Monkeys tradutor Turco
2,488 parallel translation
Bunch of monkeys banged each other a few thousand years ago, and here we are.
Bir grup maymun binlerce yıl önce birbiriyle yiyişmiş, ve geldiğimiz nokta.
He brings shame to all monkeys with his cowardice.
Korkaklığı tüm maymunlar için utanç oluyor.
Are the flying monkeys back?
Uçan maymunlar geri mi geldi?
Picture this over animated dancing monkeys and zebras.
Bunu animasyon filminde maymunlar ve zebralar dans ediyorken canlandır.
It is a battle between the giants and monkeys.
Devler ve maymunlar arasındaki savaşı anlatıyor.
# They're teaching us about it in school now # That humans were monkeys once too
# şimdi okulda bize insanlar daha önce... # maymundu diye öğretiyorlar.
A thousand years ago, the only people on Earth were monkeys.
Binlerce yıI önce, dünya üzerindeki tek canlılar maymunlardı.
- Mice dressed as monkeys.
- Maymun kıIığındaki fareler.
The spider monkeys aren't even half spider.
Örümcek maymunlar, yarı örümcek bile değil.
I suggest releasing the spider monkeys.
Örümcek maymunları serbest bırakmayı öneriyorum.
And monkeys. And chimpanzees.
Maymunlar ve şempanzeler.
He's making monkeys out of us, people.
Herif bizi resmen maymuna çevirdi.
I like to think we're slightly higher on the evolutionary chain than monkeys.
Evrim basamaklarında maymunlardan oldukça yüksekte olduğumuzu düşünmek istiyorum.
You still think we're higher on the evolutionary chain than monkeys?
Hâlâ evrim zincirinde maymunlardan üstte olduğumuzu düşünüyor musun?
I'm sorry, these monkeys can't help themselves.
Özür dilerim, Bu maymunlar kendilerine yardım edemezler.
'Cause you know monkeys, when they do go, you rub their nose in it.
Maymunları bilirsin, çişlerini eve yapınca burunlarını çişe sokarsın.
It's all about keeping these monkeys in the zoo.
Bütün bunlar, maymunları Hayvanat bahçesinde tuttukları için.
Do you realize that if monkeys canine teeth were a little bigger, we'd hold the title, King of the Jungle?
Maymunların köpek dişi biraz daha büyük olsaydı ormanın kralı unvanı bizim olurdu.
Only swing from them like monkeys?
Maymun gibi dallarında mı sallanır.
What if this place is full of monkeys with a deadly virus?
Peki ya bina ölümcül virüslü maymunlarla doluysa?
And the snakes, and the monkeys.
Yılanlara da, maymunlara da.
And the monkeys need fruit as well.
Bir de maymunlara meyve lazım.
Oh, God, I never get to keep no monkeys.
Tanrım, maymunlar hiç bende kalmıyor.
I wish monkeys could Skype.
Keşke maymunlar Skype kullanabilse.
Birds versus monkeys!
Kuşlar maymunlara karşı!
You trying to tell me it's raining monkeys?
maymunlar mı yağıyor söyle bana
Monkeys ain't bald.
Maymun kel.
Gentle, my ass, I want something with a kick, that makes me see the stuff you see, monkeys dancing hip-hop drinking Mojitos.
Yemişim yumuşağını. Bana sizin gördüklerinizi görmemi sağlayacak bir şey lâzım. Maymunlar hip-hop dansı yaparken mojito falan içsin.
See, the way I figure it, the reason you're so interested in helping them porch monkeys is probably'cause you throwing it in them nigger bitches, ain't ya?
Şimdi, bana soracak olursan o maymunlara yardım etmekle bu kadar ilgilenmenin sebebi oradaki zenci kadınlar hoşuna gittiği için olmalı.
7 : 15, monkeys.
7 : 15, afacanlar.
No protective antibodies, a lot of dead monkeys.
Koruyucu antikor oluşmadı, bolca maymun öldü.
I'll ask the monkeys.
Maymunlara sorarım.
The monkeys were in fact divine, Therefore it is that we eat bananas.
Maymunlar, kutsal varlıklardı. Muzu tam da bu yüzden yeriz.
Oh, your howler monkeys, of course.
Elbette senin maymunlardan.
If you'll release your pet monkeys here, I'd be more than willing to give the wicked witch a personal demonstration.
Eğer şu maymunlarını çekersen sana özel bir gösteri yapmak zorunda kalmam.
I'll also pass on pieces of your face to my monkeys.
Ayrıca suratının parçalarını da maymunlarıma veririm.
Yes. He looks much cooler than the non-smoking monkeys.
Evet, sigara içmeyen maymunlara oranla çok daha havalı görünüyor.
The other monkeys just sit around and masturbate.
Diğer maymunlar oturup sürekli mastürbasyon yapıyor.
No jury would convict us'cause people love monkeys.
Hiçbir jüri bizi suçlu bulmaz çünkü herkes maymunlara bayılır!
Well, when challenged, monkeys generally assert their dominance through chasing, assault and a stylized penile display.
Mücadele durumunda, maymunlar genel olarak üstünlüklerini öne sürerek takip, saldırı ve gelenekselleşmiş penis gösterisi yaparlar.
And don't even get me started on the monkeys.
Ve maymunlardan bahsetmeye başlamayayım bile.
Monkeys.
Maymunlar.
- And the monkeys all say boo.
- Ve maymunların dediği boo.
It's more fun than a barrel of monkeys. It is a barrel of monkeys.
Çok eğlenceli bir durum
Hell, I don't even care if monkeys is watching.
Maymunların izlemesini bile umursamam.
Dead monkeys and autoerotic asphyxiation, that's my cue.
Ölü maymunlar ve kendinden tatmin olan, boğulmuş biri. Buraya kadar.
Why stop, monkeys?
- Niye duruyorsun, maymun.
Go outside, find out from one of the camera monkeys where I was.
Dışarı çıkıp o kameralı maymunlardan nerede olduğumu öğrenin.
Hope no monkeys pinch them, after those lizards...
Umarım maymunlar çalmaya kalkmaz, kertenkelelerden sonra. - Çok güzel.
The meanest monkeys you've ever seen.
Daha önce öyle bir maymun görmemişsindir.
- Snow monkeys.
- Snow monkeys.