Routes tradutor Turco
1,008 parallel translation
We'll circle back to the trade routes.
Ticaret güzergahına döneceğiz.
Better routes to India, shorter routes to the East.
Hindistan'a daha iyi, Doğu'ya daha kısa, yollar.
We have all the information we need for the escape routes out of Germany.
Almanya'dan çıkış yollarına ilişkin her türlü bilgiye sahibiz.
This gives you exact schedules and routes... to the training site.
Bu uygulayacağınız program ve eğitim alanına giderken kullanacağınız rota.
projects of access routes designed ; orders for equipment placed.
Geçiş yolarının planları yapılmıştı. Bunları yapacak olan firmalara inşaat işleri verilmişti.
With the whole of Britain's police force alerted... her roads, railways, ship and air routes under constant surveillance...
Tüm İngiliz polisi ayaklanmışken karayolları demir yolları, ve tüm gemiler Sürekli gözetim altındayken tehlikeli bir siyasi katil olan Mundt...
Ivry, Porte des Lilas, Six-Routes... Quatre-Chemins, Aubervilliers... la Poterne des Peupliers, Victor-Hugo... Jaures, Paul Vaillant-Couturier.
Ivry, Porte des Lilas, Six-Routes Quatre-Chemine, Aubervilliers La Poterne des Peupliers, Victor-Hugo Jaures, Paul Vaillant-Couturier.
That Juan and he should return by separate routes.
Juan'la ona, ayrı ayrı yollardan gelmelerini söyle.
The weak innocents who always seem to be located on the natural invasion routes.
Zayıf durumdaki masumlar, hep işgal rotalarında yerleşmişlerdir.
I have shut off the life-support system to your bridge, jammed up your exit routes.
Köprünün yaşam desteği sistemini kapattım. Çıkış noktalarınızı da tıkadım.
Huge crowds are expected so if you're traveling through the area you're advised to use outlying alternate routes.
Büyük kalabalık bekleniyor. Bu yüzden bölge boyunca yolculuk yapıyorsanız alternatif yolları kullanmanızı tavsiye ediyoruz.
And what routes will you both be taking?
Hangi güzergâhtan gideceksiniz?
Well, we'll be leaving on January 22 - and taking the following routes :
22 Ocak'ta yola çıkacağız ve şu güzergâhları izleyeceğiz.
After that the two men ran away by separate routes even the security head could not arrest anyone
2 kişinin kaçtığı görülmüş Güvenlik şefi kimseyi yakalayamamış!
- What routes will you both be following?
- Hangi yollardan geçeceksiniz?
We'll be leaving on one or other of the January the 22... and taking the following routes :
Ocak 22'lerin bir tanesinde yola çıkacağız ve şu rotayı izleyeceğiz :
B - 52 bombers hit guerilla infiltration routes along along the Cambodian border north of Saigon
Saigonun kuzeyindeki Kamboçya sınırı boyunca devam eden gerilla birliklerinin yolları B-52 uçaklarıyla bombalandı
To seize information on smugglers'routes.
Kaçakçılarının güzergahları hakkında bilgi sızdıracaktım...
All the routes are marked, too.
Tüm güzergahlar da işaretlenmiş.
Those who wish to hire Itto Ogami - Lone Wolf and Cub - for an assassination put up Demon Way talismans on temples and shrines on major routes.
"Yalnız kurt ve yavrusu" olarak tanınan kiralık katil Ogami Itto'yu kiralamak isteyen kutsal ibadethanelere uzanan bütün anayollara şeytani muskalar döşemelidir.
Tobruk at the hands of the British it would be a threat to the routes of supplying of Rommel e hindered it to advance more for Egypt.
Tobruk, İngilizlerin elinde kaldığı müddetçe, Rommel'in ikmal yollarını tehdit etmekle kalmıyor onu Mısır'ın içlerinde daha fazla ilerlemekten de alıkoyuyordu.
The camps were sited on railway routes to facilitate transportation.
Kamplar, ulaşım düzeninin sağlanabilmesi için demiryolu ağına göre yerleştirildi.
With the capture of the Philippines, supply routes carrying war materials for Japanese industry would be cut.
Filipinlerin ele geçmesiyle Japonya'ya hammadde taşıyan ikmâl yolları da kesildi.
When France fell, Doenitz acquired new bases much more next of the merchant routes.
Fransa düştüğünde Dönitz konvoyların izlediği rotaya daha yakın üsler edindi.
E as such, the defense of the routes commercial very it was neglected.
Sonuç olarak ticari konvoyların korunması konusu, tümden ve kötü bir şekilde ihmal edildi.
E yes, to the plaza of the Norway defending the German routes of supplying, or in the Mediterranean.
Norveç kıyılarında devriye görevi üstleniyor, Almanya'nın ikmal yollarını savunuyor ya da Akdeniz'de tutuluyorlardı.
The cars have split up, the drivers taking off on their favorite routes.
Arabalar ayrıldı, yarışçılar favori rotalarını izliyorlar.
As the drivers converge from their routes and head for the first pit stop in St. Louis.
Yarışmacılar önlerindeki ilk mola için St.Louis'te birleşiyorlar.
If the edges are not a go, we'll retreat and follow one of the more classic routes.
Sırt geçit vermezse, geri dönüp klasik rotalardan birini deneriz.
Such as closing off routes to the castle or reinforcing troops. To stop any disturbance.
Kaleye gelen yolları kapatıp, birlikleri takviye etmek gibi.
We'll take back routes and avoid infected areas.
Arka yolları kullanırız ve enfekte olmuş alanlardan kaçınırız.
On pyramids once crowned by Aztec and Toltec temples... the Spaniards erected Catholic churches... so as not to change the routes of the pilgrims... who had been coming there for thousands of years.
Pramitler de hüküm süren Aztec ve Toltec tanrılarının yerine yüzlerce yıl boyunca gelenleri değiştirmek için hac yollarını değiştirmemek için İspanyollar, katolik klisesinin azizlerini diktiler...
And your navigational computrons will guide you over the safest possible routes toward population centers.
ve yer gösterici bilgisayarlarınız mümkün olan en güvenli yollardan yerleşim alanlarına ulaşmanıza yardımcı olacak
It was, they told her, a star map displaying the routes of interstellar commerce.
Uzaylılar Betty'e, bunun yıldızlararası ticaret yollarını gösteren bir yıldız haritası olduğunu söylemişlerdi.
There is a resemblance between the two maps, but that's because the lines corresponding to navigation routes have been copied from the Hill map onto the real star map.
Bu iki harita arasında benzeşme mevcut, ancak bunun sebebi ; ... navigasyon rotalarıyla ilişkili hatların,... Hill'inkinden gerçek yıldız haritasına kopyalanmış olmasından kaynaklanmakta.
Millions of red blood cells are detoured from their usual routes.
Milyonlarca kırmızı kan hücresi herzamanki yollarından saparlar.
Then the trade routes opened up again to the east, and so, "farewell, Ferness."
Ama daha sonra doğuya doğru yeni ticaret yolları açıldı ve böylece, "Elveda, Ferness."
Calderone is opening up new supply routes.
Calderone yeni tedarik kanalları açıyor.
They were taking over his supply routes.
Rakipleri onun tedarik yollarını,
Police are urging motorists not to travel unless absolutely necessary and, if it is essential, to use only minor roads and leave motorways and intercity trunk routes clear for official traffic.
Polis, sürücüleri gerekli olmadıkça yola çıkmamaları ve... zorunlu hallerde de sadece tali yolları kullanıp... otoban ve anayolları resmi trafik için boş bırakmaları konusunda uyardı.
A full list of designated essential service routes is posted outside your local authority headquarters.
Belirlenmiş olan tali yolların tam listesi... yerel yönetim merkezlerinize asıldı.
There are four different bus routes on that road.
O yolda dört ayrı rota var.
On two routes, the buses run every five minutes.
İki tanesinde, beş dakkada bir otobüs olur.
We are on different routes
Bizim yollarımız farklı.
Cutting was begun among the oaks of 1910 but they were so far from transportation routes that the whole enterprise proved financially unsound.
Dolayısıyla 1910 senesinin meşelerinde kesim başladı fakat taşıma güzergahlarından oldukça uzak kalmalarından koca girişimin mali açıdan sağlam olmadığı anlaşıldı.
We can go for those new routes to Pittsburgh and Boston.
Yeni Pittsburgh ve Boston rotalarını açabiliriz.
The decision should clear the way for new planes and routes.
Karar, yeni uçaklar ve rotalar için yolu açacak.
And I got the Texas boys drooling at my kneecaps for the routes and slots.
Ve güzergahlar için dizlerime kapanan Texas'lı çocuklar var.
Here's the price tags on the 737s, gates, hangars, routes.
737'lerin, kapıların, hangarların, güzergahların fiyatları burada.
We are on different routes
Bizim yollarımız ayrı.
- I'm being realistic, Dr. Linderbi. The slave-routes are littered with corpses.
- Zaten gerçekçiyim doktor Linderby.