Sarek tradutor Turco
97 parallel translation
Shuttlecraft approaching with Ambassador Sarek's party.
- Uzay mekiği yaklaşıyor.
Captain, Ambassador Sarek and his wife are my parents.
Kaptan, Büyükelçi Sarek ve karısı, benim annem ve babam.
Mrs. Sarek, I just don't understand.
Bayan Sarek, anlamıyorum.
It has kept Spock and Sarek from speaking as father and son for 18 years.
Bu durum Spock ve Sarek'in baba ve oğul olarak 18 yıldır konuşmamasına yol açtı.
My husband has nothing against Starfleet.
Sarek Yıldız Filosu'na karşı değil.
But Sarek wanted Spock to follow his teachings as Sarek followed the teachings of his own father.
Fakat Sarek, Spock'un onun öğretilerini izlemesini istedi, Sarek'in de babasını izlediği gibi.
Ambassador? Sarek of Vulcan.
Büyükelçi.
Do you vote to admit Coridan to the Federation?
Vulcanlı Sarek Coridan'ın Federasyon'a kabulü için oy kullanacak mısınız?
How do you vote, Sarek of Vulcan?
Sen oyunu nasıl kullanacaksın, Vulcanlı Sarek?
Ambassador Sarek is quite correct when he points out this is not the Council Chamber of Babel.
- Beyler. Büyükelçi Sarek, buranın konsey salonu olmadığını söylemekte haklı.
Sarek, you're proud of him, aren't you?
Sarek, onunla gurur duyuyorsun, öyle değil mi?
There will be payment for your slander, Sarek.
İftiranızı ödeyeceksin, Sarek.
Mrs. Sarek, I'm sorry to disturb you.
Rahatsız ettiğim için üzgünüm.
That's a very convenient excuse, ambassador, but... Sarek.
Çok uygun bir mazeret.
Sarek. What's wrong?
Sarek!
Mrs. Sarek, has he had any previous attacks?
- Daha önce hiç kriz geçirdi mi?
Mrs. Sarek, you must understand, the chances are extremely small to find a way to produce sufficient T-negative blood.
Yeterli kanı üretmek için bir yol bulma şansımızın fazla olmadığını anlamanız gerekiyor.
Spock, we would need such great amounts of blood that even if the drug worked on the Vulcans as well as a Rigelian, which I am doubtful, it would still drain Sarek to a critical level.
Çok büyük miktarlarda kana ihtiyacı olacak ilaç Vulcanlardaki gibi Rigelianlarda da işe yarasa bile, yine de Sarek'in kritik bir seviyede kanaması olacak.
In Sarek's condition, the stimulant would kill him.
Sarek'in durumunda, uyarıcı onu öldürebilir.
Then you automatically condemn Sarek to death.
O zaman Sarek'i ölüme mahkum etmiş oluyorsunuz.
If you do not operate, Sarek will die.
Ameliyat etmezsen, Sarek ölür.
Sarek understands my reason.
- Sarek mantığımı anlar.
How's Sarek?
- Sarek nasıl?
He's going to stay there till you get back on your feet, even if it costs Sarek his life.
Sen geri alana kadar orada kalacak, Sarek'in hayatına mal olsa bile.
Bones Sarek will die without that operation.
Bones, Sarek ameliyatı olmazsa ölür.
Sarek's heartbeat has risen to 324.
Sarek'in kalp atışı 324 çıktı.
Spock, Sarek. How are they?
- Durumları nasıl?
And you, Sarek.
Ve sen, Sarek.
Sarek!
Sarek!
Sarek is waiting above, sir.
Sarek yukarıda bekliyor, komutanım.
Sarek, child of Skon, child of Solkar,
Sarek. Skon'un çocuğu Solkar'ın çocuğu oğlunun bedeni hâlâ nefes alıyor.
McCoy, son of David, since thou art human, we cannot expect thee to understand fully what Sarek has requested.
David oğlu McCoy insan olduğun için Sarek'in senden ne istediğini tam olarak anlaman imkânsız.
Ambassador Sarek,
Büyükelçi Sarek,
- Sybok also is a son of Sarek.
- Anlamıyorsun. Sybok da Sarek'in oğlu.
Sarek, your son.
Sarek, oğlun.
We are orbiting Vulcan, about to welcome Federation Ambassador Sarek.
Vulkan yörüngesinde, Federasyon Büyükelçisi Sarek'i ve ilk eşi gibi...
Welcome aboard, Ambassador Sarek.
Gemiye hoş geldiniz Büyükelçi Sarek.
- Mrs. Sarek.
- Bayan Sarek.
We'll respect Mr. Mendrossen's request and allow Ambassador Sarek his privacy.
Bay Mendrossen'in talebine saygı gösterecek... ve Büyükelçi Sarek'in yalnız kalmasına izin vereceğiz.
Not at all, Captain, but Sarek is in meditation at the moment.
Kesinlikle hayır Kaptan, ama Sarek şu anda meditasyonda.
Ambassador Sarek, Perrin, on behalf of the entire crew, welcome.
Büyükelçi Sarek, Perrin, tüm mürettebat adına, hoş geldiniz.
less Ambassador Sarek unable...?
Büyükelçi Sarek gücünün...?
We have determined that the outbreak of violence started at virtually the same time that Sarek and his party beamed onto the ship.
Bu şiddet salgınının... tam olarak Sarek ve beraberindekilerin... gemiye ışınlandığı anda başladığına eminiz.
We believe that it's possible that Ambassador Sarek is responsible for these incidents.
Biz, tüm bu olaylardan Büyükelçi Sarek'in... sorumlu olabileceğine inanıyoruz.
- Sarek?
- Sarek mi?
Sarek may unintentionally be projecting emotions onto others.
Sarek farkında olmadan duygularını diğerlerine yansıtıyor olabilir.
Sarek has built a personal relationship with them.
Sarek onlarla şahsi ilişkiler kurmuş.
Why am I not affected by Sarek's supposed condition?
Ben neden Sarek'in öne sürdüğünüz bu durumundan etkilenmiyorum?
Do you consider Sarek capable of carrying out his mission?
Sarek'in bu görevi tamamlayabilecek durumda olduğunu düşünüyor musunuz?
My husband did request it.
Sarek rica etti.
Mrs. Sarek,
Bayan Sarek, Vulcanlı gençlerinin sert eğitimini biliyorum.