Tip of the iceberg tradutor Turco
259 parallel translation
And that's just the tip of the iceberg.
Ve bunlar sadece buzdağının görünen kısmı.
But that's only the tip of the iceberg.
Fakat o sadece buzulun üst tarafı.
I want Tanya and her friends too, but that's only the tip of the iceberg.
Ben de Tanya ve arkadaşlarını istiyorum ama onlar buzdağının görünen kısmı.
Suppose lighting fires is merely the tip of the iceberg.
Sadece buz dağlarının tepesini yaktığını düşün.
Hey Scotto, tip of the iceberg, baby.
Hey Scotto, bu buz dağının görünen yüzü.
No, Watson, I'm afraid this is only the tip of the iceberg.
Hayır Watson, korkarım bu dağın yalnızca zirvesi.
- This is just the tip of the iceberg.
- Bu buzdağının sadece üst kısmı.
We believe that the counterfeit money we found in that trailer... is just the tip of the iceberg.
O karavanda bulduğumuz sahte paranın, buzdağının... tepesi olduğuna inanıyoruz.
If she doesn't reach over, lift up that button for you so you can get in, she's a selfish broad and all you're seeing is the tip of the iceberg.
Senin de girebilmen için uzanmaz ve senin için düğmeyi kaldırmazsa, bu bencil olduğunu gösterir. Bu gördüğün buz dağının ucudur.
But all you can see is the tip of the iceberg, the present, the tedious here and now.
Fakat buzdağının sadece tepesini görebiliyorsun, şu anı, sıkıcı şimdiyi ve burasını.
This law is just the tip of the iceberg.
Bu yasa yalnızca buzdağının görünen yüzü.
Now, if that's true, what happened here is merely the tip of the iceberg.
Eğer bu doğruysa burada olanlar sadece buzdağının görünen kısmı.
{ \ pos ( 192,245 ) } If I'm reading this right, what we saw from the surface { \ pos ( 192,245 ) } was just the tip of the iceberg.
Eğer bu okuduklarım doğruysa, yüzeyeden gördüğümüz şey sadece buzdağını görünen kısmı.
What it shows is only the tip of the iceberg we're up against.
O sadece buz dağının görünen yüzüyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.
And what we know is just the tip of the iceberg, Lois.
Ve bildiğimiz şey buzdağının sadece tepesi, Lois.
And that's just the tip of the iceberg.
Ve bu sadece buzdağının görünen yüzü.
It's the tip of the iceberg.
- Buz dağının görünen kısmına bakıyorsun.
And that's just the tip of the iceberg.
Bu sadece buz dağının tepesi...
You don't think I know that you're the tip of the iceberg?
Sizin buzdağının görünen kısmı olduğunuzu bilmiyorum mu sanıyorsunuz?
This is just the tip of the iceberg, Mr. Whitehouse.
Bu sadece buzdağının görünen yüzü, Bay Whitehouse.
And I bet that's just the tip of the iceberg.
Biliyor musun, bence bu sadece buzdağı'nın görünen yüzü.
They're just the tip of the iceberg.
Bu, buzdağının görünen kısmı.
This is the tip of the iceberg.
Burası aysbergin görünen yüzü.
This is only the tip of the iceberg.
Bu sadece buzdağının görünen kısmı.
- That's just the tip of the iceberg.
Üstelik bu devede kulak.
I think it's the tip of the iceberg.
Evet ama içimden bir ses bunun, buzdağının sadece tepesi olduğunu söylüyor.
And the thing that I keep thinking about is that what happened is just the tip of the iceberg.
Olanlar hakkında düşünüp durduğum zaman, Bunlar sadece buzdağının görünen kısmı.
Your assailants last night, they were the tip of the iceberg.
Geçen gece sana saldıranlar, onlar buzdağınını görünen yüzüydü.
- That's just the tip of the iceberg.
- Bu sadece buzdağının görünen kısmı.
Talk about the tip of the iceberg! Oh.
Buz dağının görünmeyen kısmıni hayal et dur.
'Cause you're standing on the tip of the iceberg, my friend.
Buzdağının görünen kısmının tepesindesin, dostum.
Gunzel was just the tip of the iceberg. There are others... - Schrader!
Günzel, o sadece bu aysbergin görünen kısmıydı.
Andrew Waller is just the tip of the iceberg.
Andrew Waller sadece buz dağının görünen kısmı.
Honey... they're just the tip of the iceberg.
Tatlım... onlar sadece buzdağının görünen yüzü.
Kyoko-san, this is merely the tip of the iceberg.
Bu buzdağının görünen kısmı, Kyoko.
And reading is just the tip of the iceberg.
Ve okuma buzdağının yalnızca görünen kısmı.
Tip of the iceberg.
Bu buz dağının görünen kısmı.
Looks like that meth lab you took down was just the tip of the iceberg.
Görünüşe göre bastığınız uyuşturucu laboratuvarı buzdağının sadece görünen kısmıymış.
And these incidents are just the tip of the iceberg.
Ve bu olaylar buzdağının sadece görünen yüzü.
The clothes are only the tip of the iceberg.
Giysiler buzdağının görünen ucu.
Only the tip of the iceberg.
Demek buzdağının görünen ucu.
But these volcanoes are like the tip of an iceberg.
Ancak bu volkanlar, tıpkı buzdağının üstü gibiler.
This is the tip of an iceberg.
Bu icebergin görünen yüzü.
Dancing's just the tip of this iceberg.
Dans sadece buzdağının ucu.
But this might be just the tip of a very large and dangerous iceberg.
Ama bu çok büyük ve tehlikeli bir buzdağının sadece ucu olabilir.
I don't think you're the tip of an iceberg, frankly.
- Belki birkaç kişi daha vardır. - Sıkı bir masajı tercih ederim.
This is only the tip of the iceberg.
Bu, sadece buz dağının tepesi.
Unfortunately, that's only the tip of a very large procedural iceberg, and we don't want to hold up everyone else while I explain it.
Maalesef bu buzdağının görünen ucu ve ben bunu açıklarken kimseyi burada tutmak istemeyiz.
Larry, you've only seen the tip of the neurotic iceberg.
Sen sadece nevrotik buzdağının tepesini gördün.
Larry, you've only seen the tip of the neurotic iceberg.
Yüzünü beğeniyorum.
This is just the tip of the iceberg.
Bu sadece buz dağının görünen kısmı.