Monet tradutor Turco
307 parallel translation
And Mrs Wong, Madame Monet, Mr Daney and Fiona Manton.
Ve Mrs Wong, Madam Monet, Mr Daney ve Fiona Manton.
Cézanne, Signac, Pissarro, Gauguin, Renoir, Monet.
Çézanne, Signac, Pissarro, Gauguin, Renoir, Monet.
My hands are full, I can't get it
Matisse ve Monet elimdeyken konuşamam ki!
I'd like to have you meet Miss Michele Monet.
Bu Michele Monet.
Michele Monet.
- Michele Monet.
Remember Miss Michele Monet here?
Michele Monet'yle tanışmıştınız.
Alice, do you know where Miss Monet is sitting? Right around here, dear.
- Alice, Bayan Monet nereye oturacak?
If Miss Monet wishes to remain, that is her right.
- Eğer kalmak istiyorsa bu onun hakkıdır.
And the Monet.
ve "Monet" i.
De Monet!
De Monet!
De Monet.
De Monet.
De Monet, Dubonnet, see Bonet.
De Monet, Dubonnet, see Bonet.
[Weakly] De Monet.
[Weakly] De Monet.
Do you like Monet?
Monet'i seviyor musun?
Yeah, it's all right. Name's Mooney, not Monet.
Ama adım Mooney, Monet değil.
- We met at the party of Monet.
- Monet'in partisinde tanışmıştık.
Yes, Monet, Cezanne.
- Evet, Monet, Cezanne.
Or, uh, Monet?
Ya da Monet?
You've championed Monet and Renoir
Monet'yi ve Renoir'ı şampiyon yaptınız.
Helena Monet, VP finance, I'm very pleased to meet you.
Helena Monet, VP finans. Tanıştığımıza çok memnun oldum, Bay Crandall.
I have decided to succeed him as chairman and CEO of Monet Pharmaceutical.
Monet Farmakoloji'nin başkanı ve CEO'su olarak.
Well, we... we all share your grief, Miss Monet.
Acınızı paylaşıyoruz, Bayan Monet.
Miss Helena Monet.
Bayan Helena Monet.
He was content to simply maintain corporate stature of Monet Pharmaceutical.
Monet Farmakoloji'nin şirketsel durumundan memnundu.
You wanted to see me, Miss Monet?
Beni mi görmek istediniz, Bayan Monet?
- Yes, Miss Monet.
- Evet, Bayan Monet.
- I liked your presentation to the board.
- Heyete sunumunu beğendim. - Teşekkür ederim, Bayan Monet.
Yes, Miss Monet.
Evet, Bayan Monet.
- Yes, I'm here to see Helena Monet.
- Evet, Helena Monet'i görmeye geldim.
Miss Monet's brother is here to see her.
Bayan Monet'in abisi onu görmeye geldi.
'Miss Monet, your car's downstairs.'
Bayan Monet, arabanız dışarıda bekliyor...
Tell her it's Alex Monet.
Alex Monet olduğumu söyleyin.
-'Enjoy the game, Miss Monet.'
- Oyunun tadını çıkarın, Bayan Monet.
'And, Jim, I think I can guarantee that our estimated 75 million viewers'have a big thrill in store, right?
Ve, Jim, 75 milyon izleyicimize garanti edebilirim sanırım ; ... mağazalarımızda büyük heyecan yaşayacaklar, değil mi? Doğru, Bayan Monet.
'Right, Miss Monet. Back to the playing field.'
Artık oyun alanına geri dönelim.
Milton, Bach, Monet, Wonder.
Milton, Bach, Monet, Wonder.
They say it's Monet, but I say it's a fake.
Evet. Monet diyorlar, ama bence sahte.
Yeah, well, you're no Monet yourself.
Sen de Monet değilsin.
Well, you're no Monet yourself.
Sen de Monet değilsin.
I see, sir, you bought a new Monet.
Görüyorumki, efendim, yeni bir Monet tablosu almışsınız.
- Oh, sure, like Monet.
- Oh, tabii, Monet gibi.
He's from the Impressionist school, you know like Monet, Manet, Tippy-tippy-day-day.
Empresyonist okulundan mezunlar öyle, bilirsin Monet, Manet, Tippy-tippy-day-day.
He was convinced Monet was nearsighted.
Monet'nin yakını göremediğine inanıyor.
- She's a full-on Monet.
- O bir Monet.
- What's a Monet?
- Monet nedir?
Daphne Monet.
Daphne Monet.
I realized Coretta had found out as much about what I was up to as I had found out about Daphne Monet.
Ben, Daphne Monet hakkında bilgi alırken, Coretta'nın da bu iş hakkında bilgi aldığını fark ettim.
A young lady named Daphne Monet, perhaps?
Daphne Monet adında genç bir hanım?
- Wht that much monet?
- Tabii ki hayır!
Monet.
Monet.
'Right, Miss Monet.
İkinci periyottayız ve 45 çizgisine 10 yard var ve bir kapışma var orada... Peki, Miss Monet.