Tripoli tradutor Turco
135 parallel translation
" My entire estate, which consists of Tripoli Kanal shares in the amount of 300.00.000 francs, I'm leaving
" Benim bütün gelirim, Tripoli Kanal'ındaki hissem 3.000.000 frankı, yeğenim..
- Tripoli Kanal had collapsed...
- Tripoli Kanalı çökmüştü...
Gentlemen, I have before me North Africa, from Tripoli to Cairo.
Beyler, önümde Kuzey Afrika, Trablus'tan Kahire'ye kadar olan kısım...
Field Marshall, twice we chased you towards Tripoli.
Mareşal, iki kez Trablus'ta peşinize düştük.
We don't depend entirely on our trucks shuttling between the front line and Tripoli.
Kamyonlarımızın cepheyle Trablus arasında mekik dokumasına güvenmiyoruz.
Two months after she set sail, she was sighted by fishermen off Tripoli.
Yelken açtıktan iki hafta sonra... Trabluslu bir balıkçı tarafından görüldü.
"His Majesty's enemies... " together with their impedimenta... " have been completely eliminated from Egypt...
Majestelerinin düşmanları ve savunma hatları, Mısır, Bingazi, Libya ve Tripoli'den tümüyle temizlenmiştir.
It was in hospital in Tripoli during the war.
Savaş esnasında Tripoli'de bir hastanede.
Tripoli, the capital of the Lybian, it was to the reach of O'Connor.
Libya'nın başkenti Trablus, O'Connor'un avucunun içindeydi.
He was obvious that we did not obtain to defend together Greece and Tripoli.
Yunanistan ve Trablus'la aynı anda başa çıkamazdık. Bu açıktı.
We could have taken Tripoli e later we arrived at Greece.
Bence Trablus'u hemen ele geçirebilirdik. Ardından da Yunanistan'ı düşünürdük.
A small mobile force part for Tripoli.
Alelacele biraraya getirilmiş seyyar bir birlik Trablus'a doğru yola çıktı.
In the port of Tripoli, in February or March of 1941, Rommel said my friend, Hunt lieutenant, that he was engineer : 'Hunt, pods to construct here 150 tanks.'
Şubat-mart 1941'de Trablus limanında Rommel mühendis olan arkadaşım Çavuş Hunt'a "Hunt, bana burada 150 tank yapabilirsin." dedi.
More important still, operating from Malta, the British Navy could attack the ships German that they passed of Italy for Tripoli.
Daha da önemlisi, ikmal kolları Malta'dan idare ediliyor Kraliyet Deniz Kuvvetleri, Rommel'in, İtalya'dan Trablus'a giden konvoylarını taciz edip rahatsız ediyordu.
Without fuel, the troops of Rommel had to pass for the enemy, e km was the 2300 of its base in Tripoli, while Montgomery was the 100 km of its base, in Alexandria.
Yakıt azalıyor, Rommel'in ikmal kolları büyük bir yüke katlanıp 2.250 km. uzaklıkta Trablus'ta bulunan ana üslerine gidip gelirken Montgomery 100 km. ötedeki İskenderiye'den besleniyordu.
In the distance of the ports of Bengasi, Tripoli, e perhaps Tobruk, one became too much great.
Limanlar arasındaki mesafe Bingazi, Trablus ve hatta Tobruk da dahil çok uzaktı.
In middle of January of 1943, Tripoli was reconquered. The prize that escapes of Rommel two years before.
1943 yılı ocak ayı ortalarında, O'Connor'ın iki yıl önce elinden kaçırdığı Trablus, İngilizlerin hakimiyetine girdi.
Right, Tripoli, land of love.
Evet, Tripoli, aşk diyarı.
Come on, Tripoli, let's go sleep.
Hadi gel, Tripoli, yatalım artık.
Tripoli, my ass.
Kıçımın Tripoli'si.
Tripoli!
Tripoli!
Tripoli, land of love.
Tripoli, aşk diyarı.
But, Tripoli, listen, many people will never have two days of love.
Ama, Tripoli, dinle, bi çok insan aşkla dolu iki gün yaşamayacak.
Poor Tripoli.
Zavallı Tripoli.
- What about Tripoli? He show yet?
- Tripoli gelmedi mi daha?
Sail for Rhodes or Tripoli, you'll find richer cargo there.
Rodos'a ya da Trablus'a gidin, oralarda ticaret yapabilirsiniz.
"From the halls of montezuma " to the shores of tripoli
Montezuma'nun koridorlarından Tripoli körfezine gidiyorum...
To Tripoli.
Trablus'a!
Landings were made at Tripoli,...
Trablusgarp'a....
And Aaron's spent six weeks in Tripoli, he's interviewed Gaddafi.. .. he reported on the Eight-one story.
Aaron, Trablus'ta altı hafta geçirdi, Kaddafi'yle röportajlar yaptı 1981 olayını o rapor etti.
This is the position in the Tripoli log.
Burası Tripoli'nın seyir defterindeki yer.
Looking into the eyes of the Tripoli landing party.
Tripoli'nin iniş ekibinin gözlerine bakmam.
It went to the Tripoli, a holding vessel on the rim of the shipyard.
Tripoli'ye gönderilmiş, tersanenin kenarında bekleyen bir gemi.
- Maybe we should visit the Tripoli.
- Belki de Tripoli'yi ziyaret etmeliyiz.
We beam goods to the Tripoli on a regular schedule.
Tripoli'ye güzel parçaları ışınlıyorduk.
He's taking the position assigned to the Tripoli.
Tripoli'ye verilmiş olan yeri alıyor.
The Libyan I.H.Q. is in the center of tripoli. What else are we gonna hit?
Libya Gizli Servisi Tripoli'nin göbeğindeydi.Başka ne zarar görebilir?
Leon, somewhere in Libya right now... a janitor is working the night shift at the Libyan intelligence Headquarters.
Bak Leon bir saat önce Tripoli'de Libya istihbaratındaki gece... vardiyasına giden bir kapıcı vardı.
I've got a wife in Tripoli.
Tripoli'de bir karım var.
And Tripoli is in the subtropics...
Ve Tablusgarp astropikal bölgededir...
- From Tripoli to Panama he's proven it.
- Tripoli'den Panama'ya kadar ünlüdür.
But Interpol insists he's in Tripoli.
Ama İnterpol hala onun Tripolide olduğunda ısrarlı.
The trigger is due to arrive in Tripoli in 52 hours.
Başlık 52 saat sonra Tripoli'ye ulaşacak.
Marine Lieutenant Presley O'Banion defeated the Barbary pirates... on the shores ofTripoli in 1805.
Teğmen Presley O'Benien 1805'de Tripoli sahillerinde Berberi korsanlarını yendi.
We're gonna have to give them the amber waves of grain... the purple mountains majesty and the shores of Tripoli.
Onlara kehribar rengi buğday formülünü Mor dağları ve Trablus sahillerini vermeliyiz.
We don't own the shores of Tripoli.
Trablus sahilleri bizim değil.
Didn't we do that in Tripoli?
Bunu Trablus'da yapmamış mıydık?
To the shores of Tripoli
" Trablus kıyılarına
To the shores of Tripoli
Tripoli'nin sahillerine.
From the halls of Montezuma. to the shores of Tripoli
Montezuma Salonlarından Tripoli kıyılarına...
Did I say "Tripoli"?
Ben "Trablusgarp" mı dedim?