We'll do it your way tradutor Turco
102 parallel translation
Ok, we'll do it your way.
Peki, dediğin gibi yapalım.
We'll do it your way.
İstediğin gibi olsun.
Maybe you'll do it in your own funny way but... we'll be grateful just the same.
Belki kendi komik tarzınla yaparsın, ama her zamanki gibi iyi yapacaksın.
We'll do it your way.
Senin dediğin gibi olsun.
Okay. We'll do it your way.
Peki, istediğin gibi olsun.
We'll do it your way.
Pekala, sen bilirsin.
We ´ ll do it your way.
Senin istediğin gibi olsun.
We'll do it your way.
Senin yönteminle yapacağız.
Next place, you can be in charge, we'll do it your way.
Bir sonra ki durak da komuta sende olsun. Bildiğin gibi yap demek.
Look, you do it your way, and we'll do it ours, all right?
Bak, sen kendi Bildigin giBi yap, Biz de Bildigimiz giBi, tamam mi?
All right, we'll do it your way.
Pekala, sizin dediğiniz gibi yapacağız.
All right, Hans, we'll do it your way.
Pekala Hans, senin yöntemini kullanırız.
We'll do it your way then.
O zaman senin yönetimi kullanacağız.
We'll do it your way... together.
Bunu senin yolunla yapacağız... birlikte.
Fine. We'll do it your way.
Tamam, nasıl istersen.
- This time, we'll do it your way.
Ve senin yoluna.
ALL RIGHT. WE'LL DO IT YOUR WAY.
Pekala, istediğin gibi yap.
Okay, we'll do it your way.
Tamam, senin yolunla halledelim.
We'll do it your way.
Teslim oluyorum. İstediğin gibi olsun.
We'll do it your way.
Sen nasıl istersen.
Fine. We'll do it your way.
Senin yöntemini uygulayalım.
We'll do it your way next time, if you wish...
Bir dahaki sefere senin yöntemini kullanacağız, eğer istersen.
We'll do it your way.
Sizin istediğiniz gibi yaparız.
We'll do it your way.
Sizin yöntemlerinizle halledelim.
Ok, pizza man, we'll do it your way.
Tamam pizzacı, senin yönteminle yapacağız.
- And we'll do it your way.
Sizin yolunuzdan gideceğiz.
We got both the plumbing and the electrical inspectors on for tomorrow tuesday the fire department's coming out, and that should do it, String you'll be on your way.
Elektrik ve su tesisatı için yarın uzmanlar gelecekler. Salı günü de itfaiye geliyor. Bu iş tamamdır String.
We'll do it your way. We always have, right?
Bu işi senin yönteminle halledeceğiz, her zamanki gibi.
We'll do it your way this time.
Bu kez başaracağız.
Danny, we'll do it your way.
Danny, planına göre gidiyoruz.
If my way doesn't work, then we'll do it your way.
Benim yöntemim işe yaramazsa senin yöntemini deneriz.
OK, we'll do it your way, then.
Tamam, nasıl istersen öyle yap o zaman.
If we don't take Morris down by then, then I'll quit, let you do it your way.
Bu sürede Morris'i yakalayamazsak ben çekilirim. Ne isterseniz onu yaparsınız.
All right, we'll do it your way, old man.
Pekala ihtiyar, senin dediğin olsun.
No. We'll do it your way.
Hayır, senin yönteminle yapacağım.
All right, we'll do your story, but we're doing it my way.
Tamam, senin hikâyeni yapacağız, ama benim istediğim gibi.
We'll do it your way.
Senin yönteminle yaparız.
- All right, fine. We'll do it your way.
Tamam, senin yolunla olsun.
We'll do it your way.
Bunu senin tarzında yapalım.
Alright, we`ll do it your way..
Pekâlâ. Bu gösteriyi düzenleyeceğim. Hem de senin şartlarınla.
All this is your father's fault so we'll do it this way.
Bu şekilde yapmamızın tek sebebi babanızın yaptığı hatadır.
All right, smart ass, we're gonna do it your way.
Pekâlâ, akıllı k.ç bunu senin yolundan halledeceğiz.
We'll do it your way.
Senin bildiğin şekilde yapalım.
We'll do it your way.
İstediğin gibi yapacağız.
- You know what, Dr. Rasgotra? . We'll do it your way.
- Sizin istediğiniz gibi yapalım Doktor Rasgotra.
We'll do it your way, VP.
Senin yönteminle yapacağız başkan yardımcısı.
We'll do it your way.
Sizin yönteminizi kullanalım.
You're right, we'll do it your way.
Haklısın, senin dediğin gibi yapacağız.
We'll do it your way.
Senin tercihini yapalım.
Okay, we'll do the show, and we'll do it your way.
Tamam. Diziyi yapacağız, senin istediğin gibi olacak.
It won't kill you. It'll just get your ego out of the way, so we can do what needs to be done.
Sadece egonun yolumuzdan çekilip yapmamız gerekeni yapmayı sağlayacağım.