We'd better get going tradutor Turco
109 parallel translation
Lucky, we'd better get ready if we're going to do the dance.
Dans için hazırlanmalıyız. Şey...
We'd better get going for Lordsburg as soon as we can.
Olabildiğince çabuk Lordsburg'e yola çıksak iyi olur.
If we're gonna get started this afternoon, I'd better be going.
Bu öğlen yola çıkacaksak hazırlansam iyi olur.
We're going to have dinner in a few minutes, and you'd better get ready.
Birkaç dakika içinde akşam yemeği yiyeceğiz, hazırlansan iyi olur.
Well, if we're going to get started this afternoon, I'd better get my things together.
Akşam üstü orada olacaksak eşyalarımı toplamaya başlayayım.
Well, we'd better get going, or the war'll be over and we'll be old men before we even see Quantrill.
Gitsek iyi olacak yoksa savaş bitmiş olacak ve biz Quantrill'i görmeden önce ihtiyarlayacağız.
- We'd better get going.
- Yola koyulsak iyi olur.
We'd better get going.
Acele etmeliyiz.
I think, uh, we'd better get going.
Biz gitsek iyi olur.
WE'D BETTER GET GOING.
Gidelim.
- Come on, we'd better get going.
- Hadi bakalım.
We aren't going to their wedding either, but you'd better get inside.
Düğün törenlerine biz de gitmeyeceğiz ama aşağı insen iyi edersin.
Thanks, we'd better get going.
Teşekkür ederiz, devam etsek iyi olur.
I think we'd better get going.
Gitsek iyi olur.
( DORTMUN ) We'd better get going.
En iyisi gidelim.
We'd better get going, sir, before the town is completely surrounded.
Şehir tamamen düşmeden yola çıksak iyi olur efendim.
All right, we'd better get going.
Tamam gitmemiz gerekiyor.
We'd better get going.
Yola koyulsak iyi olur.
- Rollin, we'd better get going.
- Rollin, Başlasak iyi olur.
If we're going to go downtown we'd better get started.
Şehir merkezine gideceksek başlasak iyi olur.
We'd better get going.
Hemen geri dönmeliyiz.
I think we'd better get going.
Gitsek iyi olur sanırım.
Without my horses, I can't get to where l'm going... so we'd better just shoot it out right now.
Atlarım olmadan gideceğim yere gidemem. Demek ki hemen ateş etmeye başlasak iyi olur.
We'd better get going.
Gitsek iyi olur.
We'd better get going, folks, or we'll miss the train in Omaha.
Artık yola çıksak iyi olacak. Yoksa Omaha'dan kalkan treni kaçıracağız.
Miss, we'd better get going.
Bayan, gitsek iyi olur.
Well, if we're going to go, we'd better get going, because once we unload your mom, it's harder than hell to squeeze her back in.
Gideceksek eğer, hazırlanmaya başlayalım çünkü, anneni indirdikten sonra tekrar sığdırmak çok zor.
So we'd better get going.
- Başlasak iyi olacak. - Tamam.
Well, we'd better get going.
Gitsek iyi olur.
- We'd better get going.
- Gitsek iyi olur.
Very. We'd better get going.
Yürümeye devam etsek iyi olacak.
All right, Danielle, we'd better get going.
Tamam, Danielle, gitsek iyi olacak.
We'd better get going.
Gitsek iyi olacak.
If we're going to follow him, we'd better get moving.
Takip edeceksek hareket etsek iyi olur.
We'd better get going.
Çok geri kafalıydı. Gitsek iyi olacak.
Uh, we'd better get going.
Artık gitmemiz iyi olur.
We'd better get going.
Hareket etsek iyi olacak.
We'd better get going.
- Gitsek iyi olacak.
We'd better get you going.
Seni çalıştırmaya başlayalım.
Well, you'd better get used to the idea, because we've just uncovered an artifact that's going to confirm everything you've seen here.
Bu fikre alışsan iyi olur, çünkü burada olan her şeyi doğrulayan bir kanıtı, çok yakın bir zaman içinde gün ışığına çıkardık.
we'd better get going quickly before it starts to really pour.
Şakır şakır yağmaya başlamadan hızlanmalıyız.
- Reggie, I think we'd better get going
- Regina, sanırım gitsek iyi olacak.
We'd better get going.
- Çıkmaya başlasak iyi olacak.
We'd better get going if we want to eat before the movie, right?
Filmden önce yemek yiyeceksek çıkmamız gerekiyor.
- We'd better get going, honey.
Üzgünüm. Aşkım, bak..
I'd like nothin'better to see her screw up so we can get her the hell out of this firehouse, but I'm going with my gut.
İşi berbat ettiğini görmek kadar güzel bir şey olamaz, böylece itfaiye ondan kurtulmuş olur, ama içgüdülerimle hareket edeceğim.
- Yeah, we'd better get going.
- Biz artık gitsek iyi olacak.
Hey, we'd better get going if we're gonna make that mov.
Hey, filme yetişmek için acele etmemiz lazım.
Well, if we want to get a jump on them, we'd better get going to Kenya.
Onları atlatmak istiyorsak Kenya'ya gitmeliyiz. - Ne?
Okay, we'd better get going, too, huh?
Tamam, yola düşsek iyi olacak ha?
Yeah, well, we'd better get going, it's like a four-hour drive.
Evet. Yola çıksak iyi olur. Neredeyse dört saatlik yolumuz var.