Profits tradutor Turco
1,783 parallel translation
Use profits for justice and dedicate your life to good.
200 dolar veririm.
Serve thy country by using profits for justice and dedicating life to do good.
Önce şu adamdan kurtulalım, ne dersin? Bana uyar.
Everything in terms of profits and loss. Fits him like a glove.
Her şeyi kazanç ve zarar bağlamında gördüğünden cuk otururdu.
But he is trying to make profits at the expense of our nation.
O ülkemizin geleceği söz konusu olmasına rağmen kazanç sağlamaya çalışıyor.
This isn't a job to make profits off of.
Bu iş kâr amaçlı bir iş değil.
Developing rockets is not a business for making profits.
Roket geliştirme kâr sağlanacak bir iş değildir.
I'm talking about profits.
Kâr etmekten bahsediyorum!
And the truth of the matter is, in most instances, the price these companies pay, decades later, is a fraction of their profits.
Onlara bir şekilde bedel ödetiyoruz. Fakat gerçek şu ki, pek çok durumda, bu şirketlerin on yıllar sonra ödediği bedeller, elde ettikleri kârın sadece çok küçük bir kısmı.
It is about returns to Monsanto's profits.
Bu devrim, tamamen Monsanto'nun cebine giren parayla ilgili.
In 2007, its stock prices continue to rise and its profits have reached a billion dollars.
2007 itibariyle hisse değerleri hala artmakta ve kârları milyar dolara ulaştı.
They use a portion of their profits to provide free care to the uninsured.
Ettikleri kârın bir kısmıyla sigortası olmayanları tedavi ediyorlar.
Your CDs alone can't explain all the profits.
Senin CD tek başına elde edilen karı açıklayamayabilir.
Yeah, but Lycar makes most of its profits from RD licensing technology to third parties.
Evet ama Lycar kârının büyük bölümünü, üçüncü şahıslara sattığı RD teknolojisinden kazanıyor.
I have a plan to quadruple profits by the year 2015.
2015 yılına kadar karı dört katına çıkarmak için bir planım var.
I'm suing you for my share of your video game profits, Tracy.
Seni oyunun karındaki hisselerim için dava edeceğim.
Father Morton is letting gang members deal heroin and cocaine out of his mission for a cut of the profits.
Peder Morton çıkarları için çete üyelerinin eroin ya da kokain satmasına izin veriyor.
These women were horny soccer moms, cutting in on my profits.
Hayır. Bu kadınlar azgın ev kadınlarıydı. Kârımı azaltıyorlardı.
Your profits?
Kârını.
Big profits on used cars.
İkinci el arabalar büyük kar bırakıyordu.
Their profits started to skyrocket. The company they paid was...
Ödeme yaptıkları şirket Aeonium Tarım Teknolojileri.
Half our profits go to build and staff basic health clinics in poor African communities.
Kazancımızın yarısı yoksul Afrika toplumlarında temel sağlık klinikleri inşa etmek için bağışlanıyor.
- Your loophole. See, if 30 % of your profits come from products you sell, then we can get you that permit, for a boutique.
Eğer kazancının yüzde otuzu sattığın ürünlerden gelirse bir butik için sana o izni alabiliriz.
Which is why Meade Publications will donate all profits from the sale of this issue to a relief fund to benefit the victims of these tornadoes.
Bu yüzden de Meade Yayıncılık, bu sayının satışından elde edilen gelirin hepsini kasırga kurbanları yararına açılmış bir yardım fonuna bağışlayacak.
Yes, after they forced me to agree to give them 15 % of my profits.
Beni, kârımın % 15'ini onlara vermeyi kabul etmeye zorladıktan sonra gittiler.
I mean, I don't know what kind of profits that little agency of yours is turning.
Yani, şu küçük ajansının ne kadar kâr ettiğini bilemiyorum.
No armies trample over my profits.
Böylelikle askerler mahsullerimi çiğneyemez.
And where sat they while we fought for their profits?
Peki biz onlar için savaşırken neredelerdi?
To make sure that the profits from oil went to help the people.
Petrol paralarının insanlara ulaşmasını sağlamaya başladı.
They all basically work under one primary assumption, and that is that they must maximize profits regardless of the social and environmental costs.
Temelde bir öncelikli varsayım ışında çalışırlar. O da karlarını maksimize etmektir. sosyal ve çevresel sonuçları ne olursa olsun.
Furthermore, a cursory glance at the performance record of the World Bank reveals that the institution, which publicly claims to help poor countries develop and alleviate poverty, has done nothing but increase poverty and the wealth-gap, while corporate profits soar.
Daha da ötesi, Dünya Bankasının performansına yüzeysel bir bakış bile, bu kurumun icraatlarının fakir ülkelerin gelişmesine ve gelir seviyesinin yükselmesine yardımcı olmadığını, olsa olsa büyük şirketlerin gelirlerini artırırken sefalet ve gelir dengesizliğini yaygınlaştırdığını görmeye yeter.
To put it into a word, it is the mechanism of scarcity that increases profits.
Kelimelere dökecek olursak, kârı artıran, kıtlık mekanizmasıdır.
Investors use it to maximise profits.
Yatırımcılar kârlarını maksimuma çıkarmak için bunu kullanıyor.
Everything would have been alright if the profits had stayed in Mexico and hadn't gone to the north, leaving only the workers'salaries in Mexico.
Fakat elde edilen kâr, Meksika'da kalmak yerine kuzeye gittiğinden ve Meksika'da sadece işçilerin, maaşı kaldığından, anlaşma hiç bir fayda sağlamadı.
My lady, drove. Drove the cattle to Darwin, sell them to the army... and you'll break Carney's monopoly. Use the profits to put Faraway Downs back on its feet.
Hanımefendi, sürüyü Darwin'e sürün orduya satın, Carney'in tekelini kırın kazancınızı Irak Tepeler'i tekrar ayağa kaldırmakta harcayın Londra'ya dönün ve hayatınız boyunca rahat edin.
From now on, profits profits from our land will go to my nephew Gabor in Transylvania.
Artık, topraklarımızdan gelen paralar Transilvanya'daki yeğenim Gabor'a gidecek.
Unless you think the Church can benefit from the profits you removed from her castle.
Şayet evladım, onun kalesinden kazandığın hazineleri biraz da kiliseye vermeyi düşünmezsen.
It's all about profits.
Hepsi karla alakalı.
Springer accepted the risk that the bomb threat was genuine rather than lose profits by evacuating their workers.
" Springer, birkaç mesai saatini, yani kazancı, yanlış bir alarm yüzünden yitirmektense çalışanlarının bombalı saldırılar sırasında... yaralanması riskini göze almayı yeğliyor.
Also, our profits are down 20 percent.
Ayrıca, kârımız da yüzde 20 düştü.
Besides, when my buddies here find Sand Saref I won't need profits, I'll have the blood.
Üstelik, buradaki arkadaşlarım Sand Saref'i bulduklarında kâr ihtiyacımız da kalmayacak, kana sahip olacağım.
It's one thing to take my ideas and keep all the profits, but to dump something because a new VP doesn't want to be upstaged by a woman...
Benim fikirlerimi almaya ve bütün karı korumak için sadece bir şey var. Fakat bir şeyleri devirmek gerek. Çünkü yeni VP bir kadın tarafından sırtının dönülmesini istemiyor.
Exactly what portion of your profits are gonna go towards rebuilding and the revitalization of our community?
Kazancınızın tam olarak ne kadarı mahallemizin yeniden inşasına ve düzenlenmesine gidecek?
- I get profits from store.
- Dükkandan kar payı alırım.
- Some profits.
- Az alırım.
For their agriculture, humans harnessed the energy of animal species and plant life, from which they at last extracted the profits.
Tarımları için, insanlar hayvanların enerjisini ve bitkileri kullandılar,
Truth is, if we don't start projecting profits, big profits, soon Newstead's in serious trouble.
Gerçek şu ki, eğer yakında kâr sunmaya, hatta büyük kâr sunmaya başlamazsak, Newstead'in başı büyük belaya girecek.
Not unless you also believe in fairy tales, like, uh, I don't know... like, net profits.
Buna inanmak için, peri masallarına da inanıyor olman gerek, mesela... ne bileyim.. net kazanç gibi masallar.
- I get 50 percent of the profits, okay?
Kârdan % 50 alırım, tamam mı? Tamam.
My computer is busted. So I told Walt that if he let me use his, I'll give him a cut of the profits.
WAlt kendininkini kullanmama izin verirse, ücrette kesinti yapıcağımı söyledim.
For us, at Comintex, profits reflect that this has been a year of acquisitions, both of APL and of the Dutch fiber-optic company, Zandak.
Comintex'te kar göstergeleri bunun hem yıllık yüzde oranları hem de Hollanda fiber-optik firması Zandak için kazançlı bir yıl olduğunu gösteriyor.
And I can't have them eating into our profits.
Karımızı onların yemesine seyirci kalamam.