like that.
Birbirimizi tanımaya başlıyoruz ve bu hoşuma gidiyor.
We're talking, getting to know each other.
Konuşuyoruz birbirimizi tanımaya çalışıyoruz.
I didn't used to carry one, but...
Silah taşımaya alışmamıştım ama...
Holds a whopping 80 kilobytes, which in modern standards is like using a minivan to haul a family of fleas.
Kocaman olmasına rağmen yalnızca 80 kilobayt hafızası var ki bu bir pire familyasını arazi aracıyla taşımaya benziyor.
Don't you dare feel bad for me.
Sakın bana acımaya cüret etme.
You're really getting to know me.
Beni tanımaya başlıyorsun.
If we don't see gravitational waves, then it's going to start off a different kind of revolution, where there'll be a lot of head-scratching about, "what is it about nature we don't understand?"
Eğer yerçekimi dalgalarını göremezsek bir başka yeniliğe geçmenin zamanı gelmiştir. "Doğada anlayamadığımız ne var acaba?" ... diyerek kafamızı kaşımaya devam ederiz.
Or are you implacably opposed to giving anyone a free choice?
Yoksa birine özgür irade hakkı tanımaya tamamen karşı mısın?
Rut and I decided to take our test drive further with a challenge.
Rut ve ben test sürüşünü bir yarışma ile biraz ileriye taşımaya karar verdik.
Shh. Hey, hey, hey, hey, hey, hey, hey. Where's Maia, huh?
Maya nerede?
They'll take Maia away from me.
Maya'yı benden alacaklar.
Maia's gonna stay there for the rest of the week.
Maya haftanın kalanında orada kalacak.
Oh, just getting to know each other.
Oh, sadece birbirimizi daha iyi tanımaya çalışıyoruz.
I spent the whole night trying to get to know Joan, but she's an Internet ghost.
Tüm gecemi Joan'ı tanımaya çalışmak için harcadım ama kadın internette hayalet.
I was just trying to get to know you.
Seni tanımaya çalışıyordum.
I am trying to get to know you, but you're doing everything you can to avoid me!
Seni tanımaya çalışıyorum ama sen benden uzak durmak için elinden geleni yapıyorsun!
and when they get to know you, they're gonna love you.
O arada ise insanlar seni tanımaya başlar ve tanıdıklarında seni seveceklerdir.
WE WERE JUST STARTING TO GET TO KNOW EACH OTHER AND NOW YOU'RE OFF TO THE NORTHERN AIR TEMPLE.
Daha birbirimizi tanımaya yeni başlamıştık ki şimdi de Kuzey Hava Tapınağı'na gidiyorsun.
I was starting to.
- Tanımaya başlamıştım.
No, we were trying to get to know each other a little better.
Hayır, burada birbirimizi biraz daha iyi tanımaya çalışıyoruz.
It has been adapted to store a canister that will've been slowly coming down in temperature for nearly 90 days.
Yaklaşık 90 günde sıcaklığına yavaşça kavuşmuş olacak olan metal bir kabı taşımaya uygun hale getirilmiştir.
How is Maya?
Maya nasıl?
I know Briscoe started to follow his exploits in the news, started to focus on you, the lead investigator, even to the point where he stalked Maya.
Biliyorum. Briscoe gazetelerdeki haberlerden faydalanmaya başladı. Sana odaklanmaya başladı, dedektif liderine,
Maya.
Maya.
After Russell left the, uh, "processed" crime scene, he called Seattle P.D. and requested a protective detail for Maya and her family.
Russell işlenmiş olay yerinden ayrıldıktan sonra, Seattle polis departmanını aradı ve detayları anlattı. Maya ve ailesi için.
Maya Russell, yes, I know.
Maya Russell, evet, biliyorum.
We were just getting to know each other.
Birbirimizi tanımaya daha yeni başlamıştık.
Our head and lungs will continue hurting the same...
Kafamız ve ciğerlerimiz aynı şeyden acımaya devam edecek...
Maya, top of the morning... is a very dumb thing to say that I saw in an old move once.
Maya, sabah-ı şeriflerin hayırlı olsun eski bir filmde gördüğüm çok saçma bir kalıptı.
Charlotte and I are focused on the future... And getting to know David once again.
Charlotte ve ben sadece geleceğe ve David'i tekrar tanımaya odaklandık.
He's not trying to move the serpent.
Canavarı taşımaya çalışmıyor.
I'm just getting to know your friend, Peter.
Arkadaşını daha yeni tanımaya başlıyorum, Peter.
It's the replacement for the Gallardo, and it's named after a Mayan God.
Gallardo'nun yerine geçti. Adını Maya Tanrısından alıyor.
Maya has access to everything through her job.
Maya, mesleği sayesinde her yere girebiliyor.
We can trust Maya.
Maya'ya güvenebiliriz.
I'm going to get to know my dad.
Birazdan babamı tanımaya gideceğim.
_
Maya harabeleri.
Mayan temple.
Maya tapınağı.
The Mayan ruins?
Maya harabeleri?
- so I don't merit pity. - I hope your neighbour knows
O yüzden acımaya gerek yok.
Where's your daughter?
Maya, kızın nerede?