Topo tradutor Turco
55 parallel translation
Tell me something, what does it mean when they say to you to go... bo.. topo...
Söylesene, İtalyanca'da şu ne demek : "go... bo... topo..."?
I got the topo that you wanted.
Şu istemiş olduğun belgeyi aldım.
If you get a topo map, we could narrow this down to a few specific sites.
Eğer topografik bir harita getirirseniz, muhtelemen bunu birkaç belirli bölgeye indirgeyebiliriz.
Until the... the puppet becomes an extension of you, it's a novelty act. It's, uh... It's Topo Gigio.
Kuklan senin bir parçan haline gelmedikçe sokak gösterisi olur, çocuk eğlencesi olur.
- You know topo.
Onu şirin..
She entered the forest somewhere between 8-3 and 8-4 on the topo map. - And heading?
Bildiğimiz kadarıyla ormana haritadaki 8-3 ile 8-4 arasından girmiş.
He kept looking at me, like he was trying to scare me... but I'm not afraid of him like Topo is.
Beni korkutmaya çalışıyordu, ama ondan korkmuyorum Topo gibi.
- Topo, let us get her to a doctor! Stop!
Topo, onu bir doktora götürelim!
Topo! Please!
Topo, lütfen!
Topo, let us help her!
Topo, yardım edelim ona!
Topo?
Köstebek?
Same guy shot Shorty and Topo, too.
- Güdük ile Köstebek'i de o vurdu. İyi düşün evlat.
Next, Topo. Little Mousy, Big Mousy,
Küçük Mousy, Büyük Mousy Soytarı, Kovboy.
Northern part of the state. Topo maps.
- Eyalet kuzeyi, topoğrafik haritalar.
I'll be never wait topo.
Ne kadar çokmuş.
Well, like the rest of us - with a good old USGS topo map.
Çoğumuz gibi, iyi eski bir USGS arazi haritasıyla.
Can you pull up that topo...
Görüntüyü biraz yaklaştırır mısın...
According to the topo maps, there's an opening not far from here.
Topografya haritalarına göre, ileride bir giriş var.
There wasn't anything in the topo maps about mining operations in the area.
Topografya haritalarına bu bölgedeki madencilik çalışmalarıyla ilgili bir şey yoktu.
So I pull out the topo map? Mm-hmm.
Topoğrafik haritayı elime aldım.
- Topo, the workmanship is magnificent.
Topo, zanaatın harikulade.
Which, by the way, is gonna be crisscrossed with so many stretch marks it'll look like a topo map of Yellowstone.
Ayrıca oluşacak o çatlaklardan bahsetmiyorum bile. Yellowstone'un topografik haritası gibi görüneceğim.
El Topo is miraculous and terrible. It's violent.
El topo mucizevidir... ve çok fena... vahşidir...
El Topo is more than spectacle.
El-Topo görüntüden fazlasıdır...
El Topo really was the original midnight movie, the original cult film the first movie that played exclusively at midnight screenings and drew a loyal cult audience.
El-Topo gerçekten de orjinal gece yarısı sinemasıydı. Gece yarısı matinelerinde özel olarak oynatılan kült filmdi... ve kendisine, sadık kült film izleyiclerini çekiyordu.
What I find extraordinary about El Topo is it's his first major movie, and Jodorowsky's producing writing and directing and playing the lead and he gives himself that immortal line, "I am God."
El-Topo da en sıradışı bulduğum durum... bu onun ilk büyük filmi... Jodorowsky yapımcılığını, yazarlığını, yönetmenliğini ve baş rol oyunculuğunu yapıyor. ve kendisine ölümsüz bir replik buluyor.
Thanks to the success of El Topo I got one million dollars to make The Holy Mountain.
El Topo'nun başarısı sayesinde... Elime geçen bir milyon dolar ile The Holy Mountain'ı çekebeildim.
In El Topo, he had this long hair down to his shoulders and a big beard and he was a raving lunatic.
El-Topo'da tıpkı kaçık gibi davranan ve omuzlarına kadar saçları... büyük sakalı ile kaçık gibi görünen bir oyuncuydu.
It was influenced by El Topo.
Bu yapım El Topo'dan etkilenmişti.
I work with him in El Topo, now he have 12 year old.
Onunla El Topo'da birlikte çalıştık. Yaklaşık 12 sene oldu.
The totally outrageous side of Jodorowsky especially after The Holy Mountain and El Topo did not give them faith that he could lead this very ambitious project.
Jodorowsky'nin özellikle The Holy Mountain ve El Topo... dan sonra, bu alışılmamış, ölçüsüz yönü... onlara oldukça iddialı bu projeyi yönetebileceği konusunda güven vermedi.
Topo.
Topo.
- Topo!
- Topo!
Topo!
Topo!
To my old man who said I should use Topo, that Topo could use the work.
Topo'yu kullanmamı söyleyen babamı dinliyorum, Topo'ya iş lazımmış.
Because he on us with El Topo.
Çünkü onu El Topo işine göndereceğim.
All I care about is El Topo loving them trucks.
El Topo onların tırını sevmiş, tek umursadığım bu.
Come on, man, El Topo waiting'.
Hadi adamım, El Topo bekliyor.
Malik called him "El Topo."
Malik ona "El Topo" dedi.
They call him "The Mole." El Topo.
Ona "Köstebek" anlamına gelen El Topo diyorlar.
El Topo's a game changer, and he's way out of his depth.
El Topo oyunu değiştirdi ve o da çoktan boyunu aştı
There's no way El Topo's gonna be at that exchange tomorrow.
El Topo'nun yarınki takasta olmasına imkan yok.
I need a number on El Topo, bruh.
El Topo'nun numarası lazım kardeşim.
It's El Topo's cell.
El Topo'nun cep telefonu.
And now... right here on our stage. Before I bring out the Vienna Boys Choir and Topo Gigio... I would love to introduce you to a new discovery of mine :
Şimdi de burada, sahnemizde Viyana Erkekler Korosu ve Topo Gigio'yu davet etmeden önce size yeni bir keşfimi tanıtmak istiyorum :
Touchdown specs, topo, inhabitants?
İniş özellikleri, yer şekilleri, yerliler mi?
Give me topo five, 50 miles in every direction.
Topografi haritasında bana 80 kilometrelik bir daire çiz.
Topo, look what I found.
Topo, bak ne buldum.
Topo makes cookies.
Elbette Topo yapıyor.
Topo makes the cookies.
Topo yapıyor.
Look, I love the initiative you're taking here at Topo and we wouldn't be offering you this job if we didn't think that you were really part of the family.
Bak, Topo'daki girişimlerine hayranım ve ailenden olduğunu düşünmeseydik sana bu işi teklif etmezdik.