That's why i called tradutor Turco
475 parallel translation
I had an idea that's why you called me.
O yüzden aradığınızı tahmin etmiştim.
That's why I called you in.
Bu nedenle sizi içeri çağırdım.
That's what I told the Chief when he called to know why the case hadn't been broken.
Dosyanın neden sonuçlanmadığını sorduğunda ben de müdüre böyle dedim.
That's why I called.
Sizi bu yüzden aradım.
That's why I called you here.
Sizi bu yüzden buraya çağırdım.
- That's why I called you, Doc.
- Bu yüzden seni çağırdım, doktor.
That's why I've called in a specialist for a consultation.
Bu yüzden size bakması için uzman bir doktoru çağırdım.
That's why I called him names.
O yüzden küfrediyorum.
That's not the reason why I called.
Aramamın nedeni bu değil.
No, that's not really why I called.
Hayır, aslında onun için aramamıştım.
When Sophie called and said her brother-in-law wanted to marry someone, that's why I went to meet you.
Sophie arayıp kayınbiraderinin evlenmek istediğini söylediğinde- - Seninle o yüzden buluşmak istedim.
That's why I called the police.
Polisi bu yüzden aradım.
That's why I called you here.
Seni bu yüzden buraya çağırdım.
That's why I called you, Orlov.
Seni bu yüzden aradım, Orlov.
Oh, that's why his cabin didn't answer when I called.
Oh, Bu yüzden aradığımda kabin cevap vermedi.
Yes, well, that's why I called.
Evet, bunun için aramıştım.
Uh, look, uh, that - That's why I called you.
Şey, yok. Seni bunun için çağırdım.
That's exactly why I called you this morning.
Belki dün öyleydi, ama bu sabah işler değişti.
Maybe that's why you got so sore when I called you Pat Garrett Jr.
Belki bu yüzden seni küçük Pat Garret diye çağırdığımda bu kadar sinirlendin.
That's why I called you all here together.
Bu yüzden hepinizi çağırdım.
The'Roaming Knight'said that there's a woman... called Fan Ying who looks like me Why do I have so many look-alikes?
"gezgin silahşör" dedi ki Fan Ying adındaki kişide bana çok benzermiş neden herkes bana çok benziyor ki?
That's why I'm called the Lady of Thousand Hands.
Bana niçin'Melek Yüzlü Şeytan'dediklerini sanırım anlamışındır.
Well, that's not why I called you in, Chaplain.
Sizi bu yüzden çağırmadım Papaz.
No, that's not why I called.
Hayır, hayır bunun için aramadım.
I guess that's why you get called a bad guy.
İşte bu yüzden kötü adam olarak biliniyorsun.
That's why he's called Rambler I've heard it takes a lot of money to hire your services
O nedenle ona serseri derler! Duyduğuma göre servisiniz... çok pahallıymış, doğru mu?
No, that's not why I called you.
Seni bunun için aramadım.
That's why I called you.
- İşte tam da bu konuyla ilgili olarak sizi aramıştım.
That's why I called Clifford.
Bu yüzden Clifford'u çağırdım.
That's why I called the police - so that you would have to go!
- Bu yüzden polisi çağırdım! Gitmek zorunda kal diye.
No, that's not why I called...
Hayır, onun için aramadım. Sadece düşündüm ki...
That's why I called you here today.
O yüzden seni buraya çağırdım.
That's why I called you, not just to thank you for the tapes.
Onun için sizi çağırdım.
He knows I've got them. That's why he called me.
Onların elimde olduğunu biliyor, bu yüzden beni aradı.
that's- - why am i talking to you? i don't know. you called.
Hayır hayır.
I guess that's why they called the'20s, "roaring."
O yüzden 20'li yıllara "gürleyen" yıllar diyorlar sanırım.
Sorry, that's the reason why I called the boy to come in for a trial.
Üzgünüm. Ben de bu yüzden çocuğu bir deneyeceğiz diye aradım.
That's why I called you directly.
Onun için seni aradım.
That's why I called you.
Bu yüzden aradim.
That's why I called you happy-go-lucky people.
İşte bu yüzden, size gamsız insanlar dedim.
That's not why I called you here, Santos.
Seni bunun için buraya çağırmadım, Santos.
I don't think you wanna kill your wife. That's why you called in.
Karınızı öldürmek istediğinize inanmıyorum, zaten o nedenle telefon ettiniz.
That's why I called you.
Polis karışırsa kızımı öldürürler.
That's why I've called you here.
Seni niçin çağırdım biliyor musun?
- That's why I called you.
- Ben de seni bu yüzden çağırdım.
That's why I called.
Biliyorum. Bu yüzden aradım.
That's not why I called you in here, Agent Mulder.
Seni bunun için çağırmadım Ajan Mulder.
That's why I called the FBI.
Zaten bu yüzden FBI'a haber verdim.
That's why I called you Quack-Quack.
Bu yüzden ben sana vakvak diyorum.
That's why I called you that.
O yüzden sana "Nails" derdim.
That's why I called you.
Bu yüzden sizi çağırdım.
that's why i called you 62
that's why 1344
that's why i love you 61
that's why i didn't tell you 19
that's why i wanted to talk to you 18
that's why you're here 287
that's why i'm asking you 36
that's why i'm here 723
that's why i'm telling you 23
that's why i brought you here 24
that's why 1344
that's why i love you 61
that's why i didn't tell you 19
that's why i wanted to talk to you 18
that's why you're here 287
that's why i'm asking you 36
that's why i'm here 723
that's why i'm telling you 23
that's why i brought you here 24