We're gonna have a baby tradutor Turco
134 parallel translation
- We're gonna have a baby.
- Çocuğumuz olacak.
We're gonna have a baby, Johnny.
Bir bebeğimiz olacak, Johnny.
We're gonna have a baby?
Bebeğimiz mi olacak?
Helen and I, we're gonna have a baby.
Helen'le benim bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby.
- Bebeği doğuracağız.
We're gonna have a baby!
Bir bebeğimiz olacak!
When Lucy and I have our baby, we're gonna get a dog.
Lucy'yle bebegimiz olunca bir köpek alacagiz.
We're gonna have a baby.
- Çocuğumuz olacak.
- What? We're gonna have a baby tonight.
- Bu akşam bebeğimiz olacak.
Look, Iris. Look, you... You tell me that... we're gonna have a baby.
Sen bana bebeğimiz olacağını söylüyorsun.
We're gonna have to have a baby.
Bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby!
Bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby.
Bebeğimiz olacak.
And in a couple of months, we're gonna try to have a baby again, and everything's gonna go great.
Birkaç ay sonra bir bebek daha yapmayı deneriz. Ve her şey harika olacak.
We're gonna have a baby.
Bir bebeğimiz olacak.
It's Randy's baby, we're gonna go, we're gonna have a fresh start.
Bu, Randy'nin bebeği. Yeniden başlayacağız.
And we're gonna have a baby.
Ve bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby!
Bebeğimiz olacak! Ne?
We're gonna have a real baby!
Gerçek bir bebeğimiz olacak!
You mean we're gonna have a baby? !
Yani bir bebeğimiz mi olacak?
We're gonna have a baby,
Bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby first.
Önce bir bebek yapacağız.
We're probably gonna have a baby eventually anyway.
Muhtemelen bir bebek yapacağız sonuçta.
We're gonna have... a baby!
Bir bebeğimiz olacak!
- We're gonna have a little baby.
Küçük bir bebek.
I mean, we're fighting right now, but then we're gonna have a baby.
Yani kavga ediyoruz ama bir bebeğimiz olacak.
I know things could still go wrong, but if they don't if this works out, we're gonna have a baby.
Bir sorun çıkabileceğini biliyorum, ama her şey yolunda giderse bir bebeğimiz olacak.
Oh, my God, we're gonna have a baby.
Aman Tanrım, bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby!
Bebeğimiz olacak!
Oh, my God, we're gonna have a baby!
Aman Tanrım, bebeğimiz olacak!
Honey... we're gonna have a baby!
Tatlım, bir bebeğimiz olacak.
You are in no shape to push, and the baby is still in some distress, so we're gonna have to proceed with a C-section.
İtecek durumda değilsin, ve bebek hala tehlikede, sezeryan yapmalıyız.
- We're gonna have a baby.
- Bebeğimiz olucak.
You're gonna have a baby. You wanted a desk : we gave you one.
Masabaşı işi istedin, verdik.
We're gonna have a baby?
Bir bebeğimiz mi olacak?
Oh, we're gonna have to find something safer for the baby to wear, like maybe a plastic bag.
Bu da sayılır. En büyük pişmanlığın nedir?
- We're gonna have a baby.
- Bebeğimiz olacak.
Dennis, we're gonna have a baby.
Dennis, bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby together.
Bebeğimiz olacak.
Connie, we're gonna have a baby.
Connie, bizim bebeğimiz olacak.
'Cause we're gonna have a baby.
Çünkü bebeğimiz olacak.
AND WE'RE GONNA HAVE A BABY.
Ve bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have a baby, honey.
Bir bebeğimiz olacak, tatlım.
I'm so scared we're gonna have the baby and then get a divorce.
Bebek doğduktan sonra boşanacağız diye çok korkuyorum.
so we're gonna be able to have a baby?
Yani bizim bebeğimiz olabilecek mi?
We're gonna have a baby.
bir bebeğimiz olacak.
We're gonna have to get you a baby.
Sana bir bebek bulacağız.
- And that's what you missed on... ¶ ¶ Glee ¶ ¶ - We're gonna have to get you a baby.
- Sana bir bebek bulacağız.
I'm gonna lose my job, and you and me and the baby are going to be living in a van and we're going to have to be warming up our baby wipes on the frickin'tailpipe!
Sen, ben ve bebek minibüste yaşamaya başlayacağız ve bebeğin mendillerini ancak egzos borusunda ısıtabileceğiz.
Come here, sweetheart. We're gonna have a baby.
Gel buraya, tatlım.
- We're gonna have a baby?
- Bebeğimiz mi olacak?