English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ V ] / Vibeke

Vibeke tradutor Turco

46 parallel translation
I'm Vibeke and I talked to your uncle about the house.
- Amcanızla satılık ev için konuşmuştum da satılık ev bu mu?
Vibeke Farangs telephone, how may I help?
Ben, Vibeke Farangs. Nasıl yardımcı olabilirim?
- Vibeke Farang.
- Vibeke Farang.
Vibeke!
Vibeke!
- Vibeke...
- Vibeke...
In Bergen, another tragedy has hit Vibeke Farang, the party leader.
Bergen'de, başka bir acı olay parti lideri Vibeke Farang'ı vurdu.
Vibeke Farang did not wish to make any statement.
Vibeke Farang, herhangi bir açıklamada bulunmak istemedi.
It shows Karsten went straight there after leaving Vibeke Farang.
Bu, Karsten'in Vibeke Farang'dan ayrıldıktan sonra direkt olarak oraya gittiğini gösteriyor.
Vibeke Farang was down at the station and made a big scene.
Vibeke Farang, istasyonda indi ve büyük bir hadise çıkarttı.
Vibeke. I'm Sarah's mother.
Ben Vibeke, Sarah'nın annesiyim.
This is Vibeke Lund.
Ben, Vibeke Lund.
A colleague. Vibeke.
- Vibeke, Sarah'nın annesiyim.
Let's put our best foot forward. There are T-shirts on the line now just like the one Vibeke is wearing.
Sırada en iyi ödülümüz olan Vibeke'nin üzerindekine benzer tişörtler var.
For me, Vibeke and for you.
Benim, Vibeke'nin ve senin için.
Vibeke, sit still.
Vibeke, hareketsiz otur.
Vibeke, come along.
Vibeke, buraya gel.
Vibeke, fetch!
Vibeke, getir onu!
Vibeke.
Vibeke.
Thank you for playing with Vibeke.
Vibeke'yle oynadığın için teşekkür ederim.
Vibeke and I are so happy to be here. We needed it.
Vibeke ve ben, burada olmaktan çok mutluyuz, buna ihtiyacımız vardı.
Vibeke, more ice cream?
- Vibeke, dondurma ister misin?
I'll go with Vibeke. You can stay.
- Vibeke'yi götüreceğim, siz kalabilirsiniz.
If you insist on living in sin with hopeful Hugo, know this : Vibeke is staying with me.
Eğer, Hügo'yla günah içinde yaşamak istiyorsan, şunu bil ki Vibeke benimle kalacak.
Vibeke is such a clever girl.
Vibeke çok akıllı bir kız.
Someone has to take care of Søren's, yours and Vibeke's interests.
Birisi, Soren'in, sizin ve Vibeke'nin, çıkarlarını gözetmeli.
Draw up a power of attorney for Vibeke's sake.
Vibeke'nin iyiliği için düzenleyin hemen.
I just came to thank you for looking after Vibeke during our hard times.
Zor zamanlarımızda Vibeke'ye baktığın için teşekküre geldim.
For Vibeke's sake.
Vibeke'nin iyiliği için.
If you only knew how much I miss Vibeke.
Sadece, Vibeke'yi nasıl özlediğimi bilseydin...
Vibeke.
- Vibeke.
- Vibeke is to determine her own fate.
- Vibeke kendi kaderini belirlemeli.
Vibeke is on her way.
Vibeke kendi yolunda gidiyor.
So I ask you, Vibeke.
O halde, sana soruyorum, Vibeke.
I think Vibeke's home as well.
Vibeke de evdedir bence.
- Vibeke?
- Vibeke?
We met him the last time ve visited Vibeke.
- Çok. Vibeke'nin yanına en son gidişimizde tanıştık.
- And Vibeke has all she needs.
- Vibeke'de de ihtiyacı kadar var.
- What do you think, Vibeke?
- Sen ne diyorsun, Vibeke?
It's been forever, what are you doing here?
- Ne çok zaman geçti. - Selam Vibeke. - Burada ne işin var senin?
Vibeke is dead.
Vibeke öldü.
– Hi, Vibeke.
- Merhaba, Vibeke.
– Vibeke, we must get everybody out now.
- Vibeke, şimdi herkesi dışarı almak gerekir.
Bye-bye! Bye-bye, Vibeke.
Güle güle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]