We've been through a lot tradutor Turco
235 parallel translation
We've been through a lot, Holmes but thank goodness he's safe now.
Çok şey atlattık Holmes ama şükür ki şu anda güvende.
You know, I've been thinking about us a lot lately, everything we've been through together, things we've shared, times we've helped each other.
Son zamanlarda ilişkimizi, birlikte yaşadığımız her şeyi paylaştıklarımızı, birbirimize yardımcı olduğumuz zamanları çokça düşündüm.
We've been through a lot, all of us.
Hepimiz çok zor anlar yaşadık.
You've all been a really terrific bunch of CITs, and we've had... All had a terrific summer, except for a few minor incidents that I don't wanna go into right now. But, through it all, we share things, and we become closer, and that even makes it harder to say goodbye, but I hope you've learned a lot of things,
Harika iş yaptınız ve müthiş bir yaz oldu....... şu anda konuşmak istemediğim bir iki ufak tefek şey haricinde ama her şeyin ötesinde bir şeyler paylaşıp yakınlaştık ve bu, veda etmeyi daha da zorlaştırıyor....... ama umarım bir iki şey öğrenmişsinizdir.
We've been through a lot of scrapes together.
Birlikte pek çok zorluk atlattık.
And we're all been through a lot, sitting here in the dark
... ve uzun süredir burada karanlıkta oturuyoruz.
Well, we've been through a lot together, haven't we, you and I?
Birlikte ne badireler atlattık değil mi?
We've been through a lot together.
Birlikte çok şey yaşadık.
We've all been through a lot.
Hepimizin geçti.
- We've been through quite a lot together.
- Beraber çok şey yaptık.
We know you've been through a lot... but there is more at stake here than just your feelings.
Onu çok istediğini biliyoruz ama şu anda durumumuz senin hislerinden daha önemli.
We've gone to school together for three years... ... and we've been through a lot.
Üç yıl boyunca okula birlikte gittik ve çok şey yaşadık.
- We've been through a lot together Rich!
Bir söz verdim. Birlikte çok şey atlattık Rich.
I mean... we've been through quite a lot together.
Yani... bir zamanlar takılmıştık.
We've been through a lot.
Çok şey yaşadık.
And we've been through a whole lot together.
Seninle çok şey yaptık.
And we've been through a lot ofheavy stuff in that truck before.
Ve bu kamyonda daha önce de başımızdan birsürü olay geçti.
Danny, we've been through a lot together, and I've been pretty loyal.
Danny, seninle çok şey yaşadık, seni hep destekledim.
You know, honey, we've been through a lot.
Biliyor musun tatlım, pek çok şey geçirdik.
We've both seen a lot as policemen... I mean we've been through things...
Polisken çok şeyle karşılaştık...
We've been through a lot together.
Birlikte çok şeyi aştık.
Look, we've been through a lot together.
- Evet?
We've been through a lot of shit. Here's to the living.
Ve hala hayattayız.
We've been through a lot.
Seninle çok şey yaşadık.
We've been through a lot together, some ugly moments.
Çok uzun zamandır birlikteydik, kötü zamanlarımız da oldu.
You've been through a lot tonight, both of you, but we've still got a problem.
Biliyorum, ikiniz bu gece çok şey yaşadınız ama hala bir problemimiz var.
Miguel. We've been through a lot together, you and me.
Miguel, sen ve ben, bir sürü zorluğu beraber atlattık.
Yeah we're still friends, we've been through a lot
İşte buradasın!
We all know you've been going through a lot lately, Phil, and... for a long time I've been meaning to state outright, if you need anything at all, you don't hesitate to call, day or night.
Uzun zamandır ben de sana bir şeye ihtiyacın var mı diye sormayı düşünüyordum, gece veya gündüz aramaktan çekinme.
I've been doing a lot of reading, and I'm in control of my own power now, so we're through.
Bir sürü kitap okudum. Artık kendi gücümün kontrolünü elimde tutuyorum. İlişkimiz bitti.
We've been searching for fighters without a whole lot of luck and you just... walk right through the door.
Bir süredir umutsuzca dövüşçü arıyorduk ve sen... birden çıkıp kapıdan giriverdin.
What we've been through this past year, it's taken a lot away from us.
- Bu yıl içinde yaşadıklarımız bizden çok şeyler aldı, götürdü...
We've been through a lot of games together.
Birlikte bir sürü oyun oynadık.
CORDELIA : We've been through a lot.
- Uzun zamandır birlikteyiz.
We've been through a lot together.
Birçok kavgada birlikte savaştık, arkadaşlar.
I know you've been through a lot, ma'am, but we need you to stand in front of the burning house and say, "Channel 6 is hot, hot, hot!"
Büyük bir badire atlattığınız biliyorum hanımefendi ama yanan evin önünde durup "Kanal 6 çok ama çok ateşli!" der misiniz?
We've been through a lot the past few months.
Son birkaç aydır çok şey yaşadık.
Dad, I've been going through our inventory... and I've noticed that we've been doing a lot of unnecessary ordering.
Yatırımlarımızı inceliyordum, Gereksiz pek çok siparişimiz var
Well, I guess we've all been through a lot
Hepimiz kötü bir dönem geçiriyoruz.
We've been through... a lot of hard years out here... mean winters... small hauls, no fish... and that was long before the horses.
Burada zor zamanlar geçirdik. Sert kışlar... bereketsiz avlar, balık kıtlığı... Bunlar atlardan çok önceydi.
We've been through a lot together.
Beraber çok şey gördük geçirdik.
I mean, we've been through a lot... and even though some of it wasn't exactly fun -
Yani, çok şey yaşadık... ve bir kısmı hiç de eğlenceli değildi -
I know we argue all the time, and I give you tons of crap, but we've also been through a lot together, and maybe that alone doesn't make us friends, but it makes us something.
Sürekli tartıştığımızı ve sana sürekli kötü sözler sarfettiğimi biliyorum. Ama aynı zamanda beraber çok vaktimiz de geçti ve belki sadece bu, bizi arkadaş yapmayabilir ama mutlaka bir şeyler yapar.
And we've been through this with a lot of other people, so- -
Eğer tarih yazmak isteseydim, seni neden tutacaktım ki?
We've been through a lot together.
Birlikte çok şey yaptık.
Now, I know we've been putting in a lot of hours... but we've got to keep our heads down and power through... you know, and... and sacrifice.
Hepimizin fazladan mesai yaptığını biliyorum... fakat dişimizi sıkmaya, kuvvetimizi işe vermeye, ve biliyorsunuz... fedakarlık yapmaya devam etmeliyiz.
We've been through a lot more than this.
Bu çok daha fazla yaşadık.
I know we've been through a lot together...
Birlikte çok şeyi şeyi atlattığımızı biliyorum..
We've been through a lot, you and me.
Sen ve ben pek çok varta atlattık.
And how we've been through a lot together.
Beraber geçirdiğimiz bir sürü zamanı..
I don't know who that could've been, and I really would prefer it... if you just leave Sean out of this... because we have been through quite a lot here.
Kim olabileceğini bilmiyorum, ve Sean'ı bu konunun dışında tutmanızı rica ediyorum çünkü zaten çok zor şeyler yaşadık.