Rent tradutor Turco
9,814 parallel translation
And here I am struggling to pay my rent.
Ben ise burada kiramı ödemek için çırpınıyorum.
Landlord said he was late on rent.
Ev sahibi kirayı geciktirdiğini söyledi.
I could rent the apartment, remodel.
Daireyi yeniden kiralayıp şekillendirebilirdim.
You know, you didn't have to rent out the entire restaurant to impress me.
Beni etkilemek için tüm lokantayı kapatmana gerek yoktu.
Anyway, there's a vacancy in our building, and I need to give it a new coat before I rent it.
Her neyse, binada boş bir daire var ve kiralamadan önce güzelce el atmak istiyorum.
I don't know. If this thing gets to be over 75 people, we might need to rent a tent.
Bilmiyorum. 75 kişiden çok kişi olursa çadır kiralamamız gerekebilir.
We could--I don't know, we could rent a boat and watch the sunset, and maybe open a bottle of wine, be normal like we used to be.
Bilemiyorum, bir tekne kiralayıp gün batımını izleriz. Belki bir şişe şarap açıp eskisi gibi normal bir hayat yaşayabiliriz.
We paid our rent.
Kiramızı ödedik.
I don't rent to Evos.
- Evo'lara kiralayacak evim yok benim.
It means we have to rent tuxedos.
Yani smokin kiralamalıyız. Biliyorum.
Functionally, all I've really achieved is running a flop house where guys have shat, jerked off, and paid me no rent.
İşlevde tek başardığım milletin sıçtığı otuz bir çektiği ve bana kira ödemediği bir evsizler oteli işletmek.
We'll rent you a room.
Sana da bir oda kiralarız.
She gave Ayperi a room and doesn't want any rent.
Kıza oda falan da verdi. Kira da istemedi.
And if you want to be in business you got to pay your rent.
Ve eğer bu işte olmak istiyor isen, kiranı ödemek zorundasın.
I was thinking, maybe, I could rent out the upstairs, you know, the office space, and the extra studios, collect a little rent and then keep the downstairs for myself and then, you know, if things come back, maybe I'll take over the whole shop again but until then it seems like maybe it would be a way to...
Düşünüyorum da, belki aşağıyı kiraya verebilirim, ofisleri ve ekstra stüdyoları kiralarım, üst katı kendim kullanırım sonra bir şeyler olursa belki de bütün dükkanı alırım tekrar ama o zamana kadar en iyisi bu olacak.
Where's the rent, Abascal?
Kira nerede, Abascal?
Is that what happened to all our rent money?
Kira paramıza olanlar bunlar mı yani?
Three days before the trial, someone at Infinince used money from a corporate slush fund to rent an empty floor across from the courthouse.
Duruşmadan 3 gün önce Infinince'tan birisi kurumsal rüşvet fonundan para kullanarak mahkeme binasının karşısından bir daire kiralamış.
This one we never rent out.
Bu odayı hiç kiralamıyoruz.
I was posing nude for drawing classes just to make rent. Now I only pose for fun.
Şimdi eğlence için veriyorum.
I'll get the rest of my advance, and then I'll rent an apartment in the city that's big enough for all of us.
Şehirde hepimize yetecek büyüklükte bir apartman dairesi kiralayacağım.
I've got rent money for you- -
Kira parasını ver...
You just took my rent money.
- Kira paramı yeni aldın.
Hey. You got your check for half of the rent?
Kiranın yarısı için çek yazdın mı?
I take care of the rent checks and what we watch on TV, and you do the cooking, cleaning, laundry, shopping, and nightly turndown service.
Kira çekleri ve TV'de izleneceklere karar verme benim. Sen de pişirme, temizlik, çamaşır, alışveriş ve yatak hazırlığı hizmetleri.
Uh, you know how I take care of the rent checks?
Hani kira çeklerini ben hallediyorum ya?
But from now on, we'll split the rent 50 / 50.
Şu andan itibaren yarı yarıya bölüşeceğiz.
You can rent pretty girls like this and paint them up for parties nowadays.
Ve günümüzde partiler için onları boyamak Böyle güzel kızlar kiralayabilirsiniz.
I have decided to rent a place in the Hamptons for the summer.
Hamptons'ta bu yaz için ev kiralamaya karar verdim.
That's why we were able to get you such a good deal on the rent.
- Bu yüzden kira paran ucuzdu.
They're supplementing my rent too?
- Kirama da mı yardımcı oluyorlar?
Britta, pay your rent.
Britta, kiranı öde.
Pay your rent, or shut up.
Kiranı öde ya da kapa çeneni!
I want to rent the entire restaurant for the evening.
Tüm restoran için ödeme yapabilirim.
The Wedding Ringer's available to rent!
The Wedding Ringer kiralamaya hazırmış!
As soon as my book is finished, I'll get the rest of my advance, and then I'll rent an apartment in the city that's big enough for all of us.
Kitabım biter bitmez, kalan avansımı alacağım ve şehirde hepimize yetecek büyüklükte bir apartman dairesi kiralayacağım.
♪ If you get someone to pay the rent ♪
Kirayı ödeyecek birini bulursan.
So, you rent out two of them and live in one.
Ve ikisini kiraya verip, birinde yaşıyordunuz.
You guys rent satellite time.
Uydu kiralamış olmalısınız.
Are you one of these rent-a-cop types who doesn't know who he works for?
Kime çalıştığını bilmeyen kiralık polislerden misin?
- Rent.
- Kira.
- For rent?
- Kira mı?
I told you, it's for rent.
- Söyledim ya, kira için.
Most of us are going hungry to pay our rent.
Birçoğumuz kiramızı ödeyebilmek için aç kalıyor.
She was about to be thrown out of her lodgings - a rotten place, apparently, but she couldn't pay the rent and...
Kaldığı yerden atılmak üzereymiş çok kötü bir yermiş anlaşılan ama kirayı ödeyememiş.
I can't pay the rent...
Kiramı ödeyemiyorum.
And that's with Virginia covering your rent.
Kiranı Virginia karşılıyor.
I was late on my last rent check.
Son kiramı geciktirdim.
So you're here to rent a storage unit?
Demek depo kiralamaya geldiniz?
Why are you so happy? You rent your place.
Sen kiracısın.
And how much for rent?
- Kirası ne kadar?