Take a look at this tradutor Turco
2,686 parallel translation
No, not that, come take a look at this.
Hayır, o değil, gelip şuna bir bak.
In the meantime, chief vick wants you take a look at this counterfeit thing.
Bu arada, şef bu sahtecilik olayına bir göz atmanızı istiyor.
Take a look at this!
Şuna bakın!
Colonel, take a look at this.
Albay, şuna bakın.
- Take a look at this.
- Bir bak istersen.
Take a look at this.
Şuna bir bakın.
Let me take a look at this hand.
Şu ele bir yakından bakayım be.
I think you should take a look at this.
- Efendim? Sanırım buna bakmanız gerek.
Listen, I, uh, got a director and producer out here looking to shoot a movie, and I want to have them take a look at this place.
Film çekmek için yer arayan bir yönetmen ve yapımcı var onların buraya bir göz atmalarını istiyorum.
Could you take a look at this?
Şu fotoğrafa bakar mısın?
But take a look at this depressed fracture of his cranium.
Ama kafatası kemiğindeki şu kırığa bak.
We need you to take a look at this squirrel artefact.
Senden bu sincap yapımı şeye bakmanı istiyoruz.
H, take a look at this.
H, şuna bir bak.
Maybe not ; take a look at this.
Belkide değiliz ; Şuna bir baksana.
Take a look at this.
Şuna bir bak.
You guys should take a look at this.
Şuna bir göz atmalısınız.
I think she should take a look at this over here.
Bak ne diyeceğim? Bence şuraya bir baksa iyi olur.
And take a look at this picture of Jenny mclaren.
Jenny Mclaren'in resmine bir bakar mısın?
Hen, take a look at this. He lived in India until he was ten, he would now be the same age as the boy whose parents were killed...
Henry, şuna bak. 10 yaşına gelene kadar Hindistan'da yaşamış.
Might wanna take a look at this.
Bakmak isteyebilirsiniz.
Take a look at this sketch, see if it reminds you of anybody you know, or anybody you might have seen around.
Şu resme bir göz atın. Tanıdığınız yada etrafta gördüğünüz biri olabilir.
Take a look at this Arabic.
Şu Arapça yazılara bir bak.
Take a look at this.
Şuna bak. - Ne buldun?
I also thought you should take a look at this.
Aynı zamanda buna bakmak isteyebileceğinide düşündüm.
Take a look at this.
Bir göz atın.
Hey, take a look at this.
Una bakın.
Take a look at this.
Şunlara bir bakın.
House, come take a look at this.
House, gel şuna bir bak.
Well, no purple skin, but take a look at this.
Ciltte morluk yok ama şuna bir bak.
This'll perk ya up. Take a look at this Lady's Ga-Gas.
Kadının memelerine bak.
What's wrong? - Take a look at this.
Şuna baksana.
Hey, Eric, come here and take a look at this.
Gelip buraya bir bakar mısın, Eric.
Take a look at this man. If you're ever stupid enough to get arrested, this is the guy you want to put the handcuffs on.
Tutuklanacak kadar salaksan ellerine kelepçeyi takmasını isteyeceğin adam budur.
Yeah, Joe, you may want to take a look at this.
Evet, Joe, şuna bir göz at istersen...
Deb. Deb, you got to take a look at this.
Deb, şunlara baksan iyi olur.
Take a look at this linear incise cut on his throat.
Boynundaki yara izine bir bak.
Whatever... take a look at this.
Her neyse, şuna bir göz at.
Dr. Avery, come take a look at this.
Dr. Avery, gelip şuna bir bakar mısınız?
Take a look at this.
Şuna bakın.
Here, take a look at this.
Gel, şuna bak.
Give it back now! Look, take a look at this.
Şuna bakar mısınız?
Take a look at this!
Şuna bir baksana.
You would be touchy, too, so take a look at the damn files, And I'm gonna boot up this bad boy.
O yüzden, sen dosyalara bak ben de burayı araştıracağım.
Take a look at this.
Şuna bak.
So I'm just wondering, hey, I'm just wondering if maybe we should take a drive down to the hospital, have the neurologist on call take a look at you, see if he thinks this is as much fun as you do.
Bu yüzden merak ediyorum da acaba hastaneye gitsek ve nörolojisti görsen. Bakalım o da senin kadar bunu eğlenceli bulacak mı?
Hey, this one I'm going to take a look at.
Baksanıza, bununla ben ilgileneceğim.
Well, look, I'll sign this for William, okay, if... if my friend and I can go take a look at Dove Cottage.
Peki bunu William için imzlayacağım ama bana ve arkadaşıma Dove Cottage'a bakmamıza izin verirsen.
Maybe sometime this week if I have a couple minutes I'll personally take a second look at Timlin, okay?
Belki bu hafta vaktim olursa şahsen Timlin'e bir bakarım.
Yes, Adi, but this isn't National Geographic, so do me a favour and take a look at the map.
Evet, Adi ama bu National Geographic değil. Bu yüzden bana bir iyilik yap ve şu haritaya bakıver.
Oh! Take a step back and look at this.
Biraz geri çekilip şuna baksana.
If you take a look at the big picture, you realize that our galaxy is part of a local group of galaxies, perhaps 30, and our galaxy and Andromeda are the two biggest galaxies in this local group.
Büyük resme baktığımızda görürüz ki bizim galaksimiz bölgesel bir galaksi grubunun belki de 30'lu bir grubunun parçasıdır. Ve de bizim galaksimiz ve Andromeda bu bölgesel grupta en büyük iki tanesidir.