Meir tradutor Turco
128 parallel translation
The president, after conferring... with the Israeli prime minister Golda Meir... has agreed to send more arms and equipment to Israel... based on the return of New York City and Los Angeles... to the United States.
Başkan İsrail Başbakanı... Golda Meir'le görüştükten sonra... New York ve Los Angeles'ın Birleşmiş Milletler'e... geri dönmesine dayanarak İsraile daha çok asker... ve donanım göndermeye karar verdi.
Mrs. Golda Meir Former prime minister of Israel.
Bayan Golda Meir. İsrail'in eski başbakanı.
Mrs. Meir's memory is too modest.
Bayan Meir'in hafızası mütevazı bir şekilde çalışıyor.
Mrs. Meir, how come you left?
Bayan Meir, nasıl oldu da terk ettiniz?
Mrs. Meir, would you be willing to take over as prime minister?
Bayan Meir, başbakanlık koltuğuna geçmeyi düşünür müsünüz?
In 1977 Golda Meir returned to her grammar school in Milwaukee.
1977 yılında Golda Meir mezunu olduğu Milwaukee'deki ilköğretim okuluna bir ziyaret gerçekleştirdi.
Mrs. Golda Meir.
Bayan Golda Meir.
Meir...
Meir.
Golda Meir.
Golda Meir.
Almost as soon as Golda Meyerson became Golda Meir, Israel's second Foreign Minister, she had the problem of Israel's second war.
Golda Meyerson, Golda Meir olur olmaz İsrail'in ikinci dışişleri bakanı olduğu gibi İsrail'in ikinci savaş sorunuyla da yüz yüze geldi.
Mrs. Meir, my question is :
Bayan Meir, benim sorum şöyle.
Mrs. Meir that sounds very nice.
Bayan Meir, bu fikir kulağa hoş geliyor.
Mrs. Meir, my name is Kedem, I'm the manager of the apartment building.
Bayan Meir, ismim Kedem. Şu binanın yöneticisiyim.
There is very little pain associated with this disease, Mrs. Meir.
Bu hastalık çok az acı verir Bayan Meir.
Agreed, Mrs. Meir.
Anlaşıldı Bayan Meir.
Golda Meir shouldn't have to carry her groceries.
Golda Meir erzaklarını kendisi taşımamalı.
Golda Meir can carry groceries like anybody else.
Golda Meir de herkes gibi kendi erzaklarını taşıyabilir.
- Just a second Mrs. Meir.
- Bir saniye Bayan Meir.
Mrs. Meir we know how you must feel but some of us were just at the Knesset and everybody is saying there is only one solution : Golda must comeback.
Bayan Meir şu an uygun bir zaman değil ama Meclis'teki görüşmelerimizde herkes "Tek bir çözüm var, o da Golda'nın dönmesi." dedi.
Mrs. Meir, would you been willing to takeover as Prime Minister?
Bayan Meir, başbakanlık koltuğuna geçmeyi düşünür müsünüz?
- May I ask you why Mrs. Meir?
- Nedenini sorabilir miyim Bayan Meir?
I'm Simcha Dinitz, Mrs. Meir's political secretary.
Ben Simha Dinitz. Bayan Meir'in siyasî sekreteriyim.
He said to me : Mrs. Meir nothing will happen to Israel.
Bana " Bayan Meir, İsrail'e hiçbir şey olmaz.
Again, I must not end my words without... thanking Mrs. Meir for this kind gesture.
Tekrar ediyorum. Sözlerimi, Bayan Meir'in bu nazik jestine teşekkür etmeden bitirmek istemiyorum.
Let us hope, that the peace process that we have started Mrs. Meir and me... will continue, and flourish... and will... give satisfaction to every girl, every women, every man, in Israel and the Arab world.
Umalım da Bayan Meir ile benim başlattığımız bu barış girişimleri devam eder de İsrail ve Arap Dünyasının her kızı, kadını, erkeği tarafından büyük memnuniyetle karşılansın.
Ladies and gentlemen, Golda Meir.
Hanımlar ve beyler, Golda Meir.
Golda Meir could make them all run up a tree.
Golda Meir'in yanında üçü de solda sıfır kalır.
I wouldn't even think of asking, but it was a treasured gift from Golda Meir.
Bunu rica etmezdim ama... Golda Meir'in verdiği çok değerli bir hediye.
Where the hell did Golda Meir come from?
Golda Meir de nereden çıktı?
I'm curious. I've always been a great admirer of Mrs Meir.
Merak ettim Bayan Meir'in hayranlarından biriyim.
That would be Oscar Meir?
Oscar Meir'le mi?
Golda Meir. Golda my ass!
Golda Meir'miş Golda popomun kenarı!
I'll sue the government, the guy who broke my ribs and Golda Meir.
Hükümeti, kaburgalarımı kıranı ve Golda Meiri dava edeceğim.
Mrs. Meir is deceased.
Bayan Meir çoktan öldü.
Golda Meir just requested that the games be suspended.
Golda Meir, oyunların askıya alınmasını talep etti.
Heating is cooking, Meir.
Kaynatırsan demlenir, Meir.
Meir, make up your mind.
Meir, kendine çeki düzen ver.
Meir, don't you feel...
Meir, hiç hissetmedin mi...
This cannot go on, Meir.
Bu böyle gitmez, Meir.
Let me prove to you that God blesses our union, that we were made for each other, Meir.
Tanrının bizim beraberliğimizi kutsayacağını bana kanıtla bizim birbirimizden yaratıldığımızı söyle, Meir.
Your wedding night with Meir.
Meir ile gerdek geceniz nasıldı?
Meir worries me.
Meir beni endişelendiriyorsun.
I asked Meir.
Meir'e sordum.
Even Meir is ashamed of me.
Elbette Meir de utanıyor.
What did Meir say about the letter?
Meir mektup için ne dedi peki?
Meir?
Meir mi?
- Meir, that's enough.
- Meir, yeter artık.
Meir, your marriage contract.
Meir, evlilik cüzdanınızı ver bana?
Meir is supposed to meet a woman.
Meir bir kadınla buluşacak.
My son Meir will have a son by Haya.
Evladım Meir belki Haya'dan bir erkek çocuk sahibi olacak.
Just a minute, Mrs. Meir.
Bir dakika Bayan Meir.