Overthinking tradutor Turco
143 parallel translation
Now you're overthinking this.
Şimdi bunları düşünmeyi bırak.
You're overthinking'it.
Bana sorarsan çok fazla düşünüyorsun.
Anyhoo, the key to fathering is don't overthink, because overthinking is, um -
Her neyse, baba olmanın anahtarı, çok düşünmemektir, çünkü çok düşünmek, ee -
There's such a thing as overthinking a situation, Lieutenant.
Bir olayı önceden tahmin etme ve karar verme durumu diye bir şey var teğmen.
- You're overthinking it.
Fazla kafana takıyorsun.
OK, YOU'RE OVERTHINKING IT.
Fazla düşünmeye başladın!
I was overthinking it.
Farkına varamadım.
You're overthinking this.
Bu işe fazla kafa yoruyorsun.
Am I overthinking this?
- Bunun üzerinde çok mu düşünüyorum?
You're overthinking.
Fazla düşünüyorsun.
I was just overthinking all of this.
Onunla yarın görüşürüz.
No, look, you guys are just overthinking it.
Hayır, bakın, siz fazla inceliyorsunuz.
Sounds like you're overthinking this.
Bunu fazla düşünüyorsun. Belki sadece kalemi kağıdı alsan...
Look, I'm tired of overthinking every single thing, you know?
Her şeye kafa yormaktan bıktım usandım artık.
I gotta stop overthinking everything like I used to.
Eskisi gibi her şeyin üzerine kafa yormayı bırakmam gerekli.
don't frak it up by overthinking.
Çok düşünerek kafayı sıyırma.
You're overthinking things.
Fazla kafa yoruyorsun.
Maybe I am overthinking it.
Belki de ben bunu çok düşünüyorum.
- You're overthinking this. - I know.
Çok kafaya takıyorsun bunu.
I'm just overthinking.
Boş boş düşünüyordum ben de.
You're overthinking this.
Bunu çok abartıyorsun.
I think that you're overthinking iT.
Bence fazla düşünüyorsun.
But then I, uh... I'm overthinking this, aren't I?
Ama sonra...
Oh, you're overthinking it, Zo. Really?
Çok fazla kafa yoruyorsun Zoe.
- You're just overthinking.
- Aşırı düşünüyorsun. - Hayır, düşünmüyorum.
Maybe I'm overthinking it.
Belki fazla düşünüyorumdur.
Maybe we're overthinking this.
Belki de fazla düşünüyoruz.
I think you're overthinking this.
Bence bunun uzerine cok dusunuyorsun.
Kiddo, you are overthinking this.
Ufaklık. Çok fazla düşünüyorsun.
I'd say we're overthinking it, that there's a more literal translation, but percentage...
Belki de fazla karmaşık düşünüyoruzdur. Belki de harfi harfine bir çeviri vardır.
I'm overthinking this.
Bayadır kafa yoruyorum.
You're overthinking this thing.
Bunu kafana çok takıyorsun.
You're overthinking this.
Fazla düşünüyorsun.
You're way overthinking this.
Bunun üstünde fazla düşünüyorsun.
- Might be overthinking things.
- Birşeyleri fazla düşünmek olabilir mi?
- You're overthinking this. - Mm-hmm.
Çok taktın ama.
Well, you know what? That's all right, Kara, because you're probably just overthinking things like you always do.
Hiçbir şey yok, Kara muhtemelen her zamanki gibi aşırı kafa yoruyorsun.
- You're overthinking it.
- Abartıyorsun.
I'm sure overthinking it.
Sanırım abartıyorum.
That was just me probably overthinking it.
Muhtemelen çok düşündüğüm içindir.
You're overthinking it.
Çok derinlemesine düşünüyorsun.
I'm so overthinking about this.
Bununla ilgili çok düşündüm.
I think you're overthinking this.
Çok fazla kafa yoruyorsun bence.
Maybe I'm overthinking it.
Belki de fazla düşünüyorum.
I think I am. I think I'm overthinking it.
Galiba fazla düşünüyorum.
Well, I think you might be overthinking things there.
Bu konuda fazla düşünmüş olabilirsin.
See, the problem is you're overthinking everything.
İşte, her şeyi çok fazla düşündüğün için sorun oluyor.
You`re overthinking this.
Doğrusunu isterseniz, oy verenler ekonomik büyümenin nasıl..
You're overthinking, Heffernan.
Gereksiz düşünüyorsun.
You know, you're overthinking this.
Aşırı düşünüyorsun.
There's no such thing as overthinking.
Aşırı düşünme diye bir şey yok.