Rockstar tradutor Turco
89 parallel translation
You're a poet, not a rock star.
Sen bir şairsin, rockstar değil.
- Oh, no, you wanted to get together with your close friend, Pony, the rockstar.
Büyütülecek bir mesele değil.
we called him Jagger because he was like a rockstar
Biz ona Jagger derdik, çünkü Rock Yıldızı gibiydi.
A Rockstar?
Bir Rock yıldızı?
Don't cry, rock star, ruin your make-up.
Ağlama rockstar, makyajın akacak.
Rockstar, okay.
tamam.
Makes you feel like a rock star!
Kendini bir rockstar gibi hissediyorsun.
Rockstar milkshakes.
Yıldızların milkshake'i.
You're the dead rock star.
Sen o ölü rockstar sın.
Being a jerk is a part of the rock star image.
Rockstar olmanın ilk kuralı pislik olmaktır.
What you doing, rockstar?
Ne yapıyorsun rock yıldızı?
- Wow, dude, Inder you're a rockstar.
- Dostum sen bir yıldızsın.
- Still no rock star.
Hala rockstar yok
Tyler's my fucking rock star, huh? Yeah!
Tyler benim rockstarım.
I heard that, Rockstar.
Duydum seni, Rock yıldızı.
that Rockstar... who takes chartered flights for his concerts.
bu Rockstar... konserleri için kiralık uçakları kimler alır.
He was a total rockstar.
Tam bir rock yıldızıydı.
It's to be the biggest rock star on the planet obviously.
Gezegendeki en büyük rockstar olmak tabiki.
Wow the fringe benefits of being a rockstar in the univ!
Üniversitede bir rock yıldızı olmanın ek kazançları!
- Rahul, the univ rockstar!
- Rahul, üniversitenin Rock Yıldızı!
Rockstar rahul!
Rock Yıldızı Rahul!
ROCKSTAR OF THE YOUTH
GENÇLİĞİN ROCK STARI
He wanted to be the world's biggest rockstar!
Dünyanın en büyük rockstarı olmak istiyordu.
Hey, so if Sue gets a new name, I think we all should, so from now on, I want to be called "Rockstar."
Hey, eğer Sue yeni isim alıyorsa, bence herkes almalı. Şu andan itibaren, "Rockstar" olarak anılmak istiyorum.
You grope another one of my employees, and so help me, I will toss you out on your skinny-jeaned, rockstar ass!
Çalışanlarımdan birisine daha sarkıntılık edersen seni tuttuğum gibi dışarı attırırım!
Of course you're ready, you're a rockstar.
Tabii ki hazırsın, sen bir rock yıldızısın.
Which makes him, of course, a rock star.
Bu da onu bir rockstar yapar.
In fact, isn't Thief identical to Rockstar, an energy drink which recently was sent an FDA warning letter for adding ginkgo?
İşin gerçeği, Thief gibi enerji içeceği olan ve FDA tarafından,... içinde ginkgo olduğu için uyarı mektubu gönderilen Rockstar değil miydi?
I've picked up and quit smoking four times, and I'm drinking way too much Rockstar for someone my height.
Sigaraya dört kere başlayıp, dört kere bıraktık. Ve çok fazla içiyorum. Benim boyumda biri için Rock yıldızı standartlarında.
Well, first, I got a can of Rockstar and 100 paper clips.
Önce bir kutu Rockstar, sonra da atas aldim.
So, Mr. Rockstar... do you intend wasting your talent over here?
Eveeeet, Bay Rock Yıldızı... Hâlâ yeteneğini buralarda çürütmeye niyetli misin?
Listen Mr. Rockstar, if you continue to sing like this... very soon you'll be sporting wrinkles, but your album won't see the light of day.
Dinle Bay Rock Yıldızı, Eğer böyle şarkı söylemeye devam edersen... yüzünde çıkacak kırışıklıklardan sonra, albümün gün yüzü görmeyecek.
To live In some bad motherfucker in my life, look at that rockstar, professional athlete, gangstars. I'm telling you some real bad mother fucker but this guy.
Hayatım boyunca çok adi orospu çocuklarıyla tanıştım Rock yıldızları, profesyonel atletler, çete üyeleri cidden de çok adi orospu çocuklarıdır bunlar.
Yo, Rockstar. If you're not gonna buy anthing, you need to boogie.
Hey rock yıldızı, bir şey almayacaksan toz olman lazım.
Sir he is a Rockstar.
Bayım o bir Rockstar.
Why are you holding the Rockstar news?
Neden Rockstar ın haberlerini tutuyorsunuz?
The talk relating to the murder done by Rockstar Gautam its creating the sensations.
Konuşma Rockstar Gautam tarafından işlenen cinayetle ilgili bu olay sansasyon yaratıyor.
Sir, again Rockstar case.
Efendim, yine rockstar durumu.
Rockstar.
Rockstar.
Go and ask Rockstar Gautam.
Git ve Rockstar Gautam'a sor.
Mr. Rockstar.
Mr. Rockstar.
You Rockstar shouldn't come earlier.
Sen Rockstarsın, daha erken gelmemelisin.
I thought you getting Rockstar is hard but he is easily fell on you.
Rockstar almak zor olur sanıyordum ama kolay geldi.
Rockstar Gautam interestingly looking at rubbish.
Rockstar Gautam ilginç bir şekilde çöpe bakıyor.
" Oh, rockstar!
" Oh, rockstar!
" Mr. Rockstar!
" Mr. Rockstar!
" Come on, rockstar!
" Hadi, rockstar!
"I Love You, rockstar."
"Seni seviyorum, rockstar."
Hello Rockstar.
Merhaba Rockstar.
Hello, rockstar?
Merhaba, rockstar?
Okay. Rockstar interviewing a journalist.
Rockstar gazeteciyle röportaj yapıyor.