Nothing's gonna happen to you tradutor Turco
87 parallel translation
- Nothing's gonna happen to you.
- Sana bir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you.
Sana bir şey olmayacak.
I know of nothing that's gonna happen to you... but I do appreciate the dress, believe me.
Başınıza gelecekler konusunda hiçbir şey bilmiyorum ama o elbisenin kıymetini biliyorum, inan bana.
Just cool it, honey. Nothing's gonna happen to you.
Sakin ol tatlım, sana bir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you that won't happen to the rest of us.
Bizim başımıza gelmeyecek hiçbir şey senin de başına gelmeyecek.
Nothing's gonna happen to me, I'm too ornery, you know that.
Hayır, bana birşey olmayacak. İnatçının tekiyimdir, bilirsiniz.
Nothing's gonna happen to you, Zeke.
Sana hiçbir şey olmayacak, Zeke.
It's all right, nothing's gonna happen to you.
Her şey yolunda, sana bir şey olmayacak.
No. No, nothing's gonna happen to Paul. But you never know.
Hayır canım, Paul'un başına bir şey gelmeyecek ama bilemezsin tabii.
Nothing bad's gonna happen to you, I promise,
Kötü hiçbirşey olmayacak sana, söz veriyorum,
Nothing's gonna happen to you.
Sana hiçbir şey olmayacak.
And nothing's gonna happen to you.
Sana hiçbir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen with me and my boys until you tell me... exactly why this merchandise is so important to the feds.
Malın federaller için neden bu kadar önemli olduğunu söyleyene kadar senin için parmağımızı kımıldatmayacağız.
Now you tell me what's happening... and I promise ain't nothing gonna happen to you.
Şimdi bana neler olduğunu anlat ve söz veriyorum ki başına hiçbir iş gelmeyecek.
Hey, Leon, nothing's gonna happen to you.
Hey Léon, sana bir şey olmayacak.
It's depressing. Nothing's gonna happen to you.
Sana hiçbir şey olmayacak.
Well, nothing's gonna happen to her, Tony, because you're gonna be watching her.
Hiçbir şey olmayacak Tony, çünkü sen onu izliyor olacaksın.
Nothing's gonna happen to you, okay?
Sana hiç bir şey olmayacak.
You got my word that nothing's gonna happen to Joey.
Joey'e birşey olmayacağına dair sende haberim var.
Nothing's gonna happen that you don't want to have happen.
İstemediğin bir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you.
Sana hiçbirşey olmayacak.
Look, Ross about Rachel and I. Listen, you don't have to worry about that because nothing's gonna happen.
Bak Ross Rachel ve ben konusu. Dinle, meraklanmana gerek yok çünkü hiçbir şey olmayacak.
It wasn't your fault nothing's gonna happen to you.
Senin hatan değildi. Sana bir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you, honey.
Hiçbir şey için ne olacak, tatlım.
But you're gonna promise me that nothing's gonna happen to you, right?
Ama sana bir şey olmayacağı konusunda bana söz vermelisin. Tamam mı?
Nothing's gonna happen to you, okay?
Sana hiçbir şey olmayacak, tamam mı?
Hey, nothing's gonna happen to you.
Sana hiçbir şey olmayacak.
You're gonna be fine, nothing's gonna happen to you.
İyi olacaksın, hiçbirşey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you, you're in a very safe place.
Sana bir şey olmayacak güvenli bir yerdesin.
Nothing's gonna happen to any of you, as long as you remember this buddy system, okay?
Eğer bu kanka sistemini unutmazsanız, hiçbirinzin başına bir şey gelmez, tamam mı?
Nothing's gonna happen to you today, Or you don't wanna sign this today?
Ya sana bugün hiçbir şey olmayacak, ya da bunu bugün imzalamak istemiyor musun?
Think these witnesses are a guarantee that nothing's gonna happen to you?
Çevrendeki şahitlerin, güvenliği garanti edebileceğini düşünüyorsun.
Nothing's going to happen until the end of the year, but I'm telling you, mate... - whoever invests in this is gonna make a fortune.
Yılsonuna kadar bitmesi mümkün değil ama bak bu söylediğimi iyi dinle buraya kim yatırım yaparsa serveti götürecek.
Because nothing's gonna happen, because you guys couldn't even get outside the wire if you wanted to. Get your fucking hands off me!
Çek ellerini üstümden!
No, I know you're a good contractor, but if something were to happen... nothing's gonna happen.
İyi bir müteahhid olduğunu biliyorum ama bir terslik olursa... Hiçbir şey olmayacak.
You wanna give me your word that nothing's gonna happen to my husband, then I'll go.
Parolanı bana vermek mi istiyorsun 451 00 : 29 : 59,311 - - 00 : 30 : 02,219 Kocama ne olursa olsun, Onunla gideceğim.
Nothing's gonna happen to you, Mr. Teeny Number 7.
Sana hiçbir şey olmayacak, Bay 7 numaralı genç.
Nothing's gonna happen to you, all right?
Başına hiçbir şey gelmedi, tamam mı?
Nothing's gonna happen to you, buddy.
Sakin ol. Tamam. Kimseye bir şey olmayacak.
Nothing's gonna happen to you. I won't let it.
Sana hiç bir şey olmayacak, buna izin vermeyeceğim.
You know nothing's gonna happen to them... This is about Shreya! Isn't it?
Bilmen gerekenler var konumuz Shreya değil
Long as you're with us, nothing's gonna happen to you.
Bizimle olduğun sürece, sana hiçbir şey olmayacak.
Nothing is gonna happen. All I'm saying is if you want to be on a diet, you might want to stop hanging out by the dessert cart.
- Tek söylediğim, diyet yapmak istiyorsan tatlı arabasının önünde takılmamalısın.
I swear, nothing's gonna happen to you.
Söz veriyorum, sana hiçbir şey olmayacak.
You and I both know that nothing's gonna happen to me.
İkimiz de bana bir şey olmayacağını biliyoruz.
Nothing's gonna happen to you.
Sana zarar vermeyecek.
Nothing's gonna happen to you, Kate.
Sana bir şey olmayacak, Kate.
Yeah, nothing's gonna happen to you.
Evet, sana bir şey olmayacak.
No, no, no, no, no. You don't want to wake him up ln the middle of the night and scare him to death over something that's probably, look, nothing's gonna happen. No.
Hayır, hayır, hayır.
I'm saying, "Nothing's gonna happen to you. Everything's gonna be all right". But he just said, "Stay close, in case".
Ona bir şey olmayacağını söyledim ama bayılırsa yakında olmamı istiyordu.
As long as I'm around you, nothing's gonna happen to you, Carl.
Yanında olduğum sürece sana bir şey olmayacak, Carl.