The last time i checked tradutor Turco
281 parallel translation
the last time i checked, it was a five-dollar bill.
En sonra kontrol ettiğimde, 5 dolarlık bir paraydı.
We were living in a democracy the last time I checked.
Bildiğim kadarıyla bir demokraside yaşıyoruz.
- The last time I checked.
- Son baktığımda öyleydi.
- Still alive the last time I checked.
- Son baktığımda hala yaşıyordu.
The last time I checked on the protocol for Briefings it didn't include disruptive behavior.
Brifing protokolünü en son kontrol ettiğimde yıkıcı davranışları içermiyordu.
The last time I checked, I was a Cardassian.
Bildiğim kadarıyla hala Cardassian'ım.
The last time I checked he's the only other Cardassian living on the station.
Bay Worf hiç eğlenceli değilsin.
The last time I checked, this region was filled with Krenim colonies and vessels.
Geçen sefer ki kontrolümde bu bölge Krenim kolonileri ve gemileri ile doluydu.
The last time I checked, you were pulling a stellar F minus.
Son kontrol ettiğimde parlak bir F eksi almıştın.
The last time I checked, the scariest thing about Dihedra was the size of the bills at the resort hotels.
En son gördüğümde Dihedra'daki en korkutucu şey resort otellerin faturalarıydı.
Excuse me, darling, the last time I checked, I was over 21 and capable of making my own decisions.
Affedersin hayatım ama son baktığımda 21 yaşımı geçmiştim ve kendi adıma karar alabiliyordum.
Ok, the last time I checked, possession was still, uh, nine-tenths of the law, ok?
Tamam, 19. yasaya en son baktığımda, bu mal hala, uh, benim, tamam mı?
It was there the last time I checked.
Enson baktığımda buradaydı.
Well, the last time I checked, Phoebe was still my sister, which technically puts her on my side.
Son baktığımda Phoebe hâlâ kardeşimdi teknik olarak bu onu benim tarafımda yapar.
Because the last time I checked, this was still America.
En son hatırladığım hala Amerika'daydım.
The last time I checked, he's the boss of your boss, or do I need to remind you?
Son kontrol ettiğimde, patronlarının patronuydu, hatırlatmama gerek var mı?
Uh... the last time I checked, a weekend lasted two days.
Uh... en son kontrol ettiğimde, haftasonu iki gün sürüyordu.
She's older, but the last time I checked, that wasn't a crime.
Yaşlı ama bildiğim kadarıyla bu bir suç değil.
Because you know what? The last time I checked, he's not here.
Çünkü son baktığımda burada değildi.
The last time I checked, you weren't chief of staff.
Son baktığımda başhekim değildin.
The last time I checked, We weren't on this track.
En son kontrol ettiğimde bu yolda değildik.
The last time I checked, I pay you to run my security, not your mouth.
Sana güvenlik için para veriyorum, tavsiyeler için değil.
The last time I checked, this was not on the list of godparent job requirements.
Son baktığımda bu şey vaftiz babalığın iş tanımında yoktu.
The last time I checked, kidnapping was still a felony.
Bildiğim kadarıyla adam kaçırma suçtur.
Clark, the last time I checked, there's no offense in father and son bonding.
Clark, Son kontrol etiğimde, Baba-Oğul bağında alınılacak bir şey yoktu.
And the last time I checked, I had stripes.
Son baktığımda da ben çavuştum.
But the last time I checked, that wasn't a crime.
Ama son kontrol ettiğimde, bu bir suç değildi.
The last time I checked, you were sleeping with me.
En son hatırladığım kadarıyla benimle sevişiyordun.
You know, the last time I checked, defacing government property was a federal offense.
Bildiğim kadarıyla devlet malını tahrif etmek federal suçtu.
The last time I checked, this was still Klingon territory.
Son baktığımda burası hala Klingon bölgesiydi.
The last time I checked, you didn't care for being lied to.
Son baktığımda sana yalan söylenmesini sevmezdin.
You know, the last time I checked, the doctor didn't have a farm to run.
Son kontrol ettiğimde doktorun çalıştırması gereken bir çiftliği yoktu.
I was thinking about the last time you checked me out. You marked me down for not wearing a regulation shirt.
Beni en son kontrol ettiğin seferi düşünüyordum da kurallara uygun bir gömlek giymediğim için kötü not vermiştin.
Well, bad taste is not a crime, Your Honor last time I checked the statutes.
Zevksizlik suç değil ki Sayın Hakim. Kanunlara son baktığımda değildi.
Well, last time I checked, the purpose for college... was educational advancement.
Peki, en son kolejdeyken, eğitimsel anlamda. İlerlemek maksadıyla gitmiştim.
Critical, last time I checked, but I'd like to notify the families before they hear about it on Geraldo, if you don't mind.
Son baktığımda durumu kritikti. Sence sorun değilse Geraldo'dan öğrenmeden aileleri uyarmak isterim.
I timed his performance one night. Right? And then I checked the running time on the video.
Bir gece performansını ölçtüm ve... ve kasetteki süre ile karşılaştırdım.
Last time I checked on Baines was just before we went into the mine.
Ben madene inmeden önce bir bakmıştım.
But last time I checked, she wasn't the only one.
Ama tek iyi olan o değil.
Well, last time I checked, I had the creds.
Son baktığımda bu taraftaydım.
Well, the last time I checked, I believe we were winning.
Daha fazla başka yaşamları tehlikeye atmak istemiyorum.
Last time I checked, this was the men's locker room.
Bildiğim kadarıyla burası erkeklerin soyunma odası.
God, I mean, when's the last time you checked your calendar?
Neden bunu Grace'ten istemiyoruz? Bunu yapabilir mi?
God, I mean, when's the last time you checked your calendar?
Tanrım. Takvimine en son ne zaman baktın sen?
No, actually, the sooner we get through to him, the better because last time I checked, kidnapping is still illegal.
Hayır, hatta ne kadar çabuk ona ulaşırsak o kadar iyi çünkü son baktığımda çocuk kaçırmak hala yasal değildi.
'Cause last time I checked, you were, and I haven't heard anything to the contrary.
Çünkü en son kontrol ettiğimde birlikteydin ve bunun aksini belirten bir şey senden duymadım.
Last time I checked, we still had freedom of the press.
En son baktığımda hâlâ basın özgürlüğümüz vardı.
- I call this nail the Yankee Skulls, last time I checked, the South was a direction,
- Ben yanki kafatası diyorum. En son baktığımda onlar da zengindi!
Last time I checked, the police were still on our side.
Son baktığımda polis hala bizim taraftaydı.
Last time I checked, the murder weapon we confiscated didn't have cute little legs, walking around from toolbox to toolbox. Detective Flack.
- El koyduğumuz cinayet aletini son kontrol ettiğimde, şirin küçük bacakları yoktu ve alet kutusundan alet kutusuna dolaşıp durmuyordu.
You're just wasting your time, trying to save a guy who, last time I checked, had a piece of metal the size of my head sticking out of his bread basket.
Son baktığımda, karnına başım büyüklüğünde bir metal saplanmış olan bir adamı kurtarmaya çalışarak, zamanını harcıyorsun.