The rest of the time tradutor Turco
783 parallel translation
I mean, she's probably not gonna talk to me for the rest of the time, if she does stay.
Kalırsa kaldığı süre içinde benimle asla konuşmayacaktır.
What did he do with the rest of the time?
Geri kalan sürede ne yaptı peki?
The rest of the time, it's laying in the garage.
Geri kalan vakitte garajda duruyor.
The rest of the time he was just a stable boy.
Kalan zamanda seyis yamağıydı.
But the rest of the time, we have devoted entirely to research.
Fakat geri kalan zamanda kendimizi tamamiyle araştırmalara adadık.
- What about the rest of the time?
- Ya kalan zamanda?
Say "yes, darling" once in a while and nod your head the rest of the time.
Arada bir "evet sevgilim" de, onun dışında sürekli kafanı salla.
Can't use no more than four the rest of the time.
Diğer işler için dörtten fazla kişi çalıştıramam.
The rest of the time he doesn't care if I'm dead or alive.
Diğer vakitte yaşayıp yaşamadığım umrunda değil.
The rest of the time I'm nothing.
Onun dışında hiçbir şeyim.
The rest of the time, it digests, ponders, sleeps.
Zamanın geri kalanında sindirir, düşünür, uyur.
She goes back to Chaulieu-sur-Liore for holidays. But the rest of the time she's in Paris.
Tatillerini Chaulieu-sur-Liore'da geçiriyor ama sonra Paris'e dönüyor.
The rest of the time, I make a noise, frighten the little virgins at the high school, chase the house wenches.
Bunun dışında sürekli gürültü koparıyor, lisedeki bakireleri ürkütüyor, hizmetçileri kovalıyorum.
- And the rest of the time?
- İşin olmadığı zamanlar?
What are you gonna be doing the rest of the time?
Haftada iki gün. Kalan zamanda ne yapacaksın?
He went off to the store a couple ofhours a week... but the rest of the time belonged to us.
O haftada bir iki saat dükkânı açıyordu geri kalan zamansa tamamen bize aitti.
The rest of the time, I kept house.
Geri kalan zamandaysa, ev işi yapardım.
The rest of the time, you're strutting around... with dollar cigars in your kissers like a bunch of bankers!
Arada ise dolar sigaralarınızla, bankacı suratlarınızla ortada geziyorsunuz.
Perhaps the price they pay for having no emotions the rest of the time.
Duygularının olmaması yüzünden ödedikleri bedel.
The rest of the time, the place is totally deserted.
Yılın geri kalanında burada kimse olmaz.
And the rest of the time, snoring like a jackass!
Ve günün geri kalanında, eşek gibi horluyor!
They live underground the rest of the time... and the only time they come out of the ground is to crawl out of their skins and grow some ring - grow some wings so they can fuck.
Çıkana kadar hep toprağın altındadırlar. Yüzeye çıktıkları tek seferde derilerinden kanat gibi şeyler çıkarırlar. Sırf sikişmek için hem de.
If you want your 10 dollars back, I'll sit out the rest of the time.
10 Dolarınızı geri istiyorsanız, geri kalan zamanı girerim hapse.
Such were Chaplin's demands for perfection by this time that 90.000 feet of negative was photographed for the production, and Charlie went four days and nights without rest while editing The Immigrant to final lenght.
Chaplin yapıtının mükemmel olmasını istedğinden 27.000 metre film şeriti kullanmış ve dört gün gece aralıksız "Göçmen" i son haline getimek için uğraşmıştır.
But... for the rest of you... those of you who have only proved that I have wasted my time among you... I have only this to say.
Ama geri kalanınız için sizinle zamanımı boşa harcamış olduğumu gösterenler içinse sadece şunu söyleyeceğim.
Journet, if you don't want to remain in hiding for the rest of your life you must return to the hotel and help me to put an end to this monster for all time.
Journet, eğer ömrünün geri kalanını saklanarak geçirmek istemiyorsan otele dönmeli ve bu canavarı tamamen durdurmak için bana yardım etmelisin.
And I feel a decent time has elapsed since the passin'of Mrs. McShane, God rest her soul.
Ve, Allah rahmet eylesin, Bayan McShane'nin ölümünün üzerinden makul bir süre geçti diye düşünüyorum.
And like the rest of us, she's been under a nervous strain for a long time.
Ve diğerlerimiz gibi uzun süredir ağır baskı altında.
Next time they come, they're gonna cut down the rest of us.
Bir daha ki gelişlerinde, kalanları keserler.
To spend the rest of my time worrying when I'll be caught up with... by some hoodlum holding a first mortgage on my life... payable on demand? No.
Hayatımın geri kalanını acaba ne zaman serserinin tekiyle enseleneceğim diye endişe ederek geçirmeye değer miydi?
As for the rest of us... perhaps some vessel can get to us in time.
Geri kalanlara gelince... Belki bazı gemiler bizi zamanında kurtarabilir.
But I'm not going to spend the rest of my days running away, worrying my family may be killed any time by a bullet meant for me.
Ama hayatımın geri kalanını kaçarak geçirmeyeceğim, Benim için olması gereken bir kurşunun aileme zarar vereceğini düşünerek.
Of course I believe you... but if you've had this serum all this time... how is that you haven't shared it with the rest of the world?
Elbette inanıyorum ama bu zamana kadar böyle bir aşınız vardıysa neden bunu bütün dünyaya duyurmadınız?
Well, I guess the generalissimo needed a little time to think things out like the rest of us mortals.
Sanırım bizim generale bu konuyu biraz düşünmek yaramış biz diğer faniler gibi.
- The rest of my time is all yours.
Evet, geri kalan zamanımın hepsi senin. Pekâlâ!
Get the rest of the clothes another time.
Kalan elbiseleri başka zaman alırsınız.
Much has been discovered during this time. What can Russia get from this gorgeous region, when the railways connect it with the rest of the country.
Bu süre boyunca Rusya'nın bu güzel topraklardan tren hattı kurulduğunda elde edeceği... pek çok şey keşfetmiştik..
Not only in the time of scouting, you mustn't violate rules for the rest of your life
Sadece asker iken değil, hayatınızın geri kalanında da kurallar ihlal edilmez.
Now it's time you start making some sacrifices for the rest of the family.
Artık senin de ailenin diğer fertleri için fedakarlık yapma zamanın geldi.
If you want time to think, that's all right because I've waited already for three years and I can wait for the rest of my life if necessary.
Düşünmek için zaman istiyorsan, tamam. Zaten üç yıl bekledim ve gerekirse... hayatımın sonuna kadar da bekleyebilirim.
I'll shove off right after the rest of you and get to Port Moresby in no time.
Sizler kısa zamanda Port Moresby'ye varırsınız.
The rest of us can go across the roofs, but it's gonna take some time.
Kalanlar çatılara gidebilir, ancak zaman alacaktır.
When the time came to set out for Sam's villa, I was on edge, furious at myself and the rest of the world.
Sam'in villasına gitme vakti geldiğinde kendime ve hatta dünyadaki her şeye karşı çok kızgındım.
He's going to spend the rest of his days in our time. It's only decent to help him catch up.
Günü yakalamasına yardımcı olmamız doğru olur.
His wife was alive at the time, they didn't have much, like the rest of us.
O zamanda karısı hayattaydı, onlar bizim gibi değillerdi.
You tell us where we can find Benesch, you'll see the rest of the show in no time at all.
Benesch'in yerini söylersen çabucak filmine devam edebilirsin.
If you tell me what you're going to do while the rest of those your generation, the best in our country, will be marching for the first time, I'll be more heroic than my heroism, Julian.
Kendi kuşağının geri kalanı, yani ülkemizin en iyileri,... ilk kez yürüyüşe geçmişken, o sırada ne yapmaya niyetli olduğunu söylersen,... niyetinin kendi hamaset anlayışımdan daha hamasi olma şansı da var, Julian.
Every rest period, she's on her all the time about why don't she have it cut out, why don't she get rid of it.
Her dinlenme arasında bebeği aldırması gerektiğini söylüyor. Ruby'yi tedirgin ediyor.
Keep in mind that close examination takes time, And that time they use on you could let the rest of us escape.
Şunu aklınızdan çıkarmayın, derinlemesine sorgu zaman ister size harcadıkları bu zaman kalanların kaçmasına yardım edebilir.
Eat as little of it as you can and gain some time. I'll look after the rest.
Küçük bir parça yerseniz, Hemen istirahate çekilirsin.
However, you can save us some time by filling in the rest of the story which Mr. Rogers has begun.
Bununla birlikte, tabii sen Bay Rogers'ın başladığı hikayenin gerisini tamamlayarak bizi bu dertten kurtarabilirsin.