We'll be watching tradutor Turco
146 parallel translation
We'll be watching.
Görürüz.
We'll be watching
- Hadi! Seni izliyor olacağız.
And we'll be watching, never fear.
Ve biz gözetliyor olacağız, asla korkmadan.
In an hour, we'll be in the woods watching the biggest explosion you ever saw.
Bir saat içinde ormanda olur... görebileceğimiz en büyük patlamayı izleriz.
BEST OF LUCK, BOLI E. WE'LL BE WATCHING.
Bol şanslar, Bolie. İzleyeceğiz.
That is, all except the road and we'll be watching that.
Yani yol hariç, onu da gözleyeceğiz.
We'll be watching you on TV, Beverly.
Sizi TV'de izliyor olacağız, Beverly.
When you break out, we'll be watching.
Kaçtığınızda, gözlüyor olacağız.
Easy, we'll be watching you.
Kolayca, sizi izliyor olacağız.
We'll be watching your progress with great interest.
Başarını büyük bir ilgiyle takip ediyor olacağız.
They'll be watching you, we'll be watching them.
Onlar seni izleyecek, biz de onları.
Yeah, we'll be watching him a lot this afternoon, along with Sanduski... 1 4 tackles, 1 0 assists last week for the pair of'em.
Bu oyunda onu epeyi izleyeceğiz. Geçen hafta takımına kendi başına 14 sayı kazandırdı.
In the mean time, we'll be watching your line.
Bu süre içinde, Seni izliyor olacağız.
We'll be watching over you.
Sakın endişelenme.
We'll be watching you.
Sizi gözetliyor olacağız.
WE'LL BE THERE WATCHING.
Biz de izleriz.
We'll be watching it right on this screen.
Süreci bu ekrandan izleyeceğiz.
This afternoon we'll be watching the United States team under the leadership of Coach Frank Couzo, himself a veteran of this often perilous sport leading his youthful warriors in a sport traditionally dominated by Asian powerhouses.
Öğleden sonra Frank Couzo liderliğindeki Amerikan takımını göreceksiniz Turnuva, Asya ekibi tarafından domine edilmiş olsa da bu tehlikeli sporun yetiştirmiş olduğu en büyük isimlerden biri olduğunu söylemem gerek.
Yes, it'll be warm when we're watching the fireworks.
Havai fişekleri izlediğim sırada üşümem.
If God wants I'll be with your father and we'll be guardian angels watching over you.
Tanrı izin verirse... babanın yanına gideceğim ve sizlere koruyan melekler olacağız.
We'll be watching.
Sizi izleyeceğiz.
A thing I've been working on. We'll detonate it this evening at an event the whole world will be watching.
Onu bu akşam patlatacağız, tüm dünyanın seyrettiği bir etkinlik sırasında.
We'll be watching Zeta Squadron go on missions without you.
Zeta bölüğünün görevlere çıkarmasını beraber izleriz.
We'll all be watching.
Hepimiz izliyor olacağız.
- "We'll be watching."
- Biz bakarız.
- Yeah, yeah. "We'll be watching."
- Evet. Biz bakarız.
We'll be watching you, Tom.
Seni izliyoruz, Tom.
Before you get any ideas about calling in the cavalry remember, we'll be watching you.
Eğer birine bir şey söylemeyi düşünürsen gözümün her an üstünde olacağını, aklından çıkartmazsan çok iyi olur.
Any other school, they might say "Watch your step," or "We'll be watching you."
Başka okulda olsan, "Hareketlerine dikkat et" ya da "Gözüm üzerinde." diyebilirlerdi.
He'll be watching the news... waiting for word that we found her.
Haberleri izleyecektir onu bulduğumuzu söylememizi bekliyor.
We'll be watching you, faggot.
- Gözümüz üstünde ibne.
We'll be watching.
İzleyeceğiz.
We'll be watching from afar.
Biz biraz uzaktan seyrediyor olacağız.
Stop it... we'll be here watching you.
- Kes şunu! Kes şunu! -... burada seni gözetleyeceğiz.
As defending champions, you are guaranteed a bid to Florida, but know that we'll be watching you.
Eski şampiyonlar olarak turnuvaya katılacaksınız.
Soon we'll be watching TV pictures from the moon.
Yakında televizyonda Ay'dan görüntüleri izleyeceğiz.
we'll be watching you.
seni izliyor olacağız.
We'll be watching The 1968 franco zeffirelli version ofromeo and juliet.
Romeo ve Juliet'in 1968 Franco Zeffirelli versiyonunu izleyeceğiz.
We'll be watching on TV! Make us proud, son!
İzleyeceğiz oğlum, bizi onurlandır evlat!
We can't go back. They'll be watching for us everywhere in Budapest.
Geri dönemeyiz, Budapeşte'de her yerde bizi arıyorlar.
If I get my bird watching buddies to the buildings around the area, we'll be able to find the eagle!
Kuş gözlmecisi arkadaşları çağırayım, çevrede tarama yaparsak kartalı buluruz
It'll be like watching Discovery only we'll know the monkeys.
Yapma, Discovery izlemek gibi olacak. Tek farkı tanıdığımız maymunların oynaması.
Two hours from now, we'll be watching Roots.
İki saat sonra Roots izliyor olacağız.
Stan'll pull through, Preach, and come October, we'll be right there... eating Red Hots and watching the Birds take it all.
- Bu haberleri ilginç bulanlar da var. Bence o kadar da ilginç bir haber sayılmaz.
No, we'll be watching the thermometer.
Saçmalama. Burada kalıp termometreyi takip etmemiz lâzım.
We'll be watching.
Gözümüz üstünüzde olacak.
We'll be watching for them.
Onları kollayacağız.
We'll be watching.
İzliyor olacağız.
It's amazing to think in a couple of weeks we'll be watching the sun go down on the other side of the world.
Bir kaç hafta sonra dünyanın öbür tarafında. Güneşin batışını izleyecek olduğumuzu düşünmek muhteşem.
We'll be watching you
Seni izliyor olacağız.
They're gonna see us together someplace. Or a traffic report'll take pictures of cars on the expressway, we'll be in the car... and Richard will be watching the news, and he will see us.
Bizi bir yerde birlikte görecekler veya trafik muhabiri otoyoldaki arabaları çekecek ve biz de arabada olacağız ve Richard haberleri izleyecek ve bizi görecek.
we'll be back soon 49
we'll be right back 266
we'll be in touch 367
we'll be back 167
we'll be together again 17
we'll be okay 108
we'll be together 58
we'll be waiting for you 19
we'll be there soon 56
we'll be there 212
we'll be right back 266
we'll be in touch 367
we'll be back 167
we'll be together again 17
we'll be okay 108
we'll be together 58
we'll be waiting for you 19
we'll be there soon 56
we'll be there 212