Purnsley tradutor Turco
30 parallel translation
Name's Dunn Purnsley, up from Bawlmer on Friday.
Adım Dunn Purnsley Bawlmer'danım.
Now what Dunn Purnsley do?
Dunn Purnsley ne iş yapar?
That buck-and-wing suit ; bright skin bitch you strut around with ; uppity way you tell the world you better than Dunn Purnsley when all you be is another jigaboo in a jail cell.
Şu kanatlı takım elbisenle ve takıldığın beyaz kaltakla beraber kibirle tüm dünyaya Dunn Purnsley'den daha iyi olduğunu söylüyorsun sen ise sadece hapse tıkılan zencinin tekisin.
Purnsley be done.
Purnsley'nin işi bitti.
What you think about that, Mr. Purnsley?
Bu konuda ne düşünüyorsunuz, Bay Purnsley?
- Now you been here near a week, Purnsley.
- Neredeyse bir haftadır buradasın, Purnsley.
- Your name is Purnsley.
- İsmin Purnsley.
Mr. Purnsley, Lord Purnsley, Your Great Celestial Majesty, one more word out of you and you're fired.
Bay Purnsley, Lord Purnsley Göklerin Büyük Majestesi tek kelime daha edersen, kovulursun.
Still griping about the free food, Mr. Purnsley?
Hala bedava yemekten sızlanıyor musun, Bay Purnsley?
What time we open up, Mr. Purnsley?
Açılışı ne zaman yapıyoruz Bay Purnsley?
And Mr. Purnsley.
Ve Bay Purnsley.
Mr. Purnsley.
Bay Purnsley.
Am I to assume by your presence, Mr. Purnsley, that you are a Negro in need of improvement?
Buraya geldiğinize göre Bay Purnsley siz de mi ilerlemeye ihtiyaç duyan bir zencisiniz?
- You are standing in the offices of the Universal Negro Improvement Association, Mr. Purnsley.
- Şu anda Uluslararası Zenci Geliştirme Derneği'nde bulunuyorsunuz, Bay Purnsley.
It's a shame you wasted your trip, Mr. Purnsley.
Vaktinizi harcamanız ne yazık, Bay Purnsley.
You have until 127th Street, Mr. Purnsley.
127. caddeye kadar vaktiniz var Bay Purnsley.
I don't need some skylark nigger, Mr. Purnsley.
Çocukça hareketler yapan bir zenciye ihtiyacım yok, Bay Prunsley.
The downfall of the Libyan, Mr. Purnsley, is what we used to call a duppy in the islands.
Libyalıların çöküşüne Bay Prunsley adalar tarafında duppy deriz.
Mr. White. Mr. Purnsley.
Bay White, Bay Purnsley.
It was my understanding that Mr. Purnsley managed the staff.
Bay Purnsley'in personellerle ilgilendiğini sanmıştım.
We have no quarrel, Mr. Purnsley.
Bir anlaşmazlığımız yok, Bay Purnsley.
She put the knife in Purnsley back.
Kadın Purnsley'in sırtına bıçak sapladı.
I know full well, Mr. Purnsley.
Çok iyi biliyorum, Bay Purnsley.
Have you ever considered it was Purnsley acting alone?
Purnsley'in kendi başına hareket etmiş olabileceğini hiç düşünmedin mi?
Mr. Purnsley on there?
- Bay Purnsley var mı?
He took his man Purnsley for a walk in the marsh.
Adamı Purnsley'i bataklıkta geziye çıkarmış.
Mr. Purnsley never arrived?
- Bay Purnsley hiç gelmedi.
Perhaps Mr. Purnsley can attend to it?
Bay Purnsley ilgilense daha iyi olmaz mı?
- With his permission and with the assistance of Mr. Purnsley,
- Onun izni..... ve Bay Purnsley'in yardımı ile bu cemaate yeni bir nefes getireceğim.