Searle tradutor Turco
28 parallel translation
Bill Searle called, said something about a stray cat?
Bill Searle başıboş bir kedi için mi aradı?
John searle argued that you can't get meaning from a blind manipulation of symbols, while others argued that semantics.
John Searle sembollerin kör bir manipülasyonundan anlam çıkaramayacağımızı iddia etmiştir, diğerleri ise...
Yes, Dr. Searle?
Evet, Dr. Searle?
Filter up or down, Dr. Searle?
Süzgeç azalsın mı, artsın mı, Dr. Searle?
What's strange, Searle, is that you're the psych officer and I'm clearly a lot saner than you are.
Asıl ilginç olan, Searle, sen gemi psikologusun ama belli ki senden çok daha akıllıyım.
I'm guessing you've been talking to Searle.
Galiba Searle'le konuşmuşsunuz.
Kaneda, Searle, report to Flight Deck.
Kaneda, Searle, güverteye durum bildirin.
Dr. Searle's prescription specifies a peaceful module.
Dr. Searle, huzurlu birim yazdı.
Searle's argument is sound.
Searle'ün savı sağlam.
Maybe you should talk to Dr. Searle about that.
Dr. Searle'le konuşsan iyi olabilir.
Searle, tell our captain to move.
Searle, kaptana söyle, gitsin.
Searle, do you copy?
Searle, anlaşıldı mı?
Dr. Searle has diagnosed him as a suicide risk.
Dr. Searle intihar tehlikesi tanısı koydu.
Searle, Capa, they're waiting for you.
Searle, Capa, sizi bekliyorlar.
Searle, check the social area and the sleeping quarters.
Searle, sen sosyal tesisle yatakhaneye bak.
Searle, are you ready? .
Searle, hazır mısın?
Searle?
Searle?
We're all thinking of you, Searle.
Hepimiz seni düşünüyoruz, Searle.
And I was with Capa and Searle.
Ben de Capa ve Searle'leydim.
When Searle and Harvey died, we lost two breathers.
Searle'le Harvey ölünce, iki ciğer de kaybettik.
Searle.
Searle.
- Donald Rumsfeld was the CEO of Searle, which was a Monsanto subsidiary.
Jeffrey Smith, Yazar. - Donald Rumsfeld Monsanto'nun bir ortağı olan Cyrol'un CEO'suydu.
We have a location on Agent Searle.
Ajan Searle'ün yerini saptadık.
Agent Searle?
Ajan Searle? Ajan Searle?
Agent Searle, it's good to see you made it.
Ajan Searle, sağ kaldığını gördüğüme çok sevindim.
Ms. Searle's injury is unfortunate, but it has nothing whatever to do with my car.
Bayan Searle'in yaralanması talihsizlik ama bunun arabamla ilgisi yok.
You've had your fair share of accidents over the years, haven't you, Ms. Searle?
Yıllardır kazalarda adil hisse aldınız, değil mi Bayan Searle?