English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ N ] / No they don't

No they don't tradutor Turco

1,971 parallel translation
No matter what they say, I don't believe it was you.
Ne derlerse desinler, muhbirin sen olduğuna inanmadım.
No, they don't even like me!
Hayır! Beni sevmezler ki!
And they've got the open sieve from the madrassas of Pakistan in the refugee camps that go to these young kids who don't have a job, who have no positive outlook in life.
And they've got the open sieve from the madrassas of Pakistan in the refugee camps that go to these young kids who don't have a job, who have no positive outlook in life.
No, maybe they just found something valuable, you know, and they don't want people to rob it, and just get the Mayans to keep people away.
Hayır, belki değerli bir şeyler falan bulmuşlardır ve insanların onu çalmasını istemiyorlardır. Mayaları uzak tutmak için olabilir.
No, they're just happy for the O.T. Don't worry, Lester.
Hayır, adamlar mesai sebebiyle havalara uçtular. Merak etme, Lester.
No, they don't want a girl in a hard hat, they want a woman who is strange and mysterious and fabulous.
Hayır, onlar kafasında sert şapkalı bir kadın değil, garip, esrarengiz ve muhteşem bir kadın istiyorlar.
No, I don't think they do.
Hayır, hoşlandıklarını sanmıyorum.
- You don't see, they'll arrest you. - No!
- Anlamıyorsun, sizi tutuklayacaklar.
No, ma'am. My guys, they don't smoke on the job site.
Hayır efendim adamlarım iş yerinde sigara içmezler.
No. no. they don't know who he is.
Hayır, onun kim olduğunu bilmiyorlar.
No one can force you to donate if you don't want to, can they?
Bağışlamak istemiyorsan kimse seni zorlayamaz, değil mi?
Just remember, don't indicate when the go-ahead... to invade will be given, no matter how hard they push.
Unutma, ne kadar baskı yaparlarsa yapsınlar, sakın saldırının ne zaman başlayacağını söyleme.
No, they don't have our nes yet, so here's the plan.
Hayır, henüz bilmiyorlar. Dolayısıyla bir planım var.
Well, no, it's just that I have this policy that I usually don't see a client unless they've been with an escort.
Aslında hayır ama daha önce hiç eskortlarla buluşmamış birisiyle çıkmama gibi bir kuralım var.
Hell no, they don't, and do you know why?
Tabi ki hayır, komünistler yönetmiyor, nedenini biliyor musun?
- No, they don't.
- Hayır yok.
They're low to the ground, that much easier to be stepped on and stolen from and broken, so, no, you don't know me.
Yere yakındırlar ve böylece onları ezip geçmek, üzmek ve onlardan çalmak daha kolaydır. Yani beni tanımıyorsun.
And they damn sure don't collapse at free-fall speed while following the path of greatest resistance. Something funny, mike? No, nothing.
Geçen günden bazı şeyleri yazdım ve doğruluğunu kontrol etmenizi rica ediyorum.
I don't care what color, whether the person is black, whether they're brown, if it's a muslim, no- - their religion.
Kişi siyah da olabilir kahverengide, Müslüman da olabilir dinsiz de.
It's safe, and there's no surprises. And people don't show up pretending to be all happy and then turn out to be the same awful people they always were.
İnsanlar mutluymuş gibi yapıp arkalarını dönünce her zamanki kötü hallerine dönmüyor.
No, but it's an understatement to say that there are ceo's who don't like you, and they're using their influence in washington against you.
Hayır, ama senden hoşlanmayan bir CEO olduğunu ve sana karşı Washington üzerindeki etkilerini kullandıklarını söylemek olayı hafifsemek olur.
No, they don't.
Hayır girmiyor.
- No, they don't.
- Hayır, yapmazlar.
No reason. They'll let her know. Don't worry.
Merak etme ona en kısa sürede ulaştırırlar.
Sayaka, they say that dreams are the opposite of reality, don't they? Relax. No.
Sayaka, rüyaların tersi çıkarmış derler.
No, I said they can't find an ulcer, not that I don't have one. Those malpractice medical mental midgets.
Aslında var ama o yanlış tedavi uzmanı beyinsiz doktorlar olmadığını söylüyorlar.
Some junkie or hooker where the cops have no suspect and they really don't give a shit. And there's got to be some vague physical evidence like a tire track or a footprint.
Polisin elinde hiçbir şüphelinin olmadığı ve aslında umursamadıkları bir uyuşturucu bağımlısının veya bir fahişenin ölümü.
No, they don't.
Hayır.
No, I don't recognise any of them, but they're from all over the country.
Hiç birini bilmiyorum fakat hepsi ülkenin farklı tarafından.
If they don't leave soon, there's no point in even going.
Eğer kısa sürede gitmezlerse gitmelerine lüzum kalmayacak zaten.
It makes no sense today but they don't know it.
Bugün bir anlamı yok ama bilmiyorlar.
People say that, but they don't believe it, no, sir.
İnsanlar böyle söyler ama söylediklerine inanmaz.
No, they don't belong.
- Hayır değiller.
No, you can't say "let's roll", they don't like it here.
Hayır, "yürüyelim" diyemezsin, o sözü burada sevmiyorlar.
No! I don't want what they've got!
Onların sahip olduklarını istediğim yok!
No, they don't teach that anymore.
Hayır, onu artık öğretmiyorlar.
No, they don't.
Hayır, terketmezler.
No, they really don't.
Hiç vermezler
They don't know how to do anything, and there are no jobs left on Wall Street.
Hiçbir şeyin nasıl yapılacağını bilmiyorlar ve Wall Street'te hiç iş kalmadı.
No. God, no, it's not the'60s. They don't do that any more.
Hayır 60 lı yıllarda değiliz ki artık böyle şeyler yapmıyorlar
They don't talk incessantly for no particular reason.
Özel bir nedeni yokken çok fazla konuşmamaları mı?
No, raccoons are nocturnal animals They don't come out in the day
Hayır, rakunlar gece gezerler. Gün içinde ortaya çıkmazlar.
No, they don't have a name, just something I whipped up.
Hayır, isimleri yok, sadece karıştırdığım birkaç şey.
No way. I mean, they don't call her "gabby" for nothing.
Ona boşuna "Gabby" demiyorlar.
People don't really say no to you, do they?
İnsanlar sana pek hayır diyemiyor, değil mi?
No, they don't.
Hayır, durmazlar.
Yeah. No, Andrew Jackson costumes, they don't cut it.
Hayır, bu yetmez.
No, they don't.
Hayır, değiller.
No. No, you don't know what they might do. No.
Hayır, hayır, ne yapabileceklerini bilmiyorsun.
Oh, no, don't take me, they'll get me.
- Hayır. Hayır, beni almayın, beni yakalayacaklar.
No, they don't.
Hayır, yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]